OASİS OF THE SEAS ile gemi seyahati (Duyguyla geziyorum)

Aylar önceydi. Kahvaltı ederken babam bana gazetedeki haberi gösterme yanlışına mı düştü desem:) Dünyanın en büyük gemisinin yalnızca 2 tur için avrupa' ya geleceği yazıyordu ki ben bu gemiyi birkaç yıl önce dilemiştim. Amerika'da olduğu için o sırada kısmet olmamıştı.

Bu zamana kadar birçok cruise seyahati deneyimlediğim halde..hala ve hala.. hatta indiğimde "yeniden bin" deseler tekrar o tura katılacak kadar sevgim var denize. Saatlerce balkonda oturup dalgaların sesini dinleyeyim, deniz ile gökyüzünün birleştiği maviye bakayım. Muhteşem bir his.

Haberin Devamı

Deniz sevmek var, bir de benim gibi deniz sevmek var !

Kardeşimin televizyonda canlı yayınları çoğu seyahatimizde eksikliğine sebebiyet veriyordu. O yüzden tarihleri baştan söyleyerek onu ikna etmiştim. Gerisi kolaydı:) Babalar kız evlatlarına kıyabilir mi hiç:) Çok şükür ki her anlamda şanslıyız. Yaşasın dörtlü seyahate gidiyoruz.

Bu gemi seyahatini her seyahatimiz gibi A'dan Z'ye ben ayarladım. Biyografime dikkat ederseniz en sevdiklerimin ilki seyahattir:) Uçak biletlerimizi Türk Hava yollarından aldık. Ailem bir gün önceden Barselona'ya geçti. Biz iki kardeş ertesi gün oradaydık. Barselona’nın meşhur La Ramblas caddesinde biraz turladıktan sonra limana yöneldik.

OASİS OF THE SEAS ile gemi seyahati (Duyguyla geziyorum)

Ve dünyanın en büyük gemisi “Oasis of the seas” önümüzdeydi..

Bir sürü kontuar'ın olduğu bir alana girip kısa sürede check in işlemlerimizi yapıp oda kartlarımızı aldık. Tek ihtiyacınız olan geçerli pasaportunuz ve gemi ödemesi evraklarınızın çıktısı. Hemen içeri girdiğimizde duty free bizi karşıladı. Diğer gemilerin aksine içecek satın alıp kabinimize girebildik. Gemimiz akşam 19.00 da Barselona Moll Adossat isimli limandan demir aldı, bizde balkonumuzda keyifli bir kutlama yaptık ve muhteşem bir yolculuğa başladık. Bu seyahatimiz boyunca Roma, Napoli, Amalfi kıyıları, Sorrento, Positano ve jetset kesimin tekneleriyle geldiği Napoli körfezi'nin güneyindeki meşhur Capri adasını gezdik.

Gemi muhteşemdi. Birkaç kez doğal olarak "ben hangi yöne yürüyordum" şaşkınlığını yaşadık. Tüm satın alım işlemin Royal Caribbean şirketinin websitesinden yaptım. Çok kolay ve güvenilir bir sistem. Kabin numaranıza kadar kendiniz seçiyorsunuz. Fiyatlar günden güne çok hızlı değişebiliyor. İlk gemi seyahatinizi elbette tur şirketlerinden yaptırın. Ben artık bu konuda profesyonel olduğum için kendim yapabiliyorum.

Haberin Devamı

Kabinler, bu gemide başka gemilerde olmayan bir seçeneğe sahipti. Diğer gemi tiplerinde balkonlu kabinler sadece okyanus manzaralı diye geçer. Bu gemide ise aynı zamanda geminin içine hakim balkonlu kabinler de yapılmıştı. Ben tabi ki deniz görmekten yana olduğum için "Oceanview balcony stateroom" seçtim iki kabini de. Kabin katımızı seçerken özellikle altında üstünde restoran olmamasına, asansör girişine yakın olmamasına dikkat ettim. Çok fena gürültü oluyor aklınızda bulunsun. Geminin sayfasına girerseniz bütün detayları görebilirsiniz. Tur şirketlerinden de kabin numaranızı muhakkak sorun. Garanti olmayan kabin diye bir seçenek çıktı son dönemde. Şöyle ki “biraz daha uygun ödüyorsunuz ve gemi satışlardan sonra kalan kabinlerden herhangi birini size veriyor” Yani kabin numarası belirleme şansınız yok.

Haberin Devamı

"Oasis of The Seas"i kat kat gezersek:

4. katta büyük tiyatro salonu, buz pateni ve Casino vardı. Sigara içenlerin çoğu Casino alanındaydı. Casino'yu içilen ve içilmeyen bölüm olarak ikiye ayırmış olsalar da burun bu, kokuyu alır. Sigara ile aram hiç iyi değildir. Nefret ederim.

5. katta "Royal Promenade" isimli muhteşem bir gezi alanı vardı. Hep ışıklarla donatılmış şekilde "Starbucks" dahil çeşitli restoranlar, cafeler ve alışveriş mağazaları sizi bekliyor. Kaptan'ın "Hoş geldiniz partisi", "Hoş gidin" partisi şaşalı bir şekilde burada yapıldı. Jazz bar, English pub, Champagne bar, Piano bar...kısacası herkese hitap eden şık yerlerle gece dışarı çıkmışsınız gibi hissediyorsunuz kendinizi. Gemide olduğunuzu anlamanız mümkün değil. Ufacık bir sarsıntı dahi hissetmediğiniz için karada yürür gibisiniz.. Bu alanda Sorrento's ve Cafe Promenade isimli yerlerde dileğinizce bedava yiyip içiyorsunuz. İçtikleriniz hiçbir gemide ödediğiniz pakete dahil değil. Onun için ya ilk günden karlı bir paket satın alıyorsunuz ya da o an içtiğinizi ödüyorsunuz. Ben bol bitki çayı içen biriyimdir, onların hepsi ortak alanlarda çeşit çeşit mevcuttu. Bitki çayları bedava bu arada. Oda servisi de gece yarısına kadar bedava çalışıyor. Kısacası gemide yiyecek çay kahve sınırsız bir şekilde fiyata dahil. Her saat karnınızı doyuracaksınız ve kilo almadan inemeyeceksiniz.

Ayrıca 5 ve 6. katta OPUS restoran vardı. Diğer gemilerde MSC, COSTA vs...bugüne kadar hep yemek için iki farklı saat seçeneği bulunuyordu. Ya akşam 19.00 civarı ya da 21.00. Geciktiğiniz anda hakkınızı kaybedersiniz. Masa numaranız bellidir ve saatinde gitmek, kurallara uyum sağlamak, sizden sonra gelecek masaya hassasiyet göstermek önemlidir. Gidemediniz mi korkmayın.. Gemilerde her daim midenizi tıka basa dolduracağınız başka açık cafeler, büfeler vardır. Akşam restoranlarının özelliği şık olması. Herkes süslenip yemeğe gidiyor, endamını gösteriyor. Ama tokyo, şort ile yiyeceğim diyorsanız herkesin zevkine uygun yer var. Oasis of the seas, farklı bir sistem geliştirmiş ve bu saatlerin yanı sıra "My time dining" ismi altında kendi seçeceğiniz saate uygun yemek düzenlemesi yapmış...! görünüyordu...

Şimdi gelelim sıkıntılı yere...

Çok büyük bir gemi olduğu için ben hem gösterilere hem yemek saatlerimiz için restorana rezervasyonlarımı haftalar önceden online yaptım. Ve her şeyi ayarladığımdan çok emin bir şekilde bindim gemiye. Elimde çıktısı da vardı. Ayarladığım tek bir şey dahi tutmadı. Saatler, gösteri günleri hepsi karmakarışıktı. Upuzun kuyruklar şeklinde restoranda, gösterilerde insanlar koyun gibi bekletildi.

Belli ki sadece Amerika’ya hizmet eden gemi avrupada şaştı kaldı:)

Oasis of The Seas için söyleyebileceğim en önemli şey gemi' nin kendisinin muhteşem olmasıdır:)

15. kat çocuk havuzları, bir çok jakuzi, golf alanı, zipliner, flowrider, basketbol, futbol, masa tenisi .. her tür aktivitenin yapıldığı çok eğlenceli bir kattı. Hem güneşlendik, hem eğlendik, wipe out cafe'de de bol bol yedik.. Jakuzilerin olduğu Solarium Cafe tarafında akşamları bile rahatlıkla vakit geçirebildik.

Gemi iki limana yanaştı. Civitavecchia (Roma) ve Napoli.. Biz yine benim ayarlamış olduğum özel turla dördümüz gezdik. Gemi turları inanılmaz kalabalık oluyor ve otobüslere bindirmek için erkenden kaldırıyorlar. Ancak dil sıkıntısı çekiyorsanız ya da kendi turumuzla saati riske atmayalım derseniz gemi'nin turlarından birine katılmanızı tavsiye ederim. Her anlamda rahat edersiniz. Gemi kalkışın yarım saat öncesinde kapıları kapatıyor. Sizi o limanda bırakır haberiniz olsun.

Kabin'inizdeki televizyonu açar tur detaylarını inceler ve müşteri hizmetlerine çıkıp en geç 1 gece önce rezervasyon yaptırabilirsiniz. Ayrıca yine bu televizyonda, yaptığınız her harcamayı döküm halinde her gün görebiliyorsunuz. Biz kredi kartımızın detaylarını girişte verdik, çıkışta ise gemi kartımıza harcamayı yansıttı. Gidip ayrıca check out yapmıyorsunuz. Faturanız geceden kapınıza konuluyor.

Her akşam saat 21.00 civarı "Cruise Compass "isimli gazete kabinlerinize bırakılıyor. Ertesi gün nerede ne var hepsini bir gece önceden biliyorsunuz. Okumanızı tavsiye ederim. Dans dersinden, havlu katlama sanatı, spa indirimlerinden sushi yapma sınıfına kadar her şeyin zamanını bilir, istediğinize katılırsınız. Asansör yanlarında bulunan gemi içi yer haritaları ve asansör içi yönlendirmeler de gemi' nin içinde kaybolmanızı engelleyecektir:) Odaya bırakılan gazeteler İngilizce ancak turla giderseniz ya da gemi İstanbul kalkışlı ise Türkçe versiyonunu da hazırlıyorlar.

Son gece saat 23.00 e kadar valizlerimizi kabin kapı önlerine bıraktık. Her kabin'e çıkış saatleri belirleniyor, etiketler kapılarına konuluyor ve sabah valizlerinizi banttan alıp gümrüğe yöneliyorsunuz.

Herkesin böyle bir seyahat yapmasını can-ı gönülden dilerim. Fotoğraflar için websiteme bakabilirsiniz.

Gemiyle uğradığımız Capri, Positano ve Sorrento gezilerini (Amalfi kıyıları) ayrıca yazacağım.

Sevgiyle Kalın...Hep çok mutlu kalın. Gönlünüzden geçen tüm seyahatler gerçek olsun:)

Duygu Giray

www.duygugiray.com

instagram:duygugiray

facebook: Duygu Giray Yaşam Koçu