Kızım ‘anne anne’ diye bağırıp öldü

Sirkeci’da cumartesi günü arabalı vapurdan denize düşen otomobilde boğularak can veren 5 yaşındaki Ece Su’nun annesi Ebru Güleren Yılmaz, dehşet dolu anları anlattı.
Oldukça bitkin olduğu gözlenen acılı anne, “İlk kuyruğa girdik. Kuyruk ilerledi. En son sıraya ben geldim. Oradaki güvenlik arkadaş dedi ki, ’gemiye binemezseniz ilerleyin, almazsa ötekine binersiniz’ dedi. Ben de dedim ki ’ben binmeyeyim, gitmeyeyim o zaman. Burada bekleyim’ dedim. Tam o sırada telsizine anons geldi ’araba gönderin’ diye. Ben de duydum bunu. ’İki araba gönderin’ diye anons geldi. Ben gittim. ’Buyurun gidebilirsiniz’ dedi. Daha kapağın üzerindeydim yarım... Orada arabaya yer vardı. Kapağın daha yarısındayken hareket etti gemi” diye konuştu.

‘Hepsi cezalarını bulmalı’
Her şeyin çok kısa sürede gerçekleştiğini söyleyen acılı anne, şunları söyledi:
“ Kapağın üzerinde bile değildik. Zaten suya gömüldük. Bağırış çağırış.. Camım açıktı benim. Ben oradan çıktım herhalde. Kızım bağırdı. Teyzem bağırdı. Suyun içinden çıktım ben. Sadece bağırtılar duydum. O anda suya gömüldük zaten. 2-3 saniye bir şeydi. Kızım bağırdı. Teyzem bağırdı. Annem ve kızımı dalgıçlar çıkardı ama çok zor çıktılar.”
Gözaltına alınan kaptanın ifadesinde başka bir geminin düdüğünü, kalkış için kullanılan ’NETA’ adlı sese benzettiğini söylediği hatırlatılınca anne Yılmaz, “Vicdanlarına kalmış bir şey. Başka da bir şey demiyorum. Ama hepsi cezasını bulmalı. Burada bir tek hatalı varsa onlar” dedi.

Bizi ölüme çağırdılar

Kaza sırasında arabada olan teyze Mine Dalkılıç da gözyaşları içerisinde, “Anlatılamaz ki o anlar. Anlatılamaz. Zannetmeyle kaptanlık mı oluyor? Bizi resmen ölüme çağırdılar. O yalan yazanların vicdanları yok. Bence vicdanları yok. Demek ki lösemi olunca öldü işte. İnsanlar artık insanlıktan çıkmış. İnsanlıkla ilgileri kalmamış. Ece tüm dostluklarımızı geliştirdi. Onu bir gören bir daha kopamazdı” şeklinde konuştu. Bu arada kaptan Erkan Atalay İm de dahil 3 gemi personelinin serbest bırakılmasına savcı itiraz etti.