"Heidi" ve "Vikingler" tekrar bizimle

Artık hafta içi her gün, saat 18.00-19.00 saatleri arasında çocukluğumuzun en tatlı kahramanlarıyla buluşuyoruz. Çünkü bu saatlerde CNBC-e "Heidi" ve "Vikingler"i yayınlıyor. 30lu yaşlarında olan izleyiciler siyah-beyaz televizyon günlerinden, biraz daha gençler ise renkli halini hatırlıyor bu iki çizgi dizinin. Şöyle bir anımsamak gerekirse... Heidi yani Haydi, kırmızı yanaklı, kısa siyah saçlı bir kız çocuğu. Dedesiyle Alp Dağlarının eteklerinde yaşıyor. En yakın arkadaşı çoban Peter. Onunla birlikte koyunları otlatmaya götürüyorlar, sohbet ediyorlar. Her olaya iyimserlikle bakıyor Heidi. Yıldızları seyrederek uyuyor. Küçük kuzularını çok seviyor. Yaşamı, tekerlekli sandalyedeki Frankfurtlu Clara ile tanışınca biraz değişiyor. Clarayı mutlu etmek için her şeyi yapıyor. İlerleyen bölümlerde de Claranın yürümesini sağlıyor. "Vikingler" ise "Heidi" kadar acıklı öğelerle dolu olmayan, eğlenceli, birbirinden bağımsız bölümlerden oluşan bir çizgi dizi. Başlarındaki boynuzlu şapkalarıyla dolaşan, "Haydi yallah hop hop hop" diye kürek çeken iri yarı Vikinglerin baş kahramanları ise ufak Viki ve babası, Vikinglerin reisi Halvar. Ayrıca Dişlek, Çene gibi karakterleri de hatırlıyoruz. Bu çizgi dizinin özü aslında iyi fikirlerin, zekanın da güçlü kaslar kadar önemli olduğu. Babasıyla birlikte seferlere katılmak isteyen Vikiyi küçük ve güçsüz buldukları için yanlarına almak istemeyen büyük Vikingler her seferinde Vikiye muhtaç kalıyorlar. Viki her zorluk çıktığında şöyle bir burnunu kaşıyor ve "Buldum!" diye bağırarak sorunu çözümlüyor. Bir de yemek meselesi vardır bu çizgi filmlerde. Vikingler kocaman et parçalarını elleriyle, koca ısırıklarla yiyorlar. Onlar yedikçe insanın Erol Taş olup koca butları kemiresi geliyor. Heidi ve dedesinin yiyecekleri ise bambaşka. Sağıldığı anda içilen sarı, yağlı sütler, kızartılan kocaman peynirler, anneanneye götürülen beyaz ekmekler... Fondü nedir bilmediğimiz o dönemlerde özendiğimiz o peynirleri her izlediğimizde ise dağlara çıkasımız gelirdi. Milliyet Sanat Dergisi Editörü Filiz Aygündüz unutamadığı Heidi peynirleri için şöyle diyor: "Az tava yakmadım ben peynir kızartacağım diye. Annemden de az azar işitmedim tavalar yüzünden. Sen kendini Heidi mi zannediyorsun?derdi. O zamanlar ilkokuldaydım. Claranın sevgilisine de aşıktım. Onların yüksek bir bayıra çıkıp yan yana oturmalarını hâlâ hatırlarım." "Heidinin peynirleri bana çok tava yaktırdı" CNBC-e yetkililerinin verdiği bilgilere göre "Vikingler" de "Heidi" de 1974 yılı yapımı. İkisi de çizgi film üstadı Japonların elinden çıkma. "Heidi" 52, "Vikingler" 77 bölüm. Johanna Spyrinin yazdığı kitaptan uyarlanarak ekrana taşınan "Heidi"nin 1979 yılında bir de filmi çekildi. "Heidi, Alplerdeki Kız" ismiyle çekilen filmin DVDsini çeşitli yabancı internet sitelerinde bulmak mümkün. n İkisi de 1974 yılı ve Japon yapımı "Snoopy, Asteriks ve Red Kit de geliyor""Heidi" ve "Vikingler" nostalji kuşağının ilk dizileri. Hedef kitlemiz bugünün ve dünün çocukları... Çok yakında "Snoopy", "Asteriks" ve "Red Kit"in dizi ve film yayınları da başlayacak. Nostalji kuşağının en büyük sürprizlerinden biri de "Muppet Show". Büyüklerin çocuklarıyla beraber oturup izleyebileceği yapımları seçtik. Çizgi kuşağının ikinci bölümü ise Tweety gibi yeni dönem çizgi filmlerden oluşuyor. Üçüncü bölüm ise son kuşak modern çizgilerin öncüsü Nickelodeon kahramanları. Yani her kuşağa hitap eden bir çizgi film yayını planladık. "Heidi" ve "Vikingler"i yayınlayacağımızı duyanlardan çok olumlu görüşler aldık. İzleyicilerimiz, çocukken severek izledikleri dizileri, şimdi kendi çocuklarının da izleyecek olmasından duydukları memnuniyeti iletiyorlar. Cem Aydın (CNBC-e Genel Müdürü) "Heidi ağlatırdı, koşarken bile gözleri dolu doluydu..."Bu çizgi filmler yayınlandığında ilkokul veya ortaokula gidiyordum. "Heidi"de en sevdiğim karakter Peterdi. Tekerlekli sandalyedeki Claranın çok otoriter bir kadın olan bakıcısından ürküyordum. Dağlarda köy hayatı sürmeleri hoşuma gidiyordu. "Heidi"nin ağlatan bir tarafı da vardı. Zaten koşarken gözleri dolu doluydu. Büyükannesine beyaz ekmek götürmelerini ve inek sağmalarını hatırlıyorum. Altı yaşındaki oğluma izlettirmiyorum. Dayanamıyor çünkü. Acıklı geliyor herhalde. Biz Kemalettin Tuğcu romanları ve farklı şeylerle ağlamaya alıştırılmıştık. Şimdiki çocuklar kendilerini üzen bir şeyi izlemeyi reddediyorlar. Ben kadın olduğum için daha fazla etkilenmiş de olabilirim. Çizgi filmlerin çizgi kalitesi ve esprileri önemli. Şimdiki çocuklar çizgi film kahramanlarının esprilerine benzer espriler yapıyorlar. Yeni çizgi filmlerde kötülük yapan çocuklar var. Bunlar hayatı daha iyi anlatıyorlar. "Heidi"deki olaylar daha toz pembeydi. Ramize Erer (Karikatürist) "Heidi, Şeker Kız Candy gibi süklüm püklüm değildi"Bu çizgi filmler yayınlanırken ilkokula gidiyordum. Her ikisini de severdim. Ancak "Heidi"nin yeri bende çok daha özel. Heidinin köyünden ayrılıp uzaklara gidişi benim için merak edilesi bir şeydi. Hatta beni etkileyen bir sahnesini hiç unutmam. Heidi şehre gittiğinde okuma yazma öğrenir. Yazı yazarken mürekkep dağılır. Ve o dağılan mürekkepte dağları, özlediği köy evini görür. Benim yaşlarımdaki birçok kızı da Heidinin dağlarda özgürce tek başına koşması etkilemiştir. Heidi, "Şeker Kız Candy" gibi süklüm püklüm bir karakter değildi. Ece Temelkuran (Gazeteci) "Okulda Vikinglerin şarkısını söylerdik"Çocukluğumda seyredecek başka bir şey yoktu. Hatta anneannem "Heidi" desenli tül almıştı. "Vikingler"i daha çok severdim. "Vikingler"in "Haftaya buluşalım, haftaya" diye bir şarkısı vardı. Okulda bu şarkıyı söylüyorduk. Bu çizgi filmde bugünkü çizgi filmlerde olduğu gibi şiddet ağır basmıyordu, hissedilmiyordu. "Vikingler" yağma yapsalar bile komik gözüküyordu. Kanat Atkaya (Gazeteci)