Gündem Azaltım var uyum yavaş

Azaltım var uyum yavaş

15.12.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:

Topraklar, milletler değişse de dünyanın dört bir yanındaki gençlerin iklim krizi endişesi aynı. COP28’e katılan Türkiye’nin iklim elçileri, iklim krizinin durdurulmasını, fosil yakıttan çıkılmasını, iklim adaletinin sağlanmasını istiyor.

Azaltım var uyum yavaş

Meltem Güneş - Bu yıl Birleşik Arap Emirlikleri’nin ev sahipliği yaptığı Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28. Taraflar Konferansı’na (COP28) katılan hukuk, siyaset bilimi ve çevre mühendisliği öğrencileri olan Türkiye’nin İklim Elçileri Milliyet’e konuştu.

Haberin Devamı

‘Gelecek daha yakın’

Özyeğin Üniversitesi İklim Elçisi Emre Yiğit Ay, COP28’in “ufuk açıcı” olduğunu belirtirken “Bütün gençler geleceğin globalleşen dünyasında milliyetçi duygulardan ziyade dünyanın korunmasını hedeflemekte. Türkiye’nin 2053 sıfır atık ve karbon hedefi haritasının hızla hayata geçirilmesi gerekiyor. Gelecek aslında düşündüğümüzden çok daha yakın. Kar topu etkisi yaratabiliriz” dedi.

‘Türkiye’nin kaybı’

Antalya Bilim Üniversitesi İklim Elçisi Büşra Gül İnal, COP28’de pek çok genç delege ile tanıştıklarını, iklim krizinin etkilerini konuştuklarını söyleyerek, “Gençlerin hükümetlere ortak çağrısı iklim adaleti ve insan hakları üzerineydi. İklim değişikliği herkesi aynı etkilemiyor. En çok etkilenen çocuklar ve kadınlar” dedi. İnal, COP28’de Türkiye’nin en büyük kaybının Kayıp-Zarar Fonu’ndan yararlanamaması olduğunu belirtti.

Haberin Devamı

‘Politika iklimin önüne geçmesin’

İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa İklim Elçisi Fatma Nur Tosun, gençlerin fosil yakıttan kesin çıkış, adil enerji geçişi talebinde bulunduklarını ve somut adımlar beklediklerini söyledi. Tosun, “COP28, ekip olarak bizi çok mutlu etse de iklim krizi açısından baktığımızda yeterli adımlar atılmadı. Politika, iklimin önüne geçtiği müddetçe COP’lardan beklediklerimiz gerçekleşmeyecek” dedi.

‘Uyum sağlamalıyız’

Hacettepe Üniversitesi iklim elçisi Elif Ayhan, gençlerin iklim değişikliğinin olumsuz etkileriyle mücadelede karar alma sürecine dahil olmasının önemine dikkat çekti. İklim krizi ile mücadelenin azaltım ve uyum başlıklarına ayrıldığını aktaran Ayhan, Türkiye’de “uyum” çalışmalarına kıyasla “azaltım” konusundaki çalışmaların daha hızlı ilerlediğini söyledi. Ayhan, şehirlerin aşırı yağış ve sıcaklık durumlarına karşı hazır hale getirilmesi, yeşil çatı gibi uygulamaların hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi.

Azaltım var uyum yavaş

Evet, ama yetmez

HABER ARAŞTIRMA - Sona eren COP28 İklim Zirvesi’ni değerlendiren çevre örgütleri ve STK’lar, zirvede fosil yakıt çağının bittiğine dair açık bir sinyal verilmesini olumlu bulsa da iklim kaygısı yaşayanların aza razı edilmeye çalışıldığını kaydediyor. Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA), Yeşil Düşünce Derneği, İstanbul Politikalar Merkezi, WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), Greenpeace Akdeniz, İklim Öncüleri, Fosil Yakıtların Ötesi ve Avrupa İklim Eylem Ağı, COP28’i değerlendirdi. Sivil Toplum Örgütleri zirveye ilişkin şu tespitlerde bulundu:

Haberin Devamı

Hedef netleşti

“Karar metninde fosil yakıtlara açıkça değinen ilk zirve niteliğindeki COP28’de ülkelere zayıf bir ifadeyle de olsa enerji sistemlerinde fosil yakıtların kullanımından uzaklaşmaları çağrısı yaptı. Zirvenin bir diğer olumlu yönü de küresel ortalama sıcaklık artışını sanayi devrimi öncesine göre 1.5 derecede sınırlandırmaya ilişkin küresel hedefin netleştirmesi oldu. Karar metninde finansman eksikliği ve çözümü öteleyen nükleer, karbon depolama, geçiş yakıtı gibi yanlış çözüm önerilerinin yer alması fosil yakıtlardan tam anlamıyla uzaklaşmanın önünde engel teşkil ediyor.”

Emisyonları azaltmalı

Haberin Devamı

‘‘2053’te net sıfır emisyonlu ülke olma vizyonu bulunan Türkiye sera gazı emisyonlarını bir an önce azaltmaya başlamalı, 2030’a kadar 2020’e kıyasla en az yüzde 35 mutlak emisyon azaltım hedeflemeli. Türkiye zirvede iklim değişikliğinin sağlık üzerindeki etkilerini ele alacak sistemler kurmak, gıda üretimini ve üreticileri korumaya yönelik taahhütte bulundu.”