Gecikmiş övgü

Ama ben size spor camiamızdan güzel bir örnek vereceğim. Yakından tanıdığım ve çalışmalarını büyük bir keyifle izlediğim için... Bu derneğimizin adı TÜFAD (Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği)... Başında, spor camiamızın yakından tanıdığı bir isim Dr.Şaban Acarbay var. Kendisiyle yaklaşık 30 yıldır, sevgi ve saygıya dayalı bir dostluğumuz var. Kısacası, çok sevdiğim ve saydığım bir büyüğüm.Şaban ağabey, 10 dönem ( toplam 22 yıldır) TÜFAD İzmir Şubesinin başkanlığını yapıyor. Yönetim ve Denetim Kurulunda birbirinden değerli isimler var. Bu kadar uzun dönem görev yapmak, asla koltuğa urganla bağlanmak anlamına gelmesin. Sevgili Acarbayın, görevde uzun yıllar kalmasının tek nedeni, tüm üyeler tarafından büyük destek görmesi ve yaptığı çalışmalardır.Tabi bu çalışma, kollektif bir çalışma. Çünkü, tek başına hiç kimse birşey yapamaz. TÜFAD İzmir Şubesi bu mantaliteyle ve üretkenlikle güzel eserlere imza attı. Yaptığı organizasyonlarla, (Seminerler, kurslar, özel toplantılar, anı ve ödül geceleri) öne çıkmayı başardı ve iyi bir ekonomik güce ulaştı. Türkiyede hiçbir şehirde yapılmayan birçok kurslar, İzmirde yapıldı ve camiaya yüzlerce insan kazandırıldı. TÜFAD İzmir Şubesi, Futbol ve Bilim kongreleri düzenleyenek, Türk spor tarihinde bir ilki gerçekleştirdi. Meslek içi eğitim seminerlerini (Antrenör Gelişim Seminerleri) rutin hale getirerek uyguladı ve tüm Türkiyede, bu alanda ilk kibriti çaktı.Kısacası, kent kültürü ve bilinci açısından olaya baktığımızda, sportif bağlamda, TÜFAD İzmir Şubesinin yapmış olduğu hizmetleri gözardı etmek mümkün değil. Acarbay ve ekibini kutluyorum. Başarılı çalışmalarının katlanarak süreceğine de yürekten inanıyorum. ege@milliyet.com.tr Bir dernek çatısı altında örgütlü mücadele etmek, sanıldığı kadar kolay bir iş değil. Haa, tabela derneği iseniz, maksat muhabbet olsun cinsinden bir dernek kurmuşsanız, ayrı bir olay. Bu tür dernekler, kır kahvesi gibidir. Yani; gelsin çaylar, gitsin çaylar...