Ege Aydan hep “Dizilere sonradan katılan star” durumunda. Olsun, buna kader de diyebiliriz. “Binbir Gece”de de öyle oldu. Ama sanırım gerekliydi. Ancak dizi böyle bitmez göreceksiniz!
Bir yazar
Vakit diye bir gazetede bir yazar. Basında da uzun yıllar bulunan biri. Yazarın dili sivri olabilir. Engin Ağabeyimizin öyledir. Ama sivri dille bel altından vuran dil arasında da fark var. Bunlarla geçiyor bir basın ömrü. Burada yazıyor-sak da sonuçta gazeteciyiz, elimize, dilimize ve belimize sahip olması gerekenleri yazmak hakkını da kendimde görüyorum açıkçası.
Bir grev
Bizim cenahta sessiz sedasız bir grev var, uzun zamandır. Pek yazılıp çizilmedi. Yazarlarımızın kendi dertlerine düşüp, birbirleriyle uğraştıkları ve Ergenekon sendromuyla yanıp tutuştukları için, pek kendi cenahlarında olup bitenlerden haberdar oldukları söylenemez! Zaten büyük bir bölümü, de rahle-i tedrisattan geçmediği için, bu olanların ne anlama geldiğinin de farkında değil.
Bir yarışma
TRT 1’de Liselerarası Müzik Yarışması başladı. İçim cız etti. Çalıştığım gazetenin o unutulmaz yarışması, ister istemez aklıma geldi. İki açıdan geldi; bir, lise yıllarımızda o zamanlar adı Spor Sergi Sarayı olan mekândaki coşkuyu hatırladım. Rahmetli Necdet Altınçizme’yi... Şimdi oğlu kaldığı yerden mirasını dünya standardına taşıdı, sürdürüyor, ses konusunda. Kimler çıkmadı ki... Bir İstanbul Erkek Lisesi vardı mesela. Her sene “okullu müzisyenleri”yle klasik müzik parçalarının popüler yorumlarını yapar, birinci olur; hepimizi gıcık ederdi...
İkincisi, sonraki yıllarda gazetede çalışırken, jüri üyeliğim oldu. Cahit Tekindor vardı, bütün organizasyonu yapar ve hatta sunuculuğu da üstlenirdi. Böyle bir emeğin ve şu an piyasadaki birçok ünlü ismin çıktığı yarışmaların perdesi kapandı. Ne adına?
TRT’deki yarışmaya bakınca, Milliyet Liselerarası Müzik Yarışması’nın aslında ne kadar da büyük olduğunu görmüş oldum. Yine de Kasdal Yarışması ve TRT’nin bu çabasını yadsımıyorum. Sadece üzülüyorum o kadar...
Bir ölüm
Yaman Tarcan intihar etti. “Asmalı Konak” dizisinden hatırlatalım kendisini. Haydar rolündeydi. İsmini aslında “Belene” ile duyurdu. 1987 yılından bu yana filmler ve diziler... Ve bir işsizlik zamanı. Bir yanda “indirimli fiyatlara” tepki duyanlar bir yanda iş bulamayanlar... Dizi yaşa-mının bir kara mizahı galiba.
Bir futbol yorumu
Bir kere daha “al geriye, al ileriye” yaklaşımının ne kadar kolaycı olduğuna şahit oldum. Kanaltürk’ün futbol programında Gökmen Özdenak, Bobo’nun bir pozisyona girişini eleştiriyor. Daha açıktan gitseymiş. “Al geriye” zamanı olmayan pozisyonlar. Sayın Özdenak, bir de sizin maçları şöyle bir ekrana getirsek!
