`Zina suç olmasın'

Kadından Sorumlu Devlet Bakanı Işılay Saygın, zina davalarında kadına ve erkeğe eşit ceza verilmesi için kolları sıvadı. Avukat Nuran Ataman'a göre zina ceza kanununda yer almamalı

KADIN aleyhinde eşitsizliklerle dolu olan Türk Ceza Yasası'nda göze çarpan en belirgin ayrımcılık zina konusunda. TCK'nın 440. maddesi kadını "zina eden kadın" olarak tanımlarken, 441. maddesi erkeğin zinasını "Karısı ile birlikte ikamet etmekte olduğu evde, yahut herkesçe bilinecek surette başka bir yerde karı koca gibi geçinmek için başkası ile evli olmayan bir kadını tutmak" olarak tanımlıyor.
Kadından Sorumlu Devlet Bakanı Işılay Saygın, "Bu maddeler Anayasa'nın herkesin dil, din, ırk, mezhep ve cinsiyet yönünden kanunlar önünde eşit olduğunu öngören 10. maddesine aykırıdır. Kadınlar cinsiyetlerinden dolayı bir ayrıma tabii tutulamazlar" diyerek, TBMM Adalet Komisyonu'nda görüşülmek üzere bir yasa tasarısı hazırladı. Tasarıda, kadın ve erkeğin ayrım yapılmadan zinada 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası alması öngürülüyor. Buraya kadar herşey normal gözükebilir. Yani kadın ve erkek yargı önünde pek tabii ki eşit olmalılar. Ancak burada dikkat edilmesi gereken başka bir konu var "Zina yargı önüne çıkmalı mı?". İki kişinin yaşadıkları kanunları ne ölçüde bağlar? Eşinin bir başkası ile birlikte olduğunu öğrenen tarafa yargı yolu açıktır. Mahkemeye başvurup kolaylıkla boşanma davası açabilir. Avukat Nuran Ataman da bu konudaki düşüncelerini şöyle açıklıyor; "Zina, ceza kanununda yer almamalı. Tam bu çağdışı yasa değişirken karşımıza erkeğin de kadın kadar zinadan ceza alması önerisi çıktı. Halbuki ne kadın, ne erkek zinadan ceza almamalı. Zina zaten Medeni Hukuk'ta boşanma sebebi olarak geçmektedir. Bu tip zorlayıcı yasalarla mı evliliği koruyacağız? Üstelik zina kadını baskı altına alıyor, çünkü zinayı kanıtlamak için inceleme, kadın bedeni üzerinde yapılıyor. Bu çok aşağılayıcı!"
Yurt dışına baktığımızda, Norveç 1927, İsveç 1937, Almanya 1969, Hollanda 1971, İtalya 1980, Japonya ise 1970'li yıllarda zinayı suç olmaktan çıkartmış. Bulgaristan ve Çekoslavakya'da zina zaten suç olarak kabul edilmiyor. Ülkemiz kanunlarının bu konuda ki hassasiyeti(!) ise bizlere Roma Hukuku'nu hatırlatıyor. Roma Hukuku'nda erkek zina yapan eşini öldürme hakkına sahipti. Türk Ceza Kanunu'nda ise, zina yapan eşini öldüren erkeğin cezası ağır tahrik sebebiyle büyük ölçüde indiriliyor.