Bu okul devletin hafızası!
Gazetecilikte en çok inandığım şey, fikri takibin gücüdür. Sadece bir haberi yazıp geçmek değil, o haberin topluma ne kazandırdığını izlemek, halkın sesini duyurmak, çözüm arayışlarına aracılık etmek... İşte bu nedenle siz değerli okurlarımızdan gelen her mesajı, her aramayı büyük bir dikkatle takip ediyorum.
Bu hafta telefonum hiç susmadı. Arayanlar, Türkiye’nin en köklü eğitim kurumlarından biri olan Adana Fen Lisesi’nin mezunlarıydı. Ortak dertleri, ortak bir özlemleri vardı: Okul bahçesindeki 120 yıllık tarihi taş binanın yeniden hayata kazandırılması.
Bugün Adana Fen Lisesi olarak bilinen bu yapı, aslında tarihin derinliklerinden gelen bir eğitim mirası. 1909 yılında, dönemin Adana Valisi Cemal Paşa’nın girişimiyle babasını kaybeden Ermeni çocuklar için “Eytamhane” yani Yetimler Evi olarak inşa edilmişti. Ardından Erkek Öğretmen Okulu, Kız Öğretmen Okulu, Eğitim Enstitüsü ve Adana Anadolu Lisesi isimleriyle eğitim hayatına devam etti. Ve nihayet, 1987’den bu yana binlerce başarılı mezunuyla Adana Fen Lisesi olarak eğitim-öğretime hizmet etti.
Ancak ne yazık ki bu kıymetli taş bina, yıllar içinde kaderine terk edildi. Şimdi orada sadece rüzgâr dolaşıyor, zamanın yorgun izleri duvarlara sinmiş. Oysa bu bina, sadece taş ve harç değil, bu ülkenin eğitim tarihidir, hafızasıdır.
1990 mezunlarından Şahin Çağrı Gümüş ve Atilla Şigan, “Bu bina korunmalı. Kütüphane olur, kültür-sanat etkinlikleri yapılır ama ne olursa olsun ayakta kalmalı” diyor. Haklılar. Çünkü o duvarların arasında nice bilim insanı, sanatçı, mühendis, doktor yetişti. Bu miras sadece Adana’nın değil, Türkiye’nindir. Umarım Kültür ve Turizm Bakanlığı bu çağrıyı duyar ve gereken adımı atar.
İki önemli gelişme
Bu hafta İstanbul’dan da dikkat çeken iki gelişme yaşandı. İlki, Bahçelievler’de Avrupa’nın en büyük fizik tedavi ve rehabilitasyon hastanesinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla açılmasıydı. Açılışta Bahçelievler Belediye Başkanı Dr. Hakan Bahadır, Cumhurbaşkanı’na şehrin anahtarını takdim etti. Sağlık altyapımıza kazandırılan bu dev yatırım, sadece İstanbul’un değil, Türkiye’nin sağlık gücünü artıracak çok kıymetli bir eser oldu.
Bir diğer sevindirici haber ise Gaziosmanpaşa’dan geldi. Mustafa Yeşil Yaşam Merkezi, törenle halkın hizmetine sunuldu. Gençlik merkezi, kütüphane, emekli evi, çocuk oyun alanları ve yeşil alanlarıyla çok yönlü bir sosyal merkez olan bu tesise, 2002 yılında görevi başındayken şehit edilen eski Belediye Başkanı Mustafa Yeşil’in adı verilmiş. Katılımcılar arasında Yeşil’in ailesi de vardı. Bu tür projeler hem sosyal belediyeciliğin hem de vefa kültürünün en güzel örneklerinden biri.
Takibi bırakmayacağım
Ve siz sevgili okurlarım… Takip ettiğiniz, ses verdiğiniz, sorduğunuz her haberin izini sürmeye devam ediyorum. 22 Nisan’da yazdığım “13 bin liralık yara bandı” haberinden sonra Sağlık Bakanlığı soruşturma başlattı. Süreç devam ediyor, neticelendiğinde ilk sizinle paylaşacağım. 24 Nisan’da gündeme getirdiğimiz “Görüşe açık geçişe kapalı!” başlıklı haberimize ise henüz Karayolları Genel Müdürlüğü ya da Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’ndan bir dönüş yapılmadı. Bekliyoruz. Sizler adına sormaya devam edeceğim.
Umarım Adana Fen Lisesi’nin mezunlarının sesini Millî Eğitim Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri duyar. Bu köşede sizden gelen her sesi duyurmaya, her hikâyeye ışık tutmaya devam edeceğim.
Sağlıcakla kalın.
