Siyaset Devlet Bahçeli: Partimizde FETÖ'cüler var

Devlet Bahçeli: Partimizde FETÖ'cüler var

13.04.2017 - 21:32 | Son Güncellenme:

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, başkan yardımcılığı teklifi iddialarına ilişkin, "Böyle bir teklif bize yapılamaz. MHP yama bir parti değildir. MHP'nin bazı makamları elde ederek siyaseti yönlendirme gibi bir ihtiyacı yoktur." dedi.

Devlet Bahçeli: Partimizde FETÖcüler var

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, başkan yardımcılığı teklifi iddialarına ilişkin, "Böyle bir teklif bize yapılamaz. MHP yama bir parti değildir. MHP'nin bazı makamları elde ederek siyaseti yönlendirme gibi bir ihtiyacı yoktur." dedi.

Haberin Devamı

Bahçeli, NTV-Star televizyonu ortak canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Anayasa değişikliğine ilişkin halk oylamasının millet için büyük önem taşıdığını belirten Bahçeli, "Öncelikle bu ülkede yaşayan ve seçmen olarak sorumluluk taşıyan her insanımızın sandığa gitmesini görev olarak kabul etmesinde yarar vardır diye düşünüyorum. Milletimize sesleniyorum, pazar gününü mutlaka ve mutlaka sandığa giderek, milletimizin ve devletimizin geleceği için tercihini ortaya koymak suretiyle değerlendirmelerini istiyorum." diye konuştu.

"Bu sürece nasıl gelindi?" sorusu üzerine Bahçeli, anayasa değişikliğine ilişkin tartışma ve değerlendirmelere değinerek, istikrarsızlık, kaos, kriz, darbe, kargaşa, kalkışma gibi kavramların dikkate alınması gerektiğini bildirdi.

Haberin Devamı

Bahçeli, "Hayır çıkarsa kaos ortamı mı oluşacak?" sorusuna, "Şimdiki açıdan öyle bir riskin olduğu benim kanaatimdir. Bunu da Türkiye'de ilk defa söyleyen ben olmuşumdur." karşılığını verdi.

"Cumhurbaşkanının anayasal sınırlarına dönmesi" ifadesi üzerine Bahçeli, şunları söyledi:

"Diğer siyasi partileri de bir araya getirmiş olsanız parlamenter rejimin korunması ve Cumhurbaşkanı'nın 104 ve 105. maddeye doğru çekilmesini sağlamak mümkün gözükmüyor. Bu konu çok net. 'Bunu ille de yapabilirim' diyorsanız başka türlü bir yola sevk edilmeniz lazım. Yani bir sosyal kargaşa, kaos, kriz gibi olaylarla bunu beslerseniz o zaman belki siyasi iktidar bu konuda kanaat değiştirebilir gibi toplumda ve toplum üzerinde etkili olan bazı çevreler ki Türkiye bunları yaşayarak, geldi kimse kafasını kuma gömmesin, kimse gözünü kapayarak olayları seyretmesin. Türkiye'de yıllardan beni yaşananları görmek lazım. Eğer bu devleti seviyorsak, bu millete saygı duyuyorsak, o zaman partiler üstü düşünmek zorundayız.

Bir fiili dayatma var, bir anayasayı çiğneme var. Bakanlar Kurulu'nu, Cumhurbaşkanı, hakkıdır Anayasada yeri var, çok sık topluyor. Her konuda, değerlendirmede kendisini öne çıkarıyor. Çünkü halk tarafından seçilmiş ve yüzde 50'nin üzerinde bir oyla seçildiği için bunda da tabii olarak kendisini haklı görüyor. Ama öbür tarafta bir Başbakan ve Bakanlar Kurulu var. Böyle bir durum karşısında ya 104 ve 105. maddedeki görevine çekilecek veya bu fiili durumu hukuki bir zemine taşımaları lazım. İşte MHP burada 'bunu yapınız' dedi."

Haberin Devamı

"MHP herhangi bir partinin yedek lastiği değildir"

"Sizin bu kararı vermenizde MHP'nin iç çekişmeleri rol oynadı mı? Kurultay sürecinde hükümetten destek alındığı ve pazarlık yapıldığı iddiaları ortaya atıldı. Ne dersiniz?" sorusuna Bahçeli, şu yanıtı verdi:

"Bunu söyleyenler eğer MHP'li ise çok şerefsiz insanlardır. MHP'de pazarlık kavramı yoktur. MHP'de herhangi bir ferdin çıkarları dahil, parti çıkarlarını düşünerek herhangi bir düşünceyle bir siyaset geliştirme, bir proje üretme, bir planlama yapmak yoktur. Ama bunun dışındaki çevreler geçmişte kendilerinin yaptığı bazı pazarlıkların burada da yapılabileceğini düşünerek, MHP'yi suçluyor, toplumda itibarsızlaştırmak istiyorlarsa o zaman da bir siyasi ahlaksızlık içerisinde bulunuyorlar demektir."

Haberin Devamı

"Bu kararı alırken kurmaylarınızla bir araya gelerek, onların fikirlerini aldınız mı?" sorusu üzerine Bahçeli, parti yöneticileriyle her zaman görüştüğünü ve yapılması gerekenler konusunda onların kanaatlerini aldığını aktardı.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, politika üretirken de Başkanlık Divanı'nda bunları değerlendirdiklerini vurgulayarak, "Bunları kendi aramızda yapmak suretiyle bazı politikaları üretmeye gayret gösteririz. Ama burası çok önemlidir yani MHP herhangi bir partinin yedek lastiği değildir." diye konuştu.

"AK Parti'nin kurtarıcı rolünü üstlendiğiniz söylendi. Çok ağır eleştirilere maruz kaldınız" ifadesi üzerine Bahçeli, bunların yanlış görüşler olduğunu belirterek, sözlerine şöyle devam etti:

"Bunlar AK Parti'ye hasım unsurlarla muhalefet yapmayı planlamış olan partilerin uydurmalarıdır. Onların sorunu eğer AKP ileyse onunla yapsınlar, MHP'yi niye alet ediyorlar? MHP'yi araya katarak birtakım düşüncelerini bizim üzerimizden... Anadolu'da bir tabir var, yörük sırtından kurban kesilmez. Öyle şey olmaz. Buna müsaade edemeyiz. Eğer CHP iktidarı yıpratarak yerine gelmeyi düşünüyorsa, bunu muhalefet olarak yapsın, kimsenin itiraz ettiği yok. Ama MHP'yi suçlayarak AK Parti'ye destek... AK Parti'ye ne destek vereceğiz, zaten içeride 317 kişiler. MHP'nin desteğine ihtiyaçları yok ki?"

Haberin Devamı

"MHP yama bir parti değildir"

Bahçeli, "16 Nisan'da 'evet' çıkarsa ve başkan yardımcılığı teklifi gelirse kabul etmez misiniz?" sorusu üzerine, "Böyle bir teklif bize yapılamaz. MHP yama bir parti değildir. MHP'nin bazı makamları elde ederek siyaseti yönlendirme gibi bir ihtiyacı yoktur. MHP milletinden aldığı destek oranında ülke yönetiminde söz sahibi olmaya çalışır. MHP'ye sadece ve sadece AKP'nin önermiş olduğu bir anayasa değişikliğine inandığı çerçevede destek verdiği için başka bir amaçla istismara yöneliyorlarsa, buna kimsenin hakkı yoktur, haddi de değildir." yanıtını verdi.

"O zaman sözünü mü vermiş oluyorsunuz, 'Başkan yardımcılığı teklif etseler ki kimsenin buna haddi yoktur, böyle bir şeyi kabul etmem' diyorsunuz?" ifadesine Bahçeli, "Kesin olarak. MHP yama bir parti değildir. MHP bazı makamlarla kendi ideallerini, ülkülerini birilerinin emrine vermez. Bunlar kesin hatlarıyla milletimiz tarafından iyi anlaşılmalıdır." karşılığını verdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "Sayın Bahçeli'nin hangi gerekçeyle 'evet' demiş olduğunu anlamış değilim" sözünün hatırlatılması üzerine Bahçeli, Kılıçdaroğlu'na saygı duyduğunu belirterek, Kılıçdaroğlu'nun her madde üzerinde tartışma yaparak, siyasi güncelliğini sürdürme gibi bir hataya düştüğünü ifade etti.

Bahçeli, "Bu MHP'yi de zorda bırakmıştır. Toplumsal gerilimde bir kamplaşmaya, cepheleşmeye de temel teşkil etmiştir. MHP'yi anlamıyor ise 60 günden beri Türkiye'de ne konuşuluyor? İlkokul 5. sınıftaki bir kişiyi çağırsanız, 60 gün bu 18 maddeyi anlatmış olsanız o anlar da bir ana muhalefet partisinin anlamaması mümkün değil." dedi.

Anayasa değişikliğinde başkan yardımcılarının sayılarının belli olmadığı yönünde tartışmaların olduğunun hatırlatılması üzerine Devlet Bahçeli, cumhurbaşkanının kendisine yardımcı seçme hakkının metinde bulunduğunu ve bunun ihtiyaca dayalı bir konu olduğunu kaydetti.

Bahçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın halk oylamasında "evet" çıkması halinde "Hemen gider partime üye olurum" sözü ile partili cumhurbaşkanı tartışmalarının gündeme geldiğinin belirtilmesine üzerine, şu değerlendirmeyi yaptı:

"İster parlamenter sistem içerisinde seçilmiş olsun, isterse bir partinin üyesiyken ayrılıp halkın huzuruna çıkıp cumhurbaşkanı adayı olsun. Böyle bir anlayışla seçilmiş olan kişiden, 'tarafsız kalacağım' sözü önemli bir erdemdir ve bunu yapmak önemli bir başarı sayılır. Ama şu gerçek vardır, tarafsız olmaları mümkün değildir. Geçmişte de bu böyledir. CHP kalkıp kendileri diyorsa ki 'Efendim partili cumhurbaşkanı olmaz.' Rahmetli İsmet İnönü'yü neyle izah edeceklerdir?"

Bahçeli, bu konuda bazı gazete kupürlerini gösterdi ve "Süleyman Demirel cumhurbaşkanlığı yaptı. 'Sen Doğru Yol, Adalet Parti'li değilsin' diyebilir misiniz? Hayatı orada geçmiş." ifadesini kullandı.

"Göstermelik bir şey oluyor"

"Biz bunu koysak da koymasak da tarafsız olması ihtimali yok mu diyorsunuz?' sorusuna Bahçeli, "Göstermelik bir şey oluyor." yanıtını verdi.

"Ama böylece hukuki bir zemin hazırlanmış oluyor." ifadeleri üzerine Devlet Bahçeli, şunları söyledi:

"Olabilir. Geçmişte de bu böyle oldu. Bundan sonra da bu böyle olur. Bunun denetimini, değerlendirmesini halk yapacaktır. Şimdi istediğiniz kadar siz 'partili değildir' deyin. Bakalım ne yapacak? Bugün için 'anayasa değişikliği kabul edilirse ben partime üye olacağım.' diyor. Olsun. MHP'ye üye olacak değil, kendi partisine üye olacak. Kurduğu partiye üye olacak. O benim sorunum değil. Genel Başkan olup olmaması... Arzularlarsa yaparlar. 'Parti üyesi olarak kalın ama Cumhurbaşkanlığına devam edin' diyorlarsa, o onların bileceği iştir."

Cumhurbaşkanının tarafsızlık yemininin hatırlatılması üzerine Bahçeli, şöyle konuştu:

"Onda tarafsız hareket etmek mecburiyetindedir. Partili cumhurbaşkanı olmak demek, AK Parti'yi Cumhurbaşkanlığı makamı ile beraber ülkeyi yönetmede kullanmak anlamını taşıyorsa, zaten burada bir sakatlık var demektir. Ama partili cumhurbaşkanı oldu diye birçok şeyi farklı algılayarak toplumu yanıltmanın da bir gereği yok. Böyle bir partili cumhurbaşkanı olduğu zaman sorun bizim sorunumuzdan çıkıyor, mensubu olduğu partinin sorunu haline geliyor. İster üye yapar, ister genel başkan yapar. O, onun sorudur. Özal partisinden ayrıldı. Ne yaptı? Partisini yönetti. Süleyman Demirel partisini yönetti. Partinin yöneticileri rahmetli Özal ve Demirel ile herhangi bir konuda istişare yapmadan hareket etmemeyi nezaketen öne çıkartarak, hareket ettiler. Bu gibi konular üzerinde birtakım şeyleri çıkmaza sokmanın manası yok. Görelim belki de burada farklı bir şey ortaya çıkacak. Böyle bir yanlış anlaşılmanın ülkemiz açısından faydalı olmadığı ortaya çıkacak ve ona göre bazı gelecekler tanzim edilecektir."

Denge-fren mekanizması

HSYK üyelerinin atanmasıyla ilgili tartışmalara ilişkin de Bahçeli, bu konuyla ilgili metindeki uzlaşının sağlandığına işaret ederek, "Bu uzlaşı sağlanmışken 'Burada şu şöyle olur, bu böyle olur' demek doğru değildir." dedi.

Anayasa Mahkemesi (AYM) üyelerinin atanmasına ilişkin bir soru üzerine Bahçeli, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bir cumhurbaşkanı AYM'ye bir üye atadı diye o yargıcın hiç mi şahsiyeti yok, hiç mi karakteri yok, hiç mi bağımsız yargı kavramı yok. Yargının ne olduğunu bilmeyen insanlar mıdır ki orada kulluk yapacaklar. Bu hakarettir. Hakim ve savcılara hakarettir. İsteyen istediğini atasın. Her atanan insan kendisini atayana kul kölelik yapacaksa yargıdan onu zaten kökten atın gitsin. Ne yapacaksınız öyle bir adamı. "

"Denge fren mekanizması nasıl işleyecek?" sorusuna ise Bahçeli, "Meclis'te." cevabını verdi.

Partimizde FETÖ'cüler var

(Darbe tehlikesi geçti mi?) Kararlılık sürdüğü müddetçe risk görmüyorum. Darbecilerin mutlaka sivil kanadı vardır, bulunmalıdır. Bizim partimizin içinde olan FETÖ'cüleri biliyorum. Partimizin içinde olan da var ayrılanlar da var.