Her ayın ilk haftası, sona eren bir diziyi yazıp “Nasıl bilirdiniz?” diyerek kısaca anıyorum. Bu sefer ufak bir istisnada bulunmaya karar verdim.
Danimarka yapımı ‘Forbrydelsen’den uyarlanan ‘The Killing’, çarpıcı geçen iki sezondan sonra hikayesini bitirerek veda etmişti. Dizi o kadar beğenildi ki, devam etmesi yönünde baskılar gelince AMC kanalı sonunda ‘The Killing’i araftan kurtardı ve farklı bir hikayeyle şu aralar 3’üncü sezonunu yayımlıyor.
Evet; dizi çarpıcı bir dosyayla devam ediyor ve çizgisini bozmadan aynı kalitesiyle bizi yine bağladı kendisine. Fakat ben ilk iki sezonun helalliğini alma niyetindeyim.
Larsenler’in 17 yaşındaki kızları Rosie, cinayete kurban gider ve belediye seçimlerinin entrika dolu yarışının gölgesinde dram dolu hikaye başlamış olur.
Kısa sürede adını ‘mutlaka izlenilmesi gereken diziler’ arasına yazdıran ‘The
Killing’in konusu klişe gibi gözükebilir fakat usta işi bir senaryoya sahip.

Birçok ayağı var
Dizi, iki sezon boyunca defalarca “Rosie Larsen’i kim öldürdü?” sorusunu sormamıza sebep oluyor. Fakat bu sorunun etrafında konuşlanmış o kadar sağlam hikayeler ve karakterler var ki, ‘The Killing’in bizi ele geçirmesi tamamen bununla ilgili.
Cinayetin ardından
Larsen Ailesi’nin yaşadığı acılar, yakınını kaybetmiş insanları etkileyecektir muhakkak. Gerçekçi senaryo, mükemmel oyunculuk ve sağlam diyaloglar, bizi Rosie’nin yasını tutmaya itiyor adeta. Acı öylesine yoğun ki, ailenin dağılmasına neden olup ‘Pandora’nın kutusu’nu açıyor ve herkesin birer sırrı olduğunu görüyoruz.
Katili ararken bir de belediye seçiminin içinde buluyoruz kendimizi. Zira seçim öyle ya da böyle Rosie’nin hazin sonuna bir şekilde katkıda bulunmuş durumda.
‘The Killing’in en önemli karakterleri, işinden başka bir şey düşünmeyen ve bunun için oğlunu bile ihmal eden Linden ve ‘keş’ten hallice Holder isimli iki dedektif. Ortakların cinayeti çözmeye çalışırlarken, kendi hayatlarında birer ‘loser’ olduklarını çok geçmeden fark ediyoruz. Yani kusursuz değiller; diğer dizilerdeki dedektifler gibi manken edasıyla ortalarda salına salına gezinmiyorlar. Zaafları, sırları, zayıf noktaları var. ‘The Killing’ karakterlerinin hepsi gibi çok gerçekler... Bizdenler... Linden’i canlandıran Mireille Enos’u şimdilerde Brad Pitt’le oynadığı ‘Dünyalar Savaşı Z’de izliyoruz. Ben bu ismin daha da parlayacağını düşünüyorum.

Beni Seattle’ın yağmurlarında yıkayın
Dizinin fonunda Seattle var. Coğrafyaya özel bir durum mu, yoksa o dönemki mevsimden mi bilemedim; fakat hemen hemen her bölümde bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor. Yağmurdan pek hoşlanmayan biri olarak bu kadar ıslaklık bana fazla geldiği gibi, hikayenin kasvetine katkıda bulunduğu da bir gerçek.
‘The Killing’, izleyiciye katili bulmasında da fırsat tanıyor. Yanlız sizlere tavsiyem, acele tahminde bulunmamanız yönünde. Çünkü olaylar sürekli ters köşeye yatırıyor; yanılmanız yüksek ihtimal. Fakat ister istemez düşünüp beyin jimnastiğinde bulunmanız kaçınılmaz. Bu durum diziye ayrı keyif katıyor.
Rosie Larsen’in acı hikayesinden sonra dizi dünyasına birçok benzerinin çıktığını da belirtmeden geçemeyeceğim. ‘Broadchurch’, Mayday’ ve ‘Top Of The Lake’ bunlardan birkaçı. Aralarında iyi örnekler olmasına rağmen ‘The Killing’in kalitesini yakalayamadıklarını söyleyebilirim.
Hayatınızda ‘The Killing’ için yer açın. Rosie’nin katilini, Linden ve Holder’la birlikte arayın. Kesinlikle pişman olmayacaksınız.

Haberin Devamı

ROSIE LARSEN’i KiM ÖLDÜRDÜ

Haberin Devamı

THE KILLING

Haberin Devamı

Her dizi bir gün bu bölümü tadacaktır.

NASIL BiLiRDiNiZ?

‘The Killing’, tam arşive kaldırdık derken küllerinden doğdu. Kaliteli senaryosuyla dikkat çeken dizi için söyleyebileceğimiz tek bir şey var: “Çok çok iyi bilirdik”

DİZİNİN KÜNYESİ
Mireille Enos (Sarah Linden)
Joel Kinnaman (Stephen Holder)
Billy Campbell (Darren Richmond)
Brent Sexton (Stan Larsen)
Michelle Forbes (Mitch Larsen)

KISA KISA...

* ‘Dexter’, final sezonunun prömiyerini 3.2 milyon izleyiciyle yaptı.

* Netflix, ‘Orange is The New Black’e 2. sezon onayını verdi.

* ‘Graceland’da izlediğimiz Pedro Pascal, ‘Game Of Thrones’un 4. sezon kadrosuna katıldı.