Vera Wang'ten Gösteriş ve Sadelik

Genç görüntüsünün tamamen çalışma enerjisinden ve üretme başarısında süre geldiğini elbette inkar etmek mümkün değil..

Mütevazi hayat tarzı ile moda dünyasının "ikon" tasarımcıları arasına adını altın harflerle yazdıran, Beyaz Saray'daki ilk yemeğine giderken, telaştan aynı model ayakkabının iki farklı rengini giymiş olduğunu açıklayabilecek ve bununla gururlanabilecek kadar doğal bir kadın olduğu da Wang'in hayatında yadsınamaz detaylar arasında.

Tasarım hayatında olduğu gibi günlük yaşantısında da "planlamadan" yaşamaya alışık olduğunu bildiğimiz tasarımcı, kendi tarzı ile alakalı da "uzmanlığının, üzerinde çalışılmamış ve düşünülmemiş gibi giyinmek" olduğunu okuduğumuz bir röportajında vurguladığına şahit oluyoruz. Genellikle t-shirt, siyah tayt ve topuklu herhangi bir renk ayakkabı ile yaşamaya alışık olduğunu bildiğimiz Wang için, en önemli kıyafet t-shirt. Uzun yıllardır t-shirtleri Rick Owens tarafından Armani'nin klasik renkleri olan beyaz,gri, siyah ve lacivert kullanılarak hazırlanıyor. Wang'in belki de bu zamana kadar asla sayamadığını bildiğimiz bir t-shirt koleksiyonu mevcut, elbette hepsi Rick Owens'ın tasarımından doğma!..

Wang tarz itibariyle 80'lerde yaşayan bir tasarımcı olduğundan ve benzerliği had saffada olduğu için çoğu insan öncelikle onu Yoko Ono'ya benzetiyor, ancak, Yoko Ono Japon, oysa Wang bir Çinli. Ayrımın elbette yapılabilmesi, Wang'in tasarım dünyasında kendisini ifade ediş sürecinden geçiyor. Detaylara takılan ve tüm tasarının oluşum aşamasında kendi öğrendiği teknikleri uygulayan, takımını asla çok kalabalık bir ekipten oluşturmayan, hızlı ve planlamalardan uzak bir kadın.

Çocukluğundan tasarımcı olmaya karar verdiği güne kadar, etkileyeci bir hayat Wang'e hiç uzak olmamış, tasarımın büyülü dünyasından, defilelerin şaşasından ve erkeklerin de kadınlar kadar zor olduklarından hiçbir zaman korkmak, endişe ermek zorunda kalmamış! Nedeni? Elbette, seçkin bir iş adamı ve Paris Couture defilelerini ön sıralarda lzleme lüksüne sahip bir anne tarafından, görkemli denebilecek bir dünyada oldukça mütevazi bir çocuk olarak yetiştirilmiş olması.

Anne ve babası söz konusu olduğunda, hayatının tüm anlamını, yerine getirdiği tüm sorumlukları ve kazandığı başarıları, yetişme tarzına dayandıran, "güçlü" kişilikli bir kadın olmasını sağlayan bireylerin ebeveynlerinden başkası olmadığını vurgulayan Wang; "Eğitim elbette çok önemli bir olgudur ancak, sizi çocukluk döneminde nasıl yetişmiş olmanız ayrı kılar. Ben kalabalık olan, her zaman odak noktası olduğum bir aile de büyüdüm, benim gibi her daim başarılı olmak için yetiştirilen akranlarım vardı, hepimiz ailemizden aldığımız eğitim ve destek sayesinde sorumluk sahibi, çalışma aşkı olan insanlara dönüştük", diyerek kendisini ve gelişim sürecini özetliyor.

Moda haftalarında ön sıralarda birçok kadın ve erkeğin hayranlıkla tasarımlarını izlediği Wang, kendi düğününü milad alarak "gelinlik" tasarımları yapmaya başlıyor. 1989'da Ralph Lauren'de tasarım direktörü olarak çalıştığı dönemde evlenmeye karar veren Wang, tasarım konusunda piyasada çalışanları çok sıradan bulduğu için kendi gelinliğini tasarlamaya karar vermiş, tasarım hayatına farklı bir soluk getirmek için kendi modelini yarattığında işi büyütmesi ve kendi markasını kurması gerektiğine karar veriyor, elbette sonuç; bir terzi ile çalışmaya başlıyor. Önceleri sade ve beyaz payetli elbiseler yaparak zaman ilerledikçe düğünlerin aranılan bir isim haline geliyor.

Tasarımcı, 2000 yılında başladığı hazır giyim çalışmalarının yanı sıra, David's Bridal ile bir başka koleksiyon hazırlayarak, Wang gelinliklerinin her ekonomik sınıftan ve her bedenden kadına ulaşması için çalışıyor. Geçtiğimiz yıl, beyazın haricinde siyah, füme ve pastel tonlarda tasarımlar yaptığı gelinlikleri ile "sıradışı" bir tarz yakalayan Wang, dizi ve sinema setlerinde de oldukça tercih edilen bir isim oluyor. Son yıllarda Sex And the City ve Bride Wars filmleri için özel hazırladığı gelinlikleri oldukça dikkat çeken Wang, sanatçı ruhu sayesinde gelecekte de hazır giyim ve gelinlik tasarımlarında farklılık yaratmaktan çekinmeyecek gibi gözüküyor!..

Yazı; İlknur Şener