Yaşam AKP'nin demokrasi karnesini çıkardık

AKP'nin demokrasi karnesini çıkardık

26.06.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

AKPnin demokrasi karnesini çıkardık

Milliyet'ten okurlarına Erdoğan, AKP'nin kurulduğu 14 Ağustos 2001'de Kurucular Kurulu'nu tanıtırken yaptığı konuşmada dile getirdiği "parti içi demokrasi" taahhüdünü, Voltaire'in özgür düşünce ve çoğulculuğun evrensel manifestosu olmuş şu sözleriyle pekiştirdi:"Sizin görüşlerinize katılmıyorum. Ancak bu görüşlerinizi rahatça ifade edebilmeniz için canımı feda etmeye hazırım.""AK Parti, liderliğin bilincinde olan, ancak partiyi liderlik sultasına dönüştürmeyen bir yapıya sahiptir" ifadesi de, o gün açıklanan parti programına özenle yerleştirilmişti. Programda, "Parti içi demokrasi, bireyin ve azlık görüş sahiplerinin hukuku ve demokratik yarışma hakları sağlanarak geliştirilecektir. Parti içi demokratik yarışı serbest rekabet ortamında yapacağız" deniliyordu. "Partide asla bir lider diktatoryası oluşmayacaktır." Başbakan Tayyip Erdoğan'ın "AKP Genel Başkanı" seçildikten sonra verdiği en önemli sözlerden biri buydu. Erdoğan, "Sizin nereniz yeni?" diye soranlara "Tüzük ve programımızı okuyunca üzülecekler" yanıtını vermişti.Evet, AKP Tüzüğü'nün 4. maddesi, "AK Parti, milli iradenin egemen olabilmesinin, bütün siyasal hakların ancak özgür kullanımı ile mümkün olabileceğine, özgür siyasal hak kullanımının ise çoğulcu ve katılımcı hür demokratik düzen içinde hayat bulabileceğine inanır" ifadesini taşıyordu.AKP'nin kuruluşunda ilan edilen bu çizgideki ilk ciddi kırılma, 1 Şubat 2003'te tüzükte yapılan değişikliklerle oldu. 9 maddeyi içeren değişiklikle yönetim, parti üyelerine karşı aşırı güçlendirilmiş, parti içi seçimlerde bütün üyelere adaylık yolunu açan "çarşaf liste" usulüne fiilen son vermişti! Tüzükte erken budama Çizgideki son kırılma, salı günü Milliyet'in manşetinde yayımlanan çarpıcı dosyayla gözler önüne serildi. Arkadaşımız Abdullah Karakuş, AKP yönetiminin il kongrelerinde sergilediği tutumu, somut verilerle ortaya koydu. Erdoğan'ın "Kongreler tek adayla yapılsın" talimatı nedeniyle yaşanan sancı sandıklara da yansıyordu. Talimatın dinlenmediği illerde Genel Merkez'in desteklediği adaylar rakiplerine karşı zorlanmışlardı.Genel Merkez'in adayını seçtirmeyen Eskişehir örgütünün üzeri çizilmişti.Isparta'da, kente kadar gelen Genel Başkan'ın salonda delegelere hitap etme aşamasına kadar uygulanan kongre programı son anda ertelenmişti. Çünkü il başkanlığına 6 kişi aday olmuştu!Milliyet AKP'de perde arakasında yaşanan çekişmeleri izledi, illerden tek tek gelen kongre haberlerini yan yana koydu ve parçalar birleştirildiğinde çok çarpıcı olan büyük resmi gösteren tek gazete oldu.AKP'nin "parti içi demokrasi" konusunda 5 yılda geçirdiği evrimin, Erdoğan'ın ifadesiyle "gelişerek değişme" çizgisinde olduğunu söyleyebilir misiniz? Tek adaylı seçimler İmar Bankası'nı eşi görülmemiş yöntemlerle batıran Uzan grubu adına Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan'ın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) yaptığı teklifi içeren ilginç gelişme perşembe günü manşetimizdeydi. Arkadaşımız Kadife Şahin'in sorularını yanıtlayan TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, Uzan'ın yaptığı "Elinizde kalan varlıkları bize verin, biz de davalarımızı geri çekelim" teklifini Maliye Bakanlığı'na ilettiklerini açıkladı.Ertürk'ün açıklamalarına göre, "batan bankalara ilişkin satışlardan elde edilen tahsilatın öncelikle vergi alacağına sayılmasına yönelik yasa hükmü" Uzan grubuyla anlaşma görüşmelerine olanak bırakmıyor.Batık bankalar konusunda adım atılırken, kamuoyundaki "Yapanın yanına kâr kalıyor" izleniminin henüz yatışmamış olduğu unutulmamalıdır. Uzan'ın ilginç teklifi "İşte o rapor" başlığıyla cuma günü manşet olan özel haber arkadaşımız Nedim Şener'in imzasını taşıyordu. ABD'de "Özel Olarak Belirlenmiş Küresel Teröristler" arasında sayılan Yasin El Kadı ile Başbakan'ın danışmanı Cüneyd Zapsu'nun ilişkisi konusunda Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından hazırlanan raporun peşine düşerek yayımlayan tek gazete Milliyet oldu. Milliyet'in raporu yayımladığı gün diğer gazetelerde sadece "Maliye Bakanı'nın raporun savcılığa gönderildiği" yolundaki kısa açıklamasının yer aldığını not edelim.Zapsu ile annesi adına El Kadı'nın hesabına para yatırıldığını belirleyen MASAK'ın savcılık soruşturması talebini içeren raporu 31 Mart 2004 tarihini taşıyor. Rapor doğrultusunda yapılan işlemler hakkında kamuoyunun aydınlatılması, Türkiye'nin ve AKP'nin yanı sıra Zapsu'nun kendisi açısından da yararlı olacaktır.AKP Programı'nın "Kamu Yönetimi Anlayışımız" başlıklı bölümünde yer alan temenni bu konuda yol gösterici olabilir:"Kamu yönetiminde şeffaflık, hesap verme sorumluluğu ve öngörülebilirlik, yönetimin her alan ve kademesine yerleşmelidir." dakin@milliyet.com.tr Zapsu raporu Milliyet'te

Yazarlar