İHTİŞAMLI MAYIS VE ÖNEMLİ FESTİVALLER

Mayıs geldi çattı. Bu ay dopdolu geçecek. Çünkü durağımız yeni festivaller… Duraklarda durmaya alıştık artık. Duraklar haddinden fazla dolup taşmasın da… Her ne olursa olsun o havayı solumak herşeye bedel. Gelin o havayı hep beraber soluyalım.

Yaz neredeyse gelmek üzere, festivaller bizleri bekliyor. Festivaller baharda açan rengarenk çiçekler misali, ışıltısı ile içimizi kıpır kıpır ediyor. Sıkılmak için hiçbir nedenimiz yok. Çünkü yeniden beraberiz. Gerçi halen “İstanbul Film Festivali”nin yorgunluğunu üzerimizden atabilmiş değiliz. Ama bu yorgunluğa değer öyle değil mi?

Haberin Devamı

2006 yılında Mardin’deki sinemayı canlandırmak adına yola çıkan “SineMardin Uluslararası Film Festivali” 9.kez kapılarını sinemaseverlere açıyor. 30 Mayıs- 06 Haziran tarihleri arasında düzenlenecek olan festivalde değişik filmler yer alacak. Etkinlikler ve konuklar da festivale yeni bir boyut kazandıracak. Bahman Ghobadi ve Majid Majdi gibi Ortadoğu sinemasının üstatlarını ağırlayan “SineMardin” her sene olduğu gibi, bu sene de komşularıyla arasını sıcak tutacak ve hatta onlar için özel bir bölüm kuracak. Sinema kültürünün filizlenmesi adına yapılan bu festival önemli bir “sosyal sorumluluk” projesi aslında.

Bu sosyal sorumluluk projesi kapsamında senaryonun önemini irdeleyen ve ona farklı bir bakış açısı getiren festival “Senaryo Ödülü” alan bir filmi ön plana çıkaracak. Bunun yanı sıra; “Anlatılamayan Hikayeler” başlığı altında ise, Mardin bölgesinin sosyal ve politik gerçekliğine ayna tutulacak ve tüm gerçekler ortaya dökülecek. Yalnız bu sene ufak bir değişiklik var o da şu: festival, süryani sineması hakkında bilinmeyen detayları kazıp çıkartacak ve süryani yönetmenlerin filmlerini taçlandıracak. Film yapım ve analiz atölyeleri de festivalin artılarından biri. ‘Mithat Alam Film Merkezi’ işbirliğiyle gerçekleşecek olan festivalin, emin ellerde olacağını da, vurgulamaya gerek yoktur herhalde…

KİM ENGEL TANIR Kİ?

Geldik en önemli festivallerden biri olan “Ankara Engelsiz Film Festivali” ne… Engelli ve engelsiz herkesin beraber film izleyebileceği “Engelsiz Film Festivali” barış ve dostluğun temellerini atmakla kalmıyor, aynı zamanda birlik ve beraberliğin sinerjisini yansıtıyor. Sinerjiyi öyle bir yansıtıyor ki, etrafındaki herşey aniden aydınlanıveriyor. Tıpkı güneşin sıcaklığının içimizi ısıtması gibi… Engelli çocuklar adına yapılan çok fazla festival yok ne yazık ki, böyle bir projenin hayata geçirilmesi “kardeşlik” sembolünün hayatımızdaki önemini sorgulamamıza olanak sağlıyor. “Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için” sloganını belleklerimize kazıyan festival, ayrımcılık yapılmaması gerektiğinin altını kuvvetlice çiziyor.

Haberin Devamı

Bütün sınırları aşarak yoluna devam eden festival, engelliler için çok güzel aktiviteler ve filmler organize ediyor. Hepimizin ekran başında gülmekten kırıldığı, izlemekten hiç bıkmadığı haylaz öğrencileri konu alan “Hababam Sınıfı” bu kez de engelliler için gösterilecek. Onlara bu hakkın teslim edilmesi gerçekten alkışlanılası bir durum. Sorarım size, herkesin milyonlarca kere izlediği “Hababam Sınıfı” nı engelliler, engelsizlerle beraber izlerse ortaya nasıl bir sonuç çıkar...? Bu sorunun cevabını çok kısa bir süre sonra öğreneceğiz, ama ondan önce söylemek istediğim bir şey var: engelli deyip geçmemek lazım, çünkü onların duygularını bazen hiçe sayıyoruz. Halbuki hepimizin özü bir, tek fark taşıdığımız beden. Önemli olan duygulara ve düşüncelere hizmet edebilmek. Bana kalırsa engelli ve engelsizlerin hep beraber izleyecek oluşları birçok şeyi değiştirebilir, önyargılar gider ve farkındalıklar gelir.

Haberin Devamı

Kulağımıza çalınan bir bilgiye göre, Hababam Sınıfı’nın bacaksızı Tuncay Akça da festivale katılacakmış. Engelli çocuklarla filmi izleyecek oluşu, onları sevinçten havaya uçuracak. Daha önce hiç yaşayamadıkları duyguyu bu yolla yaşamış olacaklar. Bundan büyük bir mutluluk olabilir mi… Kimbilir belki de Tuncay Akça onların gönüllerinde çoktan taht kurmuştur. Ama şunu çok iyi biliyoruz ki, birçoğumuzun hayatında tanışmak istediği oyuncular vardır, ve onlarla tanışmak gerçekten de zor. Her ne olursa olsun zoru başarmak lazım. Bakın engelli çocuklar zoru başardılar, “Hababam Sınıfı” bu kez de onlar için oynatılıyor. Demek ki, bazen hayal kurmak işe yarıyormuş. Her ne kadar mucize de olsa…

Unutmayalım mucizeler insanlar içindir. Böylesine dokunaklı bir eserin zamanında beyazperdeye uyarlanmış oluşu engelli, engelsiz herkesi ortak noktada buluşturuyor.

Son olarak şunları söylemek istiyorum: Engelsiz Film Festivali 20-25 Mayıs arasında Ankara’da yapılacak. Ayrıca hatırlatmakta fayda var. Engelsiz Film Festivali bu yıl engelli olan seyircilere, bir film festivalinde yarışma takip etmenin coşkusunu yaşatacak. Festivalin ödül bölümü ise şu şekilde düzenleniyor: “Seyirci Özel Ödülü”, “En İyi Film”, “En İyi Yönetmen” ve “En İyi Senaryo”. Ödüllü filmlerin festival kapsamında yer alacak oluşu da cabası… Yarışmada yer alan filmleri oylacak olan seyirciler, çıkan sonuca göre filmin yönetmeni ve oyuncusuyla tanışma şerefine nail olacak.

Netice itibariyle; festivaller hem sosyalleşmemize katkı sağlayıyor hem de hoşça vakit geçirmemize vesile oluyor. Festivallerde deneyimlenmesi gereken o kadar çok film ve aktivite var ki, sonsuz bir derya gibi…

Arzu ÇEVİKALP