06.10.2008 - 01:00 | Son Güncellenme:
CESUR SERT İzmir DHA
İzmir Devlet Opera ve Balesi (İZDOB) Sanat Yönetmeni ve Müdürü Aytül Büyükşaraç, 2008-2009 sezonunun ilk prömiyerini 11 Ekim’de gerçekleştireceklerini duyurdu. Büyüksaraç, “İzmirli sanatseverlerin beğeni düzeyi son derece yüksek. İyiyi ve güzeli, sıradan olandan ayıran sanatsever bir yapıya sahip. Bu nedenle repertuvar belirlerken estetik kaygı çerçevesinde özgürce karar alabiliyoruz” dedi.
Dünyada ne varsa İzmir’de
Bu sezon, İZDOB tarihinde ilk kez İspanyol operalarını da programa aldıklarını belirten Büyüksaraç, şöyle devam etti:
“Sezonu erken açtık. (20 Eylül) Çünkü yoğun bir dönem bizleri bekliyor. 11 Ekim’de ‘Romeo ve Juliette’ prömiyerimiz olacak. Eğer eylülde perde açmasaydık ‘Kuğu Gölü’nü sahneleyemezdik. Eylül olmasına karşın her zamanki gibi tüm temsiller tamamen doluydu. İspanyol operalarını da orijinal dilinde sahneleyeceğiz. Dünyanın her yerinde olduğu gibi biz de üst yazı sistemini kullanacağız. ‘La Vida Breve’ uzunca bir süredir tüm dünya operalarının tercihleri arasında. Biz de müzik direktörümüz İspanyol oluğundan programa aldık. Çok güzel bir eser. Eminim İzmirli sanatseverler beğeniyle izleyecek. ‘La Muerte de Garcilaso’ operası, bir dünya prömiyeri olacak. Bu operanın orkestrasyonunu, genel müzik direktörümüz Tulio Gagliardo Varas yapıyor. Her iki operanın şefliğini de üstlenecek.”
Pek çok ilk gerçekleştirildi
Geçen sezonlarda da pek çok Türkiye prömiyeri gerçekleştirdiklerini hatırlatan Büyüksaraç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Olabildiği ölçüde sanatseverlerin görüşlerini değerlendirmeye özen gösteriyoruz. Seyircimizle son derece sağlıklı bir iletişimimiz var. Bunun yanında yeniliklere de açık olmak gibi bir görevimiz olduğunu düşünüyorum. Dünyadaki gelişmelerden uzak durmamamız gerekiyor. Yeni eserler yapmak belki risk ama yapılan eser başarılı olunca da büyük keyif oluyor. Ayrıca pek çok Türk eserini de ilk kez biz sahneledik. Örneğin, Ahmet Adnan Saygun’un ‘Bir Kumru Masalı’ balesi, Selman Ada’nın ‘Mavi Nokta’ oratoryosu... Bunları, yetersiz koşullardaki Elhamra Salonu’nda mucizevi şekilde gerçekleştiriyoruz. Ne yazık ki bu konunun çözülmesi için henüz bir ışık yok. Bu ciddi bir konu. Yalnızca bizim uğraşlarımızla çözümlenebilecek birşey değil. Valimizin, büyükşehir belediye başkanımızın bu konuyu en öncelikli sorun olarak görüp değerlendirmeleri gerekiyor. Umuyor ve diliyorum ki İzmir’e yakışır bir opera binası yapılır.”
Geçen yıldan eserler de var
Bu sezon sekiz opera, bir operet, sekiz bale, beş oratoryo, iki çocuk oyunu ve 12 ayrı konser sunmayı planladıklarını belirten Büyüksaraç, sözlerini şöyle tamamladı:
“Sezonu 20 Eylül’de ‘Kuğu Gölü Balesi’yle açtık. İlk prömiyerimiz, Fransız besteci Charles Gounod’nun ‘Romeo ile Juliette’ operası, 11 Ekim’de sahnelenecek. İkinci prömiyerimiz 29 Kasım’daki, Verdi’nin ‘Otello’ operası müziği eşliğinde bale gösterisi... Bu, ülkemizde ve dünyada bir ilk olacak. 7 Şubat 2009’da, yine ülkemizde ilk kez, Verdi’nin ‘Simone Boccanegra’ operasını sahneleyeceğiz. 28 Mart 2009’dan başlayarak Strauss’un müziğiyle ‘Cinderella’ adlı baleyi sergileyeceğiz. Bu da bir İzmir prömiyeri. 9 Mayıs 2009’da biri dünya prömiyeri biri Türkiye prömiyeri olmak üzere iki İspanyol operası sahneleyeceğiz. Bunlar, Manuel de Falla’nın ‘La Vida Breve’; Ruperto Chapi’nin ‘La Muerte de Garcilaso’ adlı operaları... ‘La Vida Breve’, ülkemizde ilk olacak. ‘La Morte de Garcilaso’ da dünyada ilk kez bizde sahnelenecek. 19 Aralık 2008’den başlayarak ‘Heidi’ adlı çocuk müzikalini sahneleyeceğiz.
Bu sezon ayrıca geçen yıllarda sahnelediğimiz opera, operet, bale ve çocuk oyunlarını sahnelemeyi sürdüreceğiz.
Bu eserler ise şunlar: Puccini’den ‘Manon Lescaut’ ve ‘La Boheme‘, Okan Demiriş’ten ‘Yusuf ile Züleyha’, Mozart’tan ‘Saraydan Kız Kaçırma’ operaları; Kalman’ın ‘Kontes Mariza’ opereti; Çaykovski’nin ‘Kuğu Gölü’ ve ‘Fındıkkıran’, Von Magnet Grubu’nun ‘Sınırın Aşıldığı Noktalar’, Minkus’un ‘Don Kişot’, Ahmet Adnan Saygun’un ‘Bir Kumru Masalı’ adlı baleleri. Ayrıca, Ali Hoca’nın ‘Aydınlığın Adı Atatürk’ ve ‘Çanakkale Çanakkale’ adlı oratoryoları ile onlarca konser ve iki çocuk oyunu da bu sezonu süsleyecek.”