İnternetteki Sahte Plastik Cerrahlar

Dün, yine, bir hanımefendi aradı. Yine diyorum çünkü son 5 yılda 5 defa bu şekilde telefon almışımdır. Bir hanımefendi, internet üzerinden bir plastik cerrah ile tanışıyor. 2-3 defa buluşuyorlar. Daha sonra hanımefendi, adamın yalan söylediğini düşünerek, tabibler birliği kayıtlarını araştırıyor. Böyle bir doktor olmadığı söyleniyor. Sosyal medya üzerinden beni de takip ettiği için tanıyıp, tanımadığımı sordu. Böyle bir doktor tanımadığımı ve hemen polise başvurması gerektiğini söyledim.

Sosyal medya çok hızlı bilgi kaynağı. Her kullanıcının kendine ait bir gazetesi var. Aynı anda can sıkıcı duruma gelebiliyor. Kızlarla tanışmak için kendini doktor hatta plastik cerrah olarak tanıtmak sık kullanılan bir dolandırıcılık yöntemi haline geldi. Özellikle plastik cerrah olmayı seçiyorlar, nedeni Nip-Tag dizisi olabilir. Herhalde kadınlar plastik cerrahlara dayanamıyor sanıyorlar. Sosyal medya üzerinden kendini Barış Çakır olarak tanıtan 2 kişi nedeniyle onlarca mektup ve telefon almıştım. Birini mahkemeye verdim, diğerinin devam etmeyeceği konusunda garanti aldım. Beni korkutan iki şey var. Birincisi sahte kimliklere inanan kadınların başına bir şey gelmesi. İkincisi ise kızımız Barış Çakır' la buluşmaya gitti bir daha görmedik denmesi.

Haberin Devamı

Kendisini başkası gibi göstererek, sosyal ilişkiler kurmaya çalışan kişilerin, sosyopat, şizoid karakterde ve tehlikeli olabileceğini düşünüyorum. İnsan neden kendisi olmaz da başkası gibi olmaya çalışır? İnstagram gibi görsellere dayalı sosyal medyada bunu yapmak daha zor ancak yazılı sosyal medyada, çok dikkatli olmak gerekiyor. Başınıza gelirse kendinizi son derece kandırılmış ve aldatılmış hissediyorsunuz. Benden söylemesi!

Medeniyeti seviyorum

İşimi çok sevmemin bir sebebi de onun sayesinde 20'ye yakın ülke gezmiş olmam. Ermenistan, Mısır yanıda Amerika,Kanada ve Avrupa ülkelerinde bulundum. Bir ülkeye ilk defa gittiğimde, sokaklarda yürürüm, ülke insanlarını ve hareketlerini, toplumu, birey davranışlarını incelerim. şoförler ne kadar korna kullanıyorlar, bisiklete motorsiklete nasıl davranıyorlar? Sıraya nasıl giriyorlar. hatta nasıl kokuyorlar?

Haberin Devamı

Uçaktan biraz önce indim.Ter kokan bir taksi şöförü bizi, yolda zikzak çizerek havaalanına bıraktı. Mahremiyet mesafesine dikkat edilmeyen, gürültülü bir sıraya girdim. Ülkemiz ne yazıkki medeniyet konusunda ortada. Ne bir Mısır gibi kaotik durumdayız ne de bir Almanya kadar medeniyiz. Birlikte yaşayan insanoğlunun yüzyıllar içinde geliştirdiği bazı Adab-ı muhaşeret kuralarını hatırlatmakta ve sık sık paylaşmakta fayda var. Sadece bugün ihlal edilen kurallar;

-Temiz kokmak: Özellikle seyahate çıkarken, mutlaka duş alınmak. Rol-on, deodorant kullanmak (Yağlı ciltler daha fazla bakteri üretebiliyor). Bu konuda orta şanslı bir ırkız. insan kendi ter kokusunu almaz ama etrafındaki insanların seyahatini çekilmez hale getirir.

-Trafikte emniyet şeridini kullanmak, zikzak yapmak hırsızlıktır. Korna ile konuşmak ayıptır. Yaya, bisiklet, motorsikletin geçiş üstünlüğü vardır. Üzerlerine araba sürmek, korna ile dikkatlerini dağıtmak ayıptır. Bir matematik hesabını hemen buraya yazmam lazım. Zikzak yaparak araba kullanarak en fazla %5 daha hızlı gidersiniz. Örneğin, havaalanına giderken size 2-3 dakikadan fazla kazandırması mümkün değil, bu hesabı bilen zaten trafiktede sıraya girer.

Haberin Devamı

-Bir sırada beklerken, öndeki ile en az 60 cm mesafe bırakmak gerekli. insanın mahrem çemberi 60 cm dir. Daha yakın durmak, mahrem alanına tecavüzdür.

-Sıra da beklerken, bağırarak, kahkahalarla sohbet etmek, şarkı söylemek ayıp karşılanır.

-Ağız kokusu için sakız iyi dir ancak sessiz çiğnenmeli dir.

-Otobüsde, uçakta, bacaklarını sünnet çocuğu gibi açıp yanındaki koltuk sınırlarına taşmak, iki kolunu da kucağına koymak yerine kabadayı gibi kolarını yan koltuğa taşırmak ayıptır.

Yukardaki kuralları sık sık sosyal medyada paylaşalım.

İyi tatiller

Dr. Barış Çakır

www.bariscakir.com