HADİSE’DEN MODA ATILIMI

6 Ekim 2015

Ayaydın Miroglio Grubu’nun en genç markası Twist’in bu sezonki sürprizi, Hadise for Twist koleksiyonu. Markanın bundan önce gerçekleştirdiği bir diğer ünlü işbirliği olan Ajda Pekkan for Twist koleksiyonu da şahsen çok hoşuma gitmişti. Hâlâ dolabımda bu koleksiyondan birkaç parça saklıyorum ve severek giyiyorum.

Hadise for Twist koleksiyonu için geçen hafta Soho House’da Hadise ve Yalçın Ayaydın dahil, tüm Twist grubunun ev sahipliği yaptığı lansman yemeğinin ardından tasarımları inceledik.

Bu sezonun hit trendleri cool leopar, parıltı, kırmızı ve rock şıklık, bu hafta mağazalarda yer alacak 44 parçalık koleksiyonun ana temalarını oluşturuyor.

Koleksiyonun en gözde parçaları arasında; trok ve kuş gözleriyle zenginleştirilmiş süet uzun pardesü, metal tokalı deri kemer aksesuarlı skater elbise, biker deri pantolon, inci detaylı biker deri ceket, kırmızı şeritli leopar desen kürk, uzun leopar desen hırka, leopar desenli payetle işlenmiş mini elbise, kırmızı wrap büstiyer ve pantolon takımı, omzu bantlı kırmızı skater elbise, kırmızı kuşgözü detaylı mayo, gümüş rengi pardesü, gümüş rengi deri korseli mini elbise, parlak boncuk püsküllü kalem elbise yer alıyor.

Kısacası bu

Yazının Devamı

BU EKİP ‘VOLTRAN’I OLUŞTURDU

29 Eylül 2015

1987 yılında İstanbul’da tekstil sektörüne giren ve 2005’te Gizia markasını kuran İsmail Kutlu, 30 yıla yaklaşan moda deneyimini, 30 Türk tasarımcıyı aynı çatı altında toplamak için kullandı. Ve ortaya Türkiye’de, hatta dünyada ilk diyebileceğimiz bir proje çıktı. Neden mi bahsediyorum? Geçen hafta Abdi İpekçi No 19’da açılan Gizia Gate mağazasından...

Bu mağazanın özelliği, sadece Türk tasarımcıların koleksiyonlarının satılıyor olması. Proje benim için çok anlamlı çünkü artık Türk tasarımcıların ve Türk moda endüstrisinin dünyayla yarışacak seviyede olduğunu düşünüyorum. Yabancı tasarımcılara deve yüküyle para vermek yerine, Türk tasarımcıların ürünlerini kullanarak hem kendi cüzdanımıza hem de ülke ekonomisine fayda sağlamaktan yanayım.

Projede olan isimler şöyle:

Arzu Kaprol, Aslı Filinta, Bahar Korçan, Belma Özdemir, Deniz Berdan, Ece Sözen, Ela Köseoğlu, Erkan Demiroğlu, Evren Kayar, Gamze Saraçoğlu, Gülçin Çengel, Mehry Mu - Güneş Mutlu, Hakan Yıldırım, Lug Von Siga - Gül Ağış, Maid In Love - Hande Çokrak, Mehtap Elaidi, Niyo Çanta - Niyazi Erdoğan, Özgür Masur, Özlem Ahı- akın, Özlem Kaya, Seden Kışlalı, Simay Bülbül, Tuvana Büyükçınar Demir, Yael Morel ve Zeynep

Yazının Devamı

İSTANBUL BÜYÜLÜ BİR ŞEHİR

26 Eylül 2015

İsviçre’nin İstanbul Konsolosu Monika Schmutz Kırgöz, tam bir Türkiye aşığı. Bir Türk’le evli olan konsolosun Türkiye’de en çok hayran olduğu şey misafirperverliğimiz alışamadığı tek şeyse İstanbul trafiğiymiş. Bu sebeple davetlere çoğu zaman metroyla gidiyor. Boğaz manzarasını çok seven konsolosla bayram şekeri tadında bir sohbet gerçekleştirdik.

Ne zamandır İstanbul’da yaşıyorsunuz?

Bu ay tam olarak dört yılı geride bıraktım. Bu sürede ülkede büyük değişikliklere şahit oldum. Rüya destinasyonum olan İstanbul’da yaşadığım ve çalıştığım için kendimi çok şanslı hissediyorum.

Eşinizle nasıl tanıştınız?

2000 - 2004 yılları arasında Ankara Büyükelçiliği’nde çalıştığım dönemde tanıştık. Tesadüf eseriydi. Bern’de çalışan Türk bir diplomat arkadaşımla, Galatasaray Spor Kulübü’ne gittiğimde karşılaşmıştık.

İstanbul ve doğduğunuz şehir olan Basel arasında çok fark var mı?

İki şehir zıt diyebilirim. Ortak noktaları İstanbul’da Marmara Denizi ve Basel’deki Rhine Nehri’yle, havaalanları. Basel hakkında gurur duyduğum şeyse 200 bin nüfusuna rağmen, muhteşem bir opera binasına, sayısız tiyatroya ve dünyanın en iyi müzelerine sahip olması. Ayrıca Basel’de yaşayan insanlar toplu taşıma ve bisikletle

Yazının Devamı

Markan kadar konuş

22 Eylül 2015

Günümüz dünyasında müzik kadar evrensel olan bir diğer alan da tasarım. Bir ülke ne kadar çok nitelikli tasarımcı yetiştirebilirse, dünya çapında o kadar çok tanınıyor. Birkaç yıl öncesine kadar haritada Türkiye’nin yerini gösteremeyen, bizim hâlâ develerle gezdiğimizi düşünen insanlar, genç tasarımcılarımız sayesinde ülkemiz hakkında daha net bilgilere sahip olabiliyor.

Tabii dünya çapında dikkat çekip, sürdürülebilir bir başarıya sahip olmak için trendleri takip edip, estetik tasarımlar ortaya çıkarmanın yeterli olmadığını söylemeye gerek yok herhalde.

Her tasarımın kendine has bir hikayesi olması ve tasarımcının konsepti ne kadar farklı olursa olsun, her koleksiyonda imzasını yansıtması gerekiyor.

Türkiye’yi dünyada bu anlamda çok iyi temsil ettiğini düşündüğüm iki tasarımcıdan bahsetmek istiyorum.

Sanat ve tarihten beslenen tasarımlar

Sezon trendlerinden tamamen bağımsız olarak, kültür ve tarih gözlemlerinden ortaya çıkardığı kendine özgü tasarımlara imza atan Aslı Filinta, bu toprakların kültürü ve tarihinden ilham alarak oluşturduğu koleksiyonlara bir yenisini daha ekledi.

Nazım Hikmet’in ‘Yaşamaya Dair’ şiirinden esinlendiği, 2015 Sonbahar/Kış koleksiyonunda,

Yazının Devamı

MODA HAFTALARINDA HAVALI GÖRÜNMEK

15 Eylül 2015

New York, Londra, Milano ve Paris moda haftaları maratonunun ilk ayağı olan New York Moda Haftası, 11 Eylül’de start aldı. 2016 İlkbahar - Yaz koleksiyonlarının tanıtıldığı defileler kadar, davetlilerin tarzları da moda dergileri ve uluslararası basın tarafından mercek altına alınıyor. Burada önemli olan şık görünmek değil, cool olmak. (Özensiz ama havalı.)

Moda çevrelerinde cool görünmek ve tarz sahibi sayılabilmek için belli kodlara uymak gerekiyor tabii. Bebekliklerinden beri dünyanın tanıdığı Mary - Kate Olsen kardeşlerin, moda dünyasına girmeden önce adım adım değiştirdikleri stilleri ve tarzlarından birkaç örnekle konuyu özetlemeye çalışacağım.

Bırak dağınık kalsın

Cool görünmenin ilk kuralı saçlarınızı kesinlikle taramamak. Fön çektirmeyi aklınızdan bile geçirmeyin. Hatta saçlarınızı sanki yataktan yeni kalkmış gibi bir havaya sokmak için krape tarağıyla karıştırıp, deniz tuzu barındıran spreylerle fiksleyin.

Kafam karmakarışık

İkinci kural saçları alelade toplamak. Mesela topuz yapacaksanız, bir miktar saçın dışarıda kalması ve fırça kullanılmamış olması çok önemli.

Bir ters bir düz

Saçların bir kısmının giydiğiniz ceket ya da paltonun yakasının içinde kalm

Yazının Devamı

Kıyafet taşıma modası

1 Eylül 2015

Moda dünyasının durmadan dönen çarkının ara sezonlarla hızının artmasına neredeyse hepimiz alıştık. Kış ortasında egzotik seyahatler yapanlar için mayolar, espadriller dergilerin stil sayfalarında karşımıza çıkıyor. Tam arkasından da kayak modasında apres ski’ler, kalpaklar görüyoruz.

Tabii bu şekilde modayı takip etmek adeta bir maratona dönüşüyor. Allahtan şu milyonlarca takipçisi olan moda bloggerları var da, yaz kış dur durak bilmeden seyahat ediyorlar ve moda olacak parçaları daha vitrinlere çıkmadan bizlerin görgüsüne bilgisine sunuyorlar.

Modacılara ilham verdi

Neyse konumuz tam olarak bu değil. Moda kadar önemli olan bir şey daha var. Artık giydikleriniz kadar, nasıl giydiğiniz de çok önemli. Doğru parçayı seçtiniz, tonla para verdiniz ama yanlış giydiniz. İşte burada bizimle değilsiniz. Nasıl mı? Mutlaka dikkat etmişsinizdir. Kış ya da yaz moda haftalarında, podyumlar kadar çekici olan sokaklarda, son birkaç sezondur ceketler ya da paltolar omuzlarda taşınıyor. Kesinlikle giyilmiyor.

Hatta bu ceket ve palto taşıma şekli modacılara ilham oldu ve kendinden giyilmemiş, omuza atılmış etkisi veren ceket ve paltolar tasarlandı.

Bir diğer detay ise çanta taşıma. Artık orijinali

Yazının Devamı

ŞANS GETİREN ELBİSE

25 Ağustos 2015

Cengiz Abazoğlu, Heidi Klum’la ‘Next Top Model’ yarışmasının Almanya’da çekilen ilk bölümüne konuk olarak katıldığında tanışmış. Abazoğlu bu programda aynı zamanda bir defile yapmış. Klum da Abazoğlu’nun tasarımlarını ilk defa burada görmüş.
Bu arada tasarımcı ve Klum dostluklarını geliştirmişler. Abazoğlu’nun ilk programa şans getirdiğini düşünen Klum, format gereği Amerika’da yapılan finalde Abazoğlu’nun bir tasarımını giymek istemiş.
NBC’de geçen hafta yayımlanan final bölümünde, Cengiz Abazoğlu’nun 2016 Kış Couture koleksiyonuna ait asimetrik kesimli mini siyah elbiseyi giyen Klum, yakın zamanda tasarımcının davetlisi olarak İstanbul’a gelecekmiş. Bu arada Cengiz Abazoğlu bugüne kadar birçok dünya starının kırmızı halıda tercih ettiği bir isim. Yani bu bir ilk değil. En son Eva Longoria’yı 2015 Mayıs ayında Cannes Film Festivali’nde tasarımcının yine asimetrik siyah bir tuvaletiyle görmüştük.

Başarının perde arkası
Türk tasarımcılarının dünya starları tarafından tercih edilmesi gün geçtikçe artan bir şey. Bu nasıl oluyor derseniz, kesenin ağzını açıp markaya yatırım yapmak gerekiyor. Mesela Cengiz Abazoğlu’nun Almanya’da ve Los Angeles’ta showroom’ları var.

Yazının Devamı

SAHİP OLMAK MI AİT OLMAK MI?

18 Ağustos 2015

Hepimizin ev, araba ve mücevher gibi maddi şeylerin yanı sıra sahip olduğu ya da olmak için çalıştığı unvanlar var.

Bir kez bunları elde edince de, mutlak tatminin ve mutluluğun bu şekilde elde edilemediğini çoğumuz deneyimlemişizdir.

İlkel insanlara ya da vahşi doğaya bakacak olursak, aidiyet yaşayan tüm canlıların içgüdüsel ve manevi ihtiyaçları olduğunu gözlemlemek mümkün. Çok uzağa gittim, esas konuya hızlı bir geri dönüş yapıyorum...

Yaklaşık 3.5 yıldır Demirören Medya Grubu’nda yazı yazıyorum. Bunun son iki yılını da Milliyet Cadde ekinde doldurdum. Milliyet Cadde doğduğu günden bu yana bana en havalı gelen gazete eki olmuştur.

Farklı ve cool bir duruşu olduğunu düşünürüm.

Bir gün Milliyet Cadde’de köşe yazarı olacaksın deseler inanmazdım.

Ailenin bir parçası

İki yıldır bu unvana sahibim. Milliyet Caddeyazarı olmanın ne kadar ayrıcalıklı bir şey olduğunu tartışmıyorum. Ancak geçen hafta sevgili Yayın Yönetmenimiz Ali Eyüboğlu’nun organize ettiği, Cadde köşe yazarları buluşmasında ilk defa Milliyet Cadde ailesinin bir parçası gibi hissettim.

Yazının Devamı