08.05.2021 - 07:33 | Son Güncellenme:
GÖKHAN KARAKAŞ İstanbul - Marmara Denizi’nde son 15 yılın en yoğun deniz salyası (müsilaj) yoğunluğu uzmanları endişelendiriyor. Saros’dan Gemlik Körfezi’ne kadar her yerde beliren müsilaj, insan kaynaklı kirlilikle birleşince denizin kaldıramayacağı yüke dönüştü. Durumun kritik olduğunu belirten uzmanlar acil önlem çalışmaları yapılması gerektiğini vurguladı.
Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Bilim Danışmanı ve Süleyman Demirel Üniversitesi Su Enstitüsü Kurucusu Dr. Erol Kesici, tek hücreli mikroorganizma alglerin aşırı çoğalmasıyla oluşan olayın hafife alınmaması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Müsilajın aşırı çoğalmasının en önemli nedeni ötrofikasyon yani aşırı kirliliktir. Sularımız dışarıdan gelen azot ve fosfor yüklerini taşıyan tarımsal, sanayi ve evsel atıkların etkisi altında. Atıklarla gelen bu besi maddeleri, fotosentezle ve bakteriyel aktivite artışıyla suları yeşile, kahverengiye, beyaz-pembemsi renklere boyar.
Suyun geometrik yapısı (yağmur ya da atıklar), güneş etkisi, su sıcaklığı ve denizin durgunluğu kümeler (koloniler) oluşturmasını sağlar. Denizde oksijen seviyesi düşer, balık ve diğer canlıların solungaçları tıkanır.
Canlılarının ortam göçüyle tür ve çeşitte azalma oluşur. Müsilaj insanların denizi kirletmesine karşı bir tepkidir. Öncelikle kirletmemeli ve atıkları kontrol etmeliyiz. İnsan kaynaklı evsel, endüstriyel ya da tarımsal atık kaynaklarının araştırılması şart. Marmara gibi yarı kapalı su havzasını korumalıyız. Müsilaj alanları bariyerle çevirip ortamdan uzaklaştırılabilir.”
Bandırma Onyedi Eylül Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı ise 8 aydır müsilaj yoğunluğunu takip ettiklerini kaydederek, “Büyük bir çevre sorununa dönüşmeden önce önlem alınması gerekirdi” dedi. Prof. Dr. Sarı şöyle devam etti:
“3 nedeni var. Birincisi iklim değişikliğiyle deniz suyu normalden 2.5 derece sıcak. İkincisi normalden daha durağan ve hareketsiz bir Marmara Denizi var. Üçüncüsü denizde azot ve fosfor yükü çok yüksek.
Artık kirlilik Marmara’nın kaldıramayacağı kadar büyük yük. Doğrudan ya da dolaylı evsel ve endüstriyel atıkların bırakıldığı deniz artık bu yükü kaldıramıyor. Çok açık görülüyor ki Marmara alarm veriyor.
Müsilaj ilk günlerinde yani aralık-ocak aylarında 5 metre derinliğe kadar iniyordu. Şimdilerde deniz yüzeyinden 0-30 metre derinliğe kadar müsilajı görüyoruz. Marmara çevresindeki endüstri ve sanayi tesislerinin atıklarını denetleyecek ilgili bakanlıklar çok çalışmalı. Eğer atıklar bu hızla Marmara’ya bırakılmaya devam ederse iklim değişikliğinin etkisiyle önlenemez bir kirlilik oluşacak ve çok yönlü kaybedeceğiz.”
30 bin küçük balıkçı adına konuşan İstanbul Bölgesi Su Ürünleri Kooperatifler Birliği Başkanı Erdoğan Kartal, “Marmara’daki kirlilik nedeniyle biz ekmek kazanamıyoruz. Bu afetlerde biz açlığa mahkum kalıyoruz. Balık ağlarımızın gözenekleri salya ile kapanıyor. Balık yumurtlama alanları tahrip oluyor. Ne denize çıkacak gücümüz ne de birikimimiz kalmadı.
Teknelere bakım yapma şansımız azaldı. 12 metre altındaki balıkçı tekneleri için bakanlığımızdan destek bekliyoruz” dedi.
Tekirdağ'ın Marmaraereğlisi ve Şarköy ilçeleri sahilinde görülen deniz salyası denizde kirliliğe neden olurken, balıkçıların da ağlarını yırtıyor. Bölge balıkçıları deniz salyası nedeniyle denize açılamadıklarını ve sezonu erken kapattıklarını söyleyerek yetkililerden deniz salyasının oluşumun nedeninin araştırılmasını istiyor.
Marmara Denizi'nde bu yıl ilk şubat ayında görülen ve 3 ay etkili olan deniz salyası bugünlerde Tekirdağ sahillerinde yeniden görülmeye başlandı. Marmaraereğlisi ve Şarköy ilçelerinde görülen deniz salyası deniz üzerinde oluşturduğu kirlilik nedeniyle vatandaşı tedirgin ediyor. Balıkçıların balık ağlarını yırtmasıyla 'kaykay' adını verdikleri deniz salyası, uzun zamandır etkili olmasıyla balıkçıların bölgede sezonu erken kapatmasına neden oldu. Deniz salyası su üzerinde oluşturduğu tabakayla sahillerde kirliliğe neden olmasıyla dikkat çekiyor.
Tekirdağlı balıkçılardan Hüseyin Oğuz, deniz salyası nedeniyle denize ağ atamadıklarını ve bu nedenle çok zor durumda olduklarını belirterek, “Denize ağ atamıyoruz. Salyadan ağlar çok çamur olduğu için ne balık vuruyor ne geliyor. Balıkçılarımız mağdur durumda. Bir çapariye gidiyoruz oradan ekmeğimizi çıkarmaya çalışıyoruz. Yetkililerden bir araştırma yapmasını istiyoruz. Daha öncede oluyordu bu kay kay dediğimiz ancak bu yıl haddinden daha da fazla. Burada bu yıl gırgırlaramız bile balıkçılık yapamadı, Karadeniz'e gitti" dedi.
Marmara Denizi'nde etkili olan ve balıkçıları zor durumda bırakan deniz salyası (müsilaj) Mudanya sahillerini de kapladı. Yat limanında, deniz salyasının balıkçı teknelerinin çevresini kapladığı görüntüler dron kamerasına yansıdı.
Marmara Denizi'nde şubat aylarında görülmeye başlanan ve yaklaşık 3 aydır etkili olan deniz salyası, Bursa'nın Mudanya ilçesinin sahil kesimini de kapladı. Deniz salyası teknelerin etrafını çevreledi. Yaşanan deniz kirliliği, görenleri şaşkına çevirdi. Bölge, dron ile havadan görüntülendi.
Deniz salyası nedeniyle zor anlar yaşadıklarını belirten balıkçı Engin Ünsal, "Hava sıcaklığının 20 dereceyi geçmesiyle birlikte dipte biriken salyalar su yüzüne çıktı ve görüntü kirliliğine neden oldu. Bizlere de zararı oldu. Su soğutmalı teknelerdeki makinelerin motorlarında arızaya sebep oluyor. Şu an denizin yüzeyine çıktı fakat bir ay öncesine kadar balıkçıların ağlarına yapışıyordu. Balık yakalamalarına engel oluyordu. Şu anlık bu zararlarını biliyoruz" dedi.
Aylardır etkili olan 'müsilaj' yani deniz salyası uydudan da görünür hale geldi. Uydu fotoğraflarında salyanın Marmara Denizi'nin büyük bir bölümünde etkili olduğu ve Mudanya açıklarında ise halka oluşturduğu görüldü.
İstanbul Teknik Üniversitesi Meteoroloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Barış Önol'ün yayınladığı 4 Mayıs tarihli uydu fotoğrafında müsilajın boyutunun Marmara'da ulaştığı boyutu ortaya koyuyor. Fotoğrafta denizin bir çok noktasında sarı şekilde görülen müsilaj, Mudanya açıklarında halka oluşturduğu, Gemlik Körfezi kıyılarında da yoğunlaştığı görülüyor.