2 OLAY, 2 DAVA

axgun032.jpg Muhbirlik yapmayan muhabire dava Bal'ın bu suçtan mahkûm olması, Yargıtay'ın da kararı onaması halinde muhabirlik, 'muhbirlik'le birlikte icra edilmek zorunda kalacak. Emsal teşkil edecek karardan sonra gazeteciler, 'suç unsurlarını' yetkililere bildirmek zorunda olacak. Gazetecilerin hangi olayda, hangi suçun işlendiğini bilmeleri için, ceza mevzuatını yargıçlardan bile detaylı biçimde öğrenmesi zorunlu hale gelecek. 278. madde, tüm vatandaşları 'muhbirlik yapmamaları halinde' suçlu konumuna düşüreceği nedeniyle eleştirilmişti. Çağdaş Hukukçular Derneği Başkanı Avukat Kazım Bayraktar uygulamaya şöyle tepki gösterdi: "Bu düzenlemenin herkesi muhbirliğe zorladığını söylemiştik. Ama bunun görevini yapan insanlara kadar uzayabileceğini düşünmedik. Gazeteciler, toplum içinde dolaşır durur. Buna göre durmadan suç bildirimi yapmaları lazım. Peki bir insan gazeteciye nasıl güvenecek de bilgi verecek?" Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, Bal hakkında dava açılmasını eleştirerek, "Söz konusu yasa çıkarken eleştirileri dikkate almayanların, bu tür olaylar karşısında utanacaklarını umut ediyorum" dedi. Yeni Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 278. maddesi 'ilk meyvesi'ni verdi. Beytüşşebap Savcılığı, öldürülen bir PKK'lının cenazesinde, atılan 'suç unsurlu' sloganları adli ve idari makamlara bildirmediği gerekçesiyle Doğan Haber Ajansı Muhabiri Emin Bal hakkında dava açtı. 278. maddeye göre, işlenmekte olan bir suçu adli veya idari mercilere bildirmeyen kişi, bir yıla kadar hapisle cezalandırılıyor. Gezmiş lehine slogana terör davası Tokat'ın Kızıldere köyünde Türkiye Halk Kurtuluş Partisi- Cephesi (THKP-C) lideri Mahir Çayan ile 9 arkadaşının öldürüldüğü evin önünde "Deniz, Mahir, Ulaş, kazanana kadar savaş" sloganı attıkları iddia edilen "Devrimci 78'liler Federasyonu" üyesi 30 kişinin "terör örgütünün amacı doğrultusunda suçu ve suçluyu övdükleri" iddiasıyla yargılanmasına devam edildi. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dünkü duruşmaya, 10 sanık ve avukatları İlyas Tanyeli katıldı. Duruşmada, bir önceki celsede talimatla ifadesinin alınması için Suluova Ağır Ceza Mahkemesi'ne yazı yazılan sendikacı Adem Kocaoğlu da hazır bulundu. Kocaoğlu, Tokat'ın Almus ilçesi Ataköy Belediyesi'nin düzenlediği Hıdırellez şenliklerine katıldığını, şenlikler sırasında Mahir Çayan ve arkadaşlarının öldürüldüğü evin önüne ziyaret amacıyla gittiğini, "Deniz, Mahir, Ulaş kazanana kadar savaş" sloganı atmadığını söyledi. Karadeniz, bunun üzerine sanığa, "Niye gittin? Yatır mı orası?" dedi. Kocaoğlu da suçsuz olduğunu belirterek, beraatını istedi. Mahkeme heyeti, sanık Sevgi Gökten ile tanıklar Zekai Miroğlu, Hüseyin Tural ve Ali Yalçın'ın talimatla ifadelerinin alınmasına karar vererek duruşmayı erteledi. İddianamede, sanıkların 3'er yıla kadar hapsi isteniyordu.