08.09.2021 - 01:25 | Son Güncellenme:
Batı Afrika’da bir krallık olan Dahomey, 1975 yılında Benin olarak yeniden adlandırıldı. Dahomey’in kadın askerlerini ilk olarak ne zaman ve nasıl işe aldığı ise bilinmiyor.
Dahomey kadınlarının, mitolojik bir hikaye olduğu düşünülse de aslında oldukça gerçek, savaşçı bir kadın topluluğu. Avrupalı tarihçiler, onları Yunan mitolojisindeki Amazonlara benzerliklerinden dolayı Dahomey Amazonları olarak adlandırıyorlardı.
19. yüzyılın ortalarında, Dahomey'deki kadın askerlerin sayısının, ordunun yüzde 30-40'ını oluşturduğu ve birkaç bin olduğu tahmin ediliyordu.
Ordunun tamamı kadınlardan oluşuyordu. Kadınların hepsi evli olmalarına rağmen, çocuk doğurmuyorlardı. Çünkü bu kadınlar, tüm hayatlarını yalnızca savaşa adamışlardı ve başka bir hayatları da yoktu.
Çocuk doğurmalarına ve evlilik hayatı yaşamalarına asla izin verilmiyordu. Kadınların her biri kralla evlilik gerçekleştirse de kadınların tamamı bakireydi.
Kralla evlenen bu kadınlar, aynı zamanda hayatlarını da garanti altına alıyorlardı. Savaşmadıkları zamanlarda kaliteli yiyecekler yiyerek, lüks ve bolluk içinde günlerini geçiriyorlardı.
18 ve 19. yy’da düşmanlarına korku salan bu kadınlar, kullandıkları silahlarla da birbirlerinden ayrılıyorlardı. Kimi tüfek kimi ok kullanan kadınlar gruplara ayrılıyor ve her birinin de farklı kıyafeti oluyordu.
Kadınların her birinin uzun bir tüfeği ve kısa bir kılıcı vardı ve kadınlar yakın dövüş konusunda oldukça zorlu savaşçılardı. Aynı zamanda ok ve yay kullanımında uzmandılar.
En yetenekli genç kızlardan seçilen bu ordunun, çengelli ve zehirli okları nadiren hedeflerini ıskalıyordu. Kadın savaşçılar, saraydan çıktıklarında onlara elinde zil taşıyan bir kadın eşlik ediyordu.
Kadının zili çalmaya başlaması, önlerindeki erkeklerin yollarından çekilmesi ve başlarını diğer tarafa çevirmeleri anlamıma geliyordu. Bu kadınların tek bir amacı vardı o da krallıkları olan Dahomey’i ve krallarını korumak.
Genç kızlar bu orduya 8 yaşından itibaren girilebiliyordu ve oldukça zorlu eğitimlerden sonra orduya kabul edilebiliyorlardı. Kadınların kimi doğuştan savaşçı oluyordu ve orduya kendi istekleri ile giriyorlardı.
Kimi kadın ise, kocaları ya da babaları tarafından krala şikayet ediliyor ve bu şekilde kendilerini bir ordunun içinde buluyorlardı. Bu Kadınlardan oluşan 3000 kişilik ordu, krallıklarını korumak adına büyük savaşlar verdi.
Kadınlar, inanılmaz bir eğitimden geçiyorlardı. Oldukça yoğun fiziksel egzersizlerle eğitilen kadınlar, fiziksel acıya karşı oldukça dayanıklı hale geliyorlardı. Bu kadınlar, ölüme kayıtsız kalmayı ve disiplinli olmayı öğrendiler. Dahomey kadınları, bu başarılarına rağmen ciddi yenilgiler de aldılar.
Fransızlar, büyük bir tehlike olarak gördükleri bu kadınların büyük bir bölümünü öldürdü. Dahomey'in korkusuz kadın savaşçılarının cesareti düşmanlarından bile övgü alıyordu. Onların çok cesur ve disiplinli oluşları, herkes tarafından takdir ediliyordu. Son Dahomey kadının 1979 yılında 100 yaşındayken öldüğü biliniyor.