02.01.2020 - 15:48 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Dünya 2020'ye ABD Büyükelçiliği'ne yapılan saldırının şokuyla girdi. 31 Aralık sabahı binlerce protestocu, Irak'ın başkenti Bağdat'taki büyükleçilik binası önünde toplandı.
Hizbullah Tugayları'na ait üslerin Amerikan savaş uçakları tarafından bombardımana tutulmasına öfkeli olan kalabalığın çoğu, Şii örgüt Haşdi Şabi milisleriydi.
Bağdat'ın en güvenli noktasında, Yeşil Bölge'de yer alan büyükelçiliğe saldırılar taş atarak başladı. Hemen ardından kalabalık ana kapıya doğru yöneldi.
Patlama seslerinin duyulduğu dakikalarda göstericiler büyükelçilik etrafını ateşe verdi, bazıları ana kapıyı aşıp içeri girmeyi başardı.
Büyükelçilikten yükselen dumanlar Bağdat'ın her noktasından görülüyordu, protestocular ise 'ABD'ye ölüm!', 'ABD'ye hayır, hayır; Trump'a hayır, hayır' sloganları attı.
Amerikan bayrağı yakan, arabaları deviren ve güvenlik kameralarını da parçalayan kalabalık, Irak Hizbullahı ve Haşdi Şabi bayrakları taşıyordu.
Reuters, ABD Büyükelçisi ile elçilik çalışanlarının tahliye edildiğini 'son dakika' koduyla duyurdu. Reuters foto muhabiri Tahir el Sudani, elçilik içinde ellerinde silahlarla bekleyen ABD askerlerini fotoğrafladı.
Hizbullah Tugayları komutanı Ebu Mehdi El Mühendis, gösteriler sürerken taktığı güneş gözlüğüyle saldırıda öldürülen militanların birinin cenazesine katıldı.
Haşdi Şabi'ye bağlı Bedir Tugayları komutanı Hadi el-Amiri ve Asayib Ehlilhak Örgütü lideri Kays el-Hazali de elçilik binası önündeydi.
ABD Donald Trump, akşamüstü beklendiği gibi Twitter hesabından yaptığı açıklamada saldırıyı Tahran'ın organize ettiğini söyledi: "İran bir Amerikalı müteahhiti öldürdü, birçoğunu yaraladı.
Biz de çok güçlü bir yanıt verdik, her zaman da öyle yapacağız. Şimdi de İran Irak'taki ABD Büyükelçiliği'ne saldırı organize ediyor. Tamamen sorumlu tutulacaklar"
Gece saatlerinde bir kez daha tweet atan ABD lideri, bu kez Tahran yönetimini açık şekilde tehdit etti: "Irak'taki ABD Büyükelçiliği şu anda ve saatlerdir emniyette. Muhteşem savaşçılarımız dünyadaki en ölümcül askeri ekipmanla anında bölgeye gönderildi.
ABD'ye ait tesislerde (diplomatik misyon ya da üslerde) meydana gelebilecek can kaybı ya da hasardan İran sorumlu tutulacak. Çok BÜYÜK BEDEL ödeyecekler. Bu bir uyarı değil, tehdittir. Mutlu Yıllar."
Washington yönetimi, elçilik saldırısının ardından Orta Doğu'ya 750 ek asker gönderdi. Söz konusu askerlerden bazıları, Bağdat Büyükelçiliği'nde konuşlandırıldı.
Yeni yılın ilk gününde protestocular bir kez daha büyükelçilik önünde toplandı, öğle saatlerinde Haşdi Şabi'den gelen çağrı üzerine bina çevresinden çekildi.
Uluslararası haber ajansları, ikinci gün elçilik binasında elleri tetikte bekleyen askerlerin fotoğraflarını tüm dünyaya servis etti.
Çarşamba günü protestocular büyükelçilik binasına taş atarken, ABD askerleri de tazyikli su sıkarak öfkeli göstericileri dağıtmaya çalıştı.
Tüm fırtına dindiğinde ise, bir fotoğraf ortaya çıktı. Yıl, 2011. Dönemin Irak Başbakanı Nuri el Maliki, Beyaz Saray'da Başkan Barack Obama tarafından ağırlanıyor.
Oval Ofis'te gerçekleşen buluşmada, Irak ekibinde yer alan bir isim dikkat çekiyor: Hadi el Amiri. Haşdi Şabi'ye bağlı Bedir Tugayları komutanı, objektife bakıyor.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo da, Twitter hesabından Hadi el Amiri, Ebu Mehdi el Mühendis, Kays el Hazali ve Faleh el Feyyad'ın elçilik önünde çekilmiş fotoğraflarını paylaştı.
Pompeo, "Saldırı teröristler Ebu Mehdi el Mühendis ve Kays el Hazali tarafından planlandı, İran'ın temsilcileri Hadi el Amiri ve Faleh el Feyyad tarafından kışkırtıldı" dedi.
Irak'ta bir dönem Ulaştırma Bakanlığı da yapan Hadi el Amiri, ülkedeki en önemli İran destekçilerinden. Türkiye karşıtı tutumuyla da biliniyor.
Amerikan savaş uçakları, İran destekli Ketaib Hizbullah-Hizbullah Tugayları militanlarını Irak ve Suriye'de hedef almış, en az 25 örgüt üyesi ölmüştü.
Saldırının gerekçesi ise, Kerkük'teki bir Amerikan üssüne roket atılması ve ABD vatandaşı bir müteahhitin hayatını kaybetmesi.
ABD, İran destekli Şii milislerden oluşan Hizbullah Tugayları'nı 'terör örgütü' olarak kabul ediyor.
2007'de İran'ın desteğiyle kurulan grup, Irak'ta 2014'te IŞİD'e karşı savaşmak üzere bir araya gelen Şii milis gücü Haşdi Şabi'nin içindeki en güçlü yapılardandı.
ABD, grubun asıl liderinin, İranlı Kudüs Güçleri'nin komutanı Kasım Süleymani olduğunu savunuyor.
Washington'a göre Kudüs Güçleri, Ortadoğu'daki İran destekli gruplara para ve silah yardımı yapmak ve etkisini genişletmek için Lübnan'daki Hizbullah, Filistin'deki İslami Cihat örgütleriyle birlikte Hizbullah Tugayları'nı da kullanıyor.
ABD'nin 2003'te Irak'ı işgali sonrasında ülkede istikrar sağlanamadı. Mezheplere ve etnik kökene dayalı siyasi yapılanmaya göre Cumhurbaşkanı Kürt siyasetçilerden, Başbakan Şii siyasetçilerden, Meclis Başkanı ise Sünni siyasetçilerden seçiliyor.
Şii siyasi partilerin ve ülkede büyük gücü olan Şii milis gücü Haşdi Şabi'nin komutası, silah ve para desteği İran'dan geliyor. Haşdi Şabi militanlarının bir kısmı Irak ordusunun resmi olarak bir parçası haline getirilmişti.
Irak'ta Ekim ayında yolsuzluk ve işsizliğe karşı başlayan ve ülke geneline yayılan protestolar bir süre sonra İran karşıtı gösterilere dönüşmüştü.
Ülkenin güneyindeki Şii nüfusun ağırlıklı olduğu bölgelerde İran karşıtı sloganlar atılmış; protestocular Kasım ayında Necef ve Kerbela'daki İran Konsolosluk binalarına saldırmıştı. Necef'teki İran konsolosluk binasının ateşe verildiği gösterilerde yüzlerce Iraklı hayatını kaybetti.
İran karşıtı protestoların üzerinden bir ay geçtikten sonra bu kez ABD karşıtı gösteriler düzenlendi. Reuters haber ajansına göre ABD'nin Bağdat Büyükelçiliği'ni ateşe veren göstericileri İranlı Şii milisler yönlendirdi.
2020'de yapılacak başkanlık seçimlerinde bir kez daha aday olan Trump, yurt dışındaki Amerikan vatandaşlarına yönelik saldırıların oyları etkileyebileceği endişesiyle bir tweet daha atarak Bingazi'de yaşananları hatırlattı ve bu olayların kendi yönetimi sırasında Bağdat'ta tekrarlanmayacağını ifade etti.
2012'de, dönemin Demokrat Partili başkanı Barack Obama döneminde Libya'nın Bingazi şehrindeki ABD Konsolosluğu'na saldırı düzenlenmiş ve konsolos dahil 4 ABD vatandaşı öldürülmüştü. Dönemin dışişleri bakanı da, 2016'daki başkanlık seçiminde Trump'ın rakibi olan Hillary Clinton'dı.
Obama yönetimi, İran'la nükleer silahların sınırlandırılması için yıllar süren müzakerelerin sonunda anlaşma imzalamış; İran'a yönelik yaptırımlar yumuşatılmaya başlamıştı.
Ancak Trump, Mayıs 2018'de 'gelmiş geçmiş en kötü anlaşma' olarak nitelediği mutabakattan çekildiğini duyurmuş ve Kasım 2018'de de İran'a yönelik yaptırımları tekrar yürürlüğe koymuştu.
2018'den bu yana iki ülke arasındaki gerilim arttı. ABD'nin bölgedeki müttefikleri ve İran'ın en büyük rakipleri olan Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve İsrail de zaman zaman gerilimin bir parçası haline geliyor.