Cumartesi Yalın ve Tuba ilişkisi "düzeyli" mi değil mi?

Yalın ve Tuba ilişkisi "düzeyli" mi değil mi?

10.06.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

İnsan sevdiğiyle şöyle çekinmeden el ele dolaşmak, sevgisini çekinmeden, saklanmadan yaşamak istemez mi? İster tabii...

Yalın ve Tuba ilişkisi düzeyli mi değil mi

www.ilhanuckan.com Faks: (0212) 505 63 88 Tabii bir de Davut Güloğlu var. Bir dizide de başroldekiler "dizi aşkı" yaşamazsa olmaz. Hande Ataizi'yle Davut Güloğlu pek aşk yaşayamayacaklarına göre, diziden bir başkası olmalı, değil mi? Yeliz Şar çıktı piyangodan. Tam bu "dizi aşkı" konuşulurken, bir de bakıyoruz ki Davut Güloğlu'nun eski eşinden yeni bir bebeği olmuş meğer... Ama herkesten saklanan bir bebek. Bebeğin gizli saklı doğması ne üzücü...Çevremizde, kendi hayatlarımızda bu tür ilişkilerin o kadar çok örneğine rastlıyoruz ki. Taraflardan birinin diğerine baskı yaparak "sansürlediği" ilişkilerden... Her gün Yalın ve Tuba Ünsal'ın ilişkisine dair bir haber çarpıyor gözüme. Yok efendim, "Yalın'la birlikte değillermiş" dendi önce. Sonra da Tuba bir yıllık evliliğini sonlandırıverdi. Hemen arkasından Yalın'la sevgili olduğu çıktı ortaya. Yalın, hayranları rahatsız olmasın diye otomobilinin pencerelerine perde taktı... İlişkilerini "perdelemek" niyetiyle tabii. Tuba ilişkilerini ilan etmek isterken, Yalın böyle gizli-saklı devam etmek derdinde... İnsan sevdiğiyle şöyle çekinmeden el ele dolaşmak, sevgisini çekinmeden, saklanmadan yaşamak istemez mi?İster tabii...Ama bazen birileri de ilişkisini "örtülü" yaşamak ister. Kimseler bu ilişkiden haberdar olsun istemez...Peki sizinle ilişkisini saklambaç oynar gibi yaşamaya uğraşan biri bunu neden yapar?Cevabı çok basit bu sorunun: O ilişkiden gelecek ummadığı ve elbette ilişkisini hayatında yeterince önemli bir yere koymadığı için...Yani kimse kendine bahaneler yaratıp bu gizliliği "heyecan" addetmesin boş yere. Zira gizlilik varsa, ilişki de yok demektir! İşte Bilirkişi olarak yazıyorum: Gizli saklı "ilişki" yaşayanlar, saklanacak neleri var diye bir daha düşünsünler...İyi oyunlar herkese... Bugünkü yazımın ana fikri şu: ÇEKİNMEYİN, SORUN! DAHA İYİSİNİ BİLENİNİZ VARSA DA ANLATSIN! Tutku meselesi... Tutkusunu ehlileştirme ihtiyacı hisseden kadınlardan biriyim evet; ama nasıl yapılacağını bilmiyorum. Size yazma sebebim de işte tam olarak budur İlhan hanım. Ben bugüne kadar bu ihtiyacı hissetmeden, tutkumu dizginlemeyerek, insanların çocuksu ilişkilerine gülüp geçerek hatta, hep içimden geldiği kuvvette davranarak ve neticede "bastığım yerde iz bırakarak" yaşadım ilişkilerimi. Ama iki hafta önceki yazınızda söylediğiniz gibi, farkında olmayarak tutku doğrultusunda hareket etmiş olduğumda gördüğüm o sınırların "aslında" olmadığına dair emareler artık beni korkutuyor, yoruyor. Kuvvetimin artık bana zarar verdiğini hissediyorum. Kendi kuvvetimden, an oluyor, kendim korkuyorum! Kuvvetimi dizginlemem gerek, kalıplara yine sığmam biliyorum; ama artık biraz olsun kendimi tutkumdan korumam gerektiğini hissediyorum. Nasıl yapacağımı ise inanın bilmiyorum. Satırlarınızın yoluma ışık tutacağını ümit ediyorum. İyi çalışmalar... "Kendimi tutkumdan korumam gerektiğini hissediyorum!" * * *Günlerdir herkes bana tutkusunu nasıl ehlileştireceğini soruyor. Hani bir önceki yazımda "Tutku bir ritimdir, aslında aksak ritimdir" demiştim ya... İşte meselenin anahtarı bu. Hani sevgilinizle buluşmak için plan yaptığınızda ve bu plan bozulduğunda kendinizi onun kapısında bulursunuz demiştim... Çünkü o sırada sadece ve sadece sizin planınızı bozduğu için ona kızarsınız. Sizin heyecanlı buluşma hazırlığınızın karşılığı bu olmamalıdır ne de olsa... İşte burada "ritim" önemli. Ritim trafikte araba kullanmaya benzer. "Aksak ritim" ise, arabayı trafikte riski önemsemeden ama ehil bir biçimde diğer arabaların arasından kolayca geçirebilmek demektir. Aslında "kuralları hissederek" istediğiniz yere kolayca ulaşabilirsiniz. Araba uzantınız haline gelir. Ama heyecanınıza kapılıp aşırı hıza yeltendiğinizde kazaya uğramanız doğaldır. Önemli olan istediğiniz şeye odaklanmaktır. Ne zaman ne olacağını planlamanız ve en önemlisi de yolun kurallarına uymanızdır. Yani sevgiliniz o sırada sizinle ilgilenmiyorsa durun. O sizi en az üç defa arayana kadar da yerinizden kıpırdamayın. Bunu pratik ettikten ve aslında yola böyle çıktığınızda isteklerinize, hedefinize daha kolay ve hızla ulaştığınızı gördüğünüzde, hayatınızdaki tutkuyu planlarınız için "enerji" haline getirebiliyorsunuz. Bunu yeterince tecrübe ettikten sonra, arada bir hızın hazzına varmanızda sakınca yok. Zira o tecrübeler size riskleri yönetmeyi de öğretecek. Deniz Seki "Dünyayı Kurtaran Adamın Oğlu" filmindeki rolü ve "Star Avı"ndaki jüri görevi nedeniyle aşırı yoğun çalışma temposu yüzünden düzensiz beslenmiş. Tombullaşmış tabii... Şimdi zayıflamak için diyetisyen kontrolüne girmiş. Bizim için onun tombiş olmasının bir sakıncası yok aslında, yeter ki dekoltesini gözümüze gözümüze sokmasın. Zayıflaması umurumuzda değil yani, öpelim de haberi olsun, boşuna sıkıntıya sokmasın kendini... Öptüm sizi Erkek Köşesi! Açıkçası kadınlar ilişkilerini pek gizlemezler. Ama evliyse ya da sizinle başka amaçlarla birlikteyse, emin olun ki o ilişkiyi gizlemek isteyecektir. Bir kadın ilişkisini ne zaman gizler?