İzmir'i Baronlar yönetiyor

Hem İzmir, hem de CHP için önemli bir isim olan Hakan Tartan, hemen hemen her gün gerçekleştirdiği faaliyetlerle gündemde yer edinirken, bu kez Milliyet Ege’ye bomba gibi açıklamalar yaptı.

Milliyet Ege Misafir Odası’nın konuğu olan Tartan, “Proje yapmak güzel ama İzmir’in proje yapmaya ihtiyacı yok” derken, bu projeleri hayal edenlerin daha önce neler yaptıklarına bakmak gerektiğini söyledi.

Ayrıca “İzmir’in bazı baronları var ve kentin bu baronlardan kurtulması gerekiyor” diyerek hayli çarpcı açıklamalarına devam eden Tartan, “Ben Aziz başkanın gerçek dostuyum. O’na ne kızar, ne küserim. Bu baronlar Aziz başkan ile beni de çok kapıştırmaya çalıştılar. Ancak başaramadıkları için üzgün olduklarını biliyorum.” diyerek sitemlerini sürdürdü. Hakan Tartan, Milliyet Ege Bölge Temsilcisi Hamdi Türkmen, Yayın Koordinatörü Dilek Gappi, Yazı İşleri Müdürleri Uğur İşven ve İbrahim Akbulut’un sorularını yanıtladı.

Kruvaziyer limanını biz yaparız

Gündemdeki konu Alsancak Stadı’ndan başlayalım isterseniz, yıkılması hakkında ne düşünüyorsunuz?

İzmir’in 6.3’lük bir depremde bile, yüzde 60’ı etkilenecek deniliyor. Bu nedenle İzmir Yüksek Enstitüsü ile bir çalışmaya başladık. Yetkimiz elbette sınırlı ama en azından bilinçlendirme, mevcut yapıyı tespit ve bu yapılarda nasıl bir iyileştirme, yenilerde ise nasıl önlemler alabilir diye araştırıyoruz. Bu önlemlerden biri de toplanma alanları. Alsancak Stadı öncelikle depremde toplanma alanı, bunu ortadan kaldırıyorsunuz. İkinci olarak AVM’ler artık kent merkezinde olmamalı. Ben o bölgenin belediye başkanı olarak söylüyorum; yetkimi ve haddimi bilen bir insan olarak oraya AVM’yi kurdurtmayacağım. Benim bölgemdeki 340 bin esnafın, 120 bini oradan direkt etkilenecek. Ben bu esnafların sesi olmaya devam edeceğim. Esnaf yapısı, trafik yapısı, tarihi yapısı bunların hepsi dikkate alınarak, kesinlikle bir AVM’ye karşıyım. Kruvaziyer Liman alanı içinde yapılması düşünülen AVM de aynı şekilde. Yapılacaksa yalnızca kruvaziyer turistlerin ihtiyacını karşılayacak kadar olmalı. Bu konuda yetkilerimi sonuna kadar kullanacağım. Alsancak Stadı’nı yıktırtmam, AVM kurdurtmam. Yetkileri sınırlı diyenlere de hodri meydan diyorum. Ayrıca versinler bana, Konak Belediyesi olarak esnaflarmla elele vereyim, ben kurayım kruvaziyer limanını.

Nasıl olacak bu?

Güzel olur, herşeyini ben yaparım. Yerel insafiyetif olarak yapacağımız için insanlar orada bir rant korkusundan uzaklaşmış olurlar. Ben göreve geldikten sonra hastane sayı artışına bakın, yatak sayısına bakın. Yeni kent planlarında sağlık alanları yaratıyorum, o alanlarda hastaneler var. İzmir sağlık kenti anlamında bir gerçeği yaşamış olacak. Hatay’da ilk defa Sağlık Konuk Evi açılacak.
Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsatı alınacak.

Yeni kent planında size yansıyan hangi gelişmeler var?

Orada modern ofisler, toplantı alanları, çevresinde yaşam alanları gibi şeyler olacak. Orası kent merkezi. Rezidans da olacak, oteller ve konferans salonları da olacak. Sadece benim bölgemdeki yatırımlar tamamlandığında 50 milyar dolar gibi bir rakam söz konusu. Bu bir günde olmayacak elbette. İş bankası, Optimum, Vakıfbank gibi büyük kurumlar yaıtımlarını yapıyor. Temelleri atılmaya başladı. Kenti somut adımlar geliştiriyor, laflar değil. Ruhsat bekleyen 10-12 süper yatırım var. Bu yatırımlar devam edecek.

Sokak düzenlemeleriniz ne durumda?

1 Temmuz’da bir yönetmelik yürürlüğe giriyor. Etkileri çok sık karşımıza çıkacak. Özürlülerle ilgili düzenlemelerin bitmiş olması gerekiyor. Hakan Tartan dışında hangi belediye başkanı bu konuda adım attı, araştırın. Kentte müthiş bir dönüşüm yapıyorum. Sevgi yolunun eski halini biliyoruz. Yoldan geçilemezdi. Alsancak’tan Konak tarafına ulaşacak başka yol yoktu, insanlar geçemiyordu. Bu sokaklar artacak. Sadece merkezde değil.
Gültepe, Gürçeşme, Mersinli, Çamdibi gibi yerlere de bakarsanız oralarda da yenileme var.

“Kavgaya hiç karışmadım”

İlçe belediyelerinde bir yetkisizlik problemi var... Bundan rahatsız mısınız?

Ben çok rahatsızım. Tüm arkadaşlarım da bu durumdan rahatsız. İsyanlardayım. Ancak bu kendi adıma yürüttüğüm bir isyan değil. Çünkü ben kendi adıma başarılı olduğumu düşünüyorum. Türkiye’nin en başarılı 4 belediye başkanından birisiyim. Bunu kanıtladım. Cevat Geray başkanı olduğu jüride, Türkiye’nin en başarılı Büyükşehir İlçe Belediye Başkanı seçildim. Ben yine de zor koşullarda en iyi şeyleri yaptığıma inanıyorum. İsyanım halk adına. Çünkü halkım doğru hizmeti bulamıyor ve zaman zaman doğru tercihte bulunamıyor. Bu model büyükşehirleri karmaşanın içine sokuyor. Küçük işlerle uğraşırken, büyük işler gözden kaçıyor. Halkın yüzde 50si bunu bilmiyor. Kanalizasyon, otobüs, otopark v.b. sorunlarla ilgili olarak yakınıyor. Ancak bizim, vatandaşın yakınmasından şikayet etme gibi bir hakkımız yok.

Yerel yönetimler arasında ilişkiler nasıl?

Yerel yönetimler içinde hiç kavgaya karışmayan bir kaç belediye başkanından biriyim. Kavga için gelmedim. Ben şuanda hizmeti düşünüyorum. Devletin tüm kurumlarıyla, ilgili bakanlıklarla, belediyelerle kucaklaşıp hizmetin önünü açmak istiyorum. Ben buna Bakanlık döneminde de böyle baktım. DSP’nin vekiliyken, en büyük yatırımımı Kemalpaşa’ya yaptım. O zaman oranın başkanı Refah Partisi’ndendi. Devlet hizmetinde siyaset olmaz.

Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu ile yizmetlerde de aynı uyum var mı ?

Ben bugüne kadar hiçbir çatışma içine girmedim. Kentin bana emrettiği herşeyi yerine getirdim. Geçen hafta kendisi de gayet net söyledi; Konak’a hiçbirşey yapmamışız diye. Olsun. İzmir’e yapılmış hizmet, Konak’a yapılmış hizmettir. Ufak tefek bazı isteklerimiz oluyor. Takdir Aziz Kocaoğlu’ndadır.
Yaptığı için teşekkür ederim, yapmadığı için sağlık olsun derim. Bu konuda Aziz Başkan’a ne kızarım, ne küserim. Benim çalışma tarzım bu. Ben Konak Belediye Başkanı olmaktan gayet mutluyum.

İl kongresinin kazananı oldum

İzmir CHP’den bahsedecek olursak. Kocaoğlu ile flört yaşandı mı?

Ben kimseyle flört etmedim. Tamamen uzlaşmacı yapı içinde hareket ettim. İl başkan adaylarımız zaten bilindik insanlar. Hiçbiriyle özel görüşme yapıp, bir talepte bulunmadım. Aziz Bey ile de hiçbir görüşme yapmadım. Kimse kusura bakmasın ama ben 1979 yılında gençlik kollarıyla bu partiye girdim. İki dönem milletvekili oldum, Bakan oldum ve şu an Belediye Başkanı olarak görev yapıyorum. CHP’nin geleneğinde, parti büyüklüğü denilen bir kurum vardır. Zaten CHP’yi yüz yıldır ayakta tutan budur. O yüzden bu partinin bir parti büyüklüğü varsa, o parti büyüklerinden birisi benim.
Benim, önünde düğmemi ilikleyeceğim insan da Yüksel Çakmur’dur. Çünkü hem milletvekilliği, hem bakanlık hemde büyükşehir başkanlığı yapmıştır. CHP’nin eski genel sektereteri Şeref Bakşık’tır. Ben de bu partinin gönüllerdeki parti büyüklerinden biri olduğumu düşünüyorum. Elbette herkesin beni o süreçte bir akil adam olarak listesine koyması doğaldır diye düşünüyorum.

Bir anlamda ilk kongresinin kazananı siz oldunuz diyebilir miyiz?

Aksi olsaydı partideki durumumu gözden geçirirdim.
Kimseyle pazarlık etmedim, görüşme yapmadım. Kongrenin kazananı varsa o benim diye düşünüyorum. Kimseye cephe almadım, kimseye taraf olmadım. Son derece medeni yaklaştım ve aklıma yatanları söyledim.

Baronlar benimle uğraştı

CHP’nin ihtiyacı ne sizce?
Bu partinin ihtiyacı huzur, moral, sevgi ve saygı. Ben bu partiye bunların hepsini verdiğime inanıyorum. Şuan da bazı siyaset baronlarının, benim Aziz bey ile kavga etmememden büyük rahatsızlık duyduğunu biliyorum. Ama o benim Belediye Başkanı olarak büyüğümdür, saygıda hiçbir zaman kusur etmem. Ben ise parti büyüğüyüm. Konumlar başkadır. İki günlük partili, ömrünü siyasete vermiş insana saygısızlık yaparsa böyle parti büyüklüğü olmaz elbette. İsimlerle uğraşmak istemiyorum. Ancak halk akıllıdır.
Halk herşeyi tartar ve düşünür. Halk ‘Tartan bilir’ diyor. Hakan Tartan bilir demiyor. Yani işi tartan biliyor. Halk sağduyusuyla çok güzel kararlar verir. Kimse halkın yerine akıl yürütmeye kalkmasın.

Baronlardan kurtulmalıyız

“İzmir son dönemde hayata geçmeyen projelerle dolu... Bu konuda görüşleriniz neler?

İzmir son dönemlerde bir proje mezarlığına dönüşmüş durumda. Herkes proje hazırlıyor. Proje yapmak güzel ama İzmir’in proje yapmaya ihtiyacı yok. 5 bin lira verdiğiniz zaman tüm profesyoneller ilgili projeleri çıkartıyor. Bazı şeyleri hayal edenler, daha önce neler yapmışlar ona bakarım. Onun için İzmir’in baronlarından da artık kurtulmak gerekir. Bu baronları herkes birgün anlayacak. Her yerde bulunuyorlar. Ve herşeyi kendilerinin yönettiğini sanıyorlar.

EXPO için kuş dili gerekiyor

“Ben 3 dil bilen bir belediye başkanıyım. Galiba EXPO’da olmamız için bir de kuş dili bilmemiz gerekiyor. Eğer onu da bilirsek, belki EXPO’da oluruz. Ben Konak Belediyesi’ni temsil ediyorum. Yani ben giderim, yerime bir başkası gelir. Ancak ya Seferihisar, ya Balçova ya da Konak Belediye Başkanlarından en az birisinin veya üçünün bu görevde olması gerekirdi. Bunun bize bir artısı yok. Sadece İzmir’e gelmesi için söylüyorum. Uluslararası toplantılarda EXPO’yu hep anlatıyorum. Herkes EXPO havarisi kesilmiş, ancak ben yine de EXPO’nun neferiyim.”

Makasın kapandığı doğru

Değerlendirme yaparsak, İzmir’deki CHP ve AKP adına durum nedir?

CHP’nin İzmir’de elbette bir gücü var. Ama AKP’nin İzmir’i çok önemsediği de bir gerçek. Şuanki durumda makasın ciddi şekilde kapandığını herkes söylüyor. Ama bu zamanlarda böyle olur. Vaatlar, verilen sözler derken... Sonra adaylar çıkar ve halk o adayları benimser. Rahmetli Piriştina dönemini hatırlayın halk rüzgarını kimse kesemedi. 2014 seçimlerinde de böyle olacak. Bu rüzgarı baronlar, parti yöneticileri, hiçbirşey etkileyemeyecek. Rüzgarın nereden eseceği de az çok belli. İki - üç kişi fazla değil.”

Aziz Bey 400 yılla yargılanırken kimileri koltuk derdine düştü”

Aziz Bey’in çalışmalarını nasıl buluyorsunuz?

Kendisinin birçok zorluğu göğüslediğine ve tüm iyi niyetiyle çalıştığına inanıyorum. Aziz bey davayla uğraşırken, kimileri koltuk derdine düştü. O gün çıkıp en ağır demeci ben verdim. Ayıptır. Birisi can derdindeyken, diğeri koltuk derdine düşmemeli. Aziz Bey birgün gerçek dostlarını anlayacak. Ben Aziz Başkan’ın gerçek dostuyum. Gerçek dostluk zamanı geldiğinde ortaya koyduğun tavırla belli olur. 2009 seçimlerinde Aziz Bey aday olursa olmam dedim. Ben Hakan Tartan’ım, çevresinde güç, denge, seveni olan bir insanım. Ama o dönemde Aziz beyin bir dönem daha başkanlık yapması doğruydu. Aziz bey sayesinde biryerlere gelen insanlar, şimdi başkan zor durumdayken içki masalarında bu durumu kutluyorlar. Baronlar bizi nasıl kapıştırırız diye çok uğraştılar.

“Muhtarlıktan, büyükşehir ve bakanlığa, her göreve hazırım”

2014 yılında Büyükşehir adaylığında var mısınız, yok musunuz?

Gazete arşivleri bazen herşeyin göstergesidir. 1995 seçimlerinden beri baktığınızda, İzmir halkının kalbinde olmak çok güzel, eskimemişiz. Hala Bakan, Milletvekili, Büyükşehir Belediye Başkanı görmek isteyenler var. Demek ki halk bunu görüyor. Ancak şuan Konak için çalışmaktan mutluyum. Ama yarın halk derse Büyükşehir Belediye Başkanı olsun, ondan da onur duyarım. İşimi hakkıyla yaptığım için büyük keyif alırım. Eskiden Bakan, şimdi Belediye Başkanıyım diye bakmam. Verilecek her göreve hazırım. Buna muhtarlıktan, bakanlığa, büyükşehir başkanlığına kadar herşey dahil. Yeterki halkın istemi olsun. Aziz Beyin seçimlerden 6 ay önce görüşünü açıklayacak olması bizim için önemlidir. Kent büyüğümüzdür, dikkate alırız. Fikrimizi sorarsa görüşümü arz ederiz. Son derece net, ben her koşulda mutluyum.