Mimarlık Balçova Cemevi

Balçova Cemevi

26.06.2023 - 04:26 | Son Güncellenme:

NSMH, geleneğe tutunarak “yeni bir şey” üretme hedefiyle ele aldığı Balçova Cemevi’nde, geçmişten bugüne gizlilik endişesiyle dışa kapalı ve kütle etkisi olarak kendini belli etmeyen bir dille tasarlanmış olan bu ibadet yapılarının daha okunaklı bir biçimde nasıl inşa edilebileceği sorusuna cevap aramış.

Balçova Cemevi

Türkiye coğrafyasında saklı, gizli yaşamaya çalışan Aleviler’in ibadet mekanı olan cemevleri geçmişten beri kütle etkisi olarak cemevi olduğuna dair herhangi bir işaret taşımazlar. Ancak kütle okunaksız olsa bile iç mekan kurgusunun kendine has belirgin nitelikleri vardır.

Haberin Devamı

Balçova Cemevi

Nevzat Sayın, Mimar

Tütekli tavan” denilen bindirmeli piramidal çatı örtüsü başka tür yapılarda da olsa bile cemevlerinin karakteristik örtü sistemi olarak kabul edilir ama dışarıdan görünmeyecek şekilde diğer yapılar gibi iki ya da dört eğimli “sıradan” bir çatıyla örtülür. Kırsal kesimden 1950’lerde başlayan göçlerle şehirlere gelen Aleviler için köyde gelenek içinde sürdürülen ve Alevi olmayanlara kapalı olan bu geleneksel ibadet mekanlarının, yeni koşullar içinde okunaklı bir biçimde şehirlerde nasıl inşa edileceği, cevabı olmayan bir soru olarak kalır ve mimarların kendi ifadesiyle "Balçova Cemevi’yle birlikte bu soru NSMH’nin soru(nu) haline gelir.” NSMH’nin ip uçlarından biri Malatya’nın Onar Köyü’nde, 13.yüzyıldan kalan Büyük Ocak Cemevi yapısı olur. “İçi bu şekilde olan bir yapının -eğer olabilseydi- bu içi okunaklı bir biçimde ifade edecek dışı nasıl olurdu?” sorusuyla işe başlarlar. Maraş’taki Taş Mescit ve Bodrum’daki Acar Dede Türbesi’nin de desteğiyle “tütekli tavan”ın piramidal formunu belirgin bir biçimde taşıyan dört eğimli kesik piramit bu sorunun cevabını bulmalarının önünü açar. Dört yüzlü kesik piramit, Aleviler için önemli olan “dört kapı” kavramını, kapalılığı nedeniyle duvarlarında pencere açılamayan “meydan”a tepeden giren ışıkla gökyüzü bağlantısını işaret ettiği için de kütleyi aradıkları biçime dönüştürmelerini sağlar. Kütüphane ve aşevi ise planlarından gelen farklı ölçü ve biçimlerle olsa da yine tepelerinde gökyüzü olacak şekilde kesik piramitlerle örtülür. Bütün bu birimleri birbirine bağlayan, yola tamamen kapalı, parka doğru istendiğinde açılabilen iç avlu, dönerek yapılan Alevi semahının dairesel formundan yola çıkarak biçimlendirilir. Alevilerin genel tanımlayıcı sıfatlarından biri olan ve Alevi olmayanlarca zaman zaman negatif yüklemeli olarak da kullanılan Kızılbaşlık ise “inadına” kızıl bir yapı yapmalarının nedeni olur. “Derdimiz gelenek üretmek değil, geleneğe tutunarak yeni bir şey yapmaktı” diyen NSMH bütün bu basit, yalın akıl yürütmelerle elde edilen Balçova Cemevi yapısının geleneksel izler üzerine kurulu olsa da şimdinin bir yapısı olmasının yanı sıra zamansız bir yapı olma niteliğini taşıdığını vurguluyor.

1/10

2/10

3/10

4/10

5/10

6/10

7/10

8/10

9/10

10/10