Madımak yolunda benzin bidonları

Sivas’ta Madımak Oteli’nde 2 Temmuz 1993’te 37 kişinin yanarak öldüğü olaylar sırasında kamera kayıtlarından elde edilen fotoğraflar, olaydan 20 yıl sonra İçişleri Bakanlığı’nın TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu’na gönderdiği belgeler arasından çıktı. Fotoğraflarda Paşa Camii ve Meydan Camii’nden çıkarak Kültür Merkezi’ne doğru yürüyen grup içinden pembe gömlekli bir kişinin elindeki yeşil benzin bidonu, ellerde bez, muşamba ve benzin dolu siyah poşetler dikkati çekti. Sivas davasında firari sanıkların yargılandığı davaya bakan mahkeme de, söz konusu fotoğrafların komisyondan istenmesine karar verdi.
İçişleri Bakanlığı’nın, 2 Temmuz 1993’teki olaylara ilişkin TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu’na gönderdiği belgeler arasında yer alan fotoğraflardan birinde, Sivas davasının duruşmaları sırasında müdahil avukatlardan Şenal Sarıhan’a, “fahişe” diye bağıran sanıklardan Mevlüt Atalay görülüyor. Sarıhan, 1997’deki duruşmalar sırasında mahkemenin ara kararını okumasından sonra bir başka mahkemeye yetişmek için acele ederek çıkmaya çalışırken, sanıklarla jandarmaların arasından geçen sanık Mevlüt Atalay’ın saldırısına uğramıştı. Atalay, Sarıhan’a “fahişe” diye bağırmıştı. Atalay’a askerler ve diğer müdahil avukatlar müdahale etmişti. Atalay, yargılama sonunda, “Anayasal düzeni zorla değiştirmeye kalkışmak” suçundan idama mahkum edilmişti.

Yeşil renkli bidon
Bir başka fotoğrafta ise, cuma namazı sonrası Paşa Camii ve Meydan Camii’nden çıkan, sayıları 500-1000 kişi civarındaki grubun Kültür Merkezi’ne doğru yürüyüşü görülüyor.
Saat 14.41’te çekilen fotoğraf karesinde, pembe gömlekli bir kişinin elinde yeşil renkli bir benzin bidonu taşıdığı anlaşılıyor. Sivas olayları sırasında araçlar ters yüz edilmiş, bir aracın benzin deposu taşlarla delinmiş, depodan sızan benzin ve ayrıca bidonlarla ve poşetlerle taşınan benzine; bez, bez parçaları, kauçuk gibi emici maddeler bulaştırılarak yakılmış ve “yak yak” sloganlarıyla Madımak Oteli’ne atılmıştı.
Fotoğrafta benzin bidonunu taşıyan kişinin, Sivas davası sanıklarından Yunus Karataş ya da Yusuf Şimşek olduğu tahmin ediliyor. Her iki sanık da, anayasal düzeni zorla bozmaya kalkışmak suçundan idam cezasına mahkum olmuştu.
Sanık Yusuk Şimşek’in suç tarihi itibarıyla akli dengesindeki bozukluk sebebiyle cezası 5 yıla indirilmişti.

Emniyet’in işaretledikleri
Bir diğer fotoğrafta da, benzine bulaştırılmış bez ve bez parçaları ile içinde benzin olduğu tahmin edilen bir poşetin ellerde taşındığı görülüyor. Fotoğraftaki bir kişinin üzerindeki gömleği çıkararak eline aldığı, yanındaki kişilerden birinin elinde siyah bir poşet ve benzine bulandığı tahmin edilen muşamba parçası dikkati çekiyor.
Fotoğraflar arasında bazı kişiler emniyet tarafından kırmızı çizgilerle işaretlenirken, bu kişilerin kimliklerine dair bir bilgiye ise yer verilmedi. Sivas davası avukatlarından Şenal Sarıhan, söz konusu fotoğrafların bazılarının Sivas ana dava dosyası içinde olduğunu, ancak bazılarını kendisinin de ilk kez gördüğünü söyledi. Sarıhan, bazı fotoğraflardaki kişileri ise hatırladı.

Fotoğraflar istendi
Sarıhan, dün de Sivas davasının firari sanıkları Murat Sonkur, Eren Ceylan ve Murat Karataş’ın yargılandığı Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya katıldı. Sarıhan, söz konusu fotoğrafların komisyondan istenmesini talep etti.
TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu’na yazı yazılarak, Sivas’ta meydana gelen olaylara ilişkin İçişleri Bakanlığı’nca gönderilmiş fotoğraf ve video varsa istenmesini kararlaştıran mahkeme, söz konusu kayıtların bulunması halinde Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne gönderilerek inceletilmesine karar verdi.

Madımak Oteli’ne doğru ilerleyen grubu gösteren genel bir fotoğraf.

Genç: İlk kez görüyoruz
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin eski Genel Başkanı avukat Kazım Genç, söz konusu fotoğrafları ilk defa gördüğünü belirterek, “Bu fotoğrafların kamera çekiminden fotoğraf haline geldiği görülüyor. Dava dosyasında bu tarz resimleri hatırlamıyorum. Yargılama sırasında mahkemeye Emniyet’ten bir video kaydı gönderilmişti, ama izleyememiştik. Bu fotoğraflarda göstericilerin yüzlerinin tek tek tespit edildiği anlaşılıyor. En baştan söyledik. Sivas olaylarına ilişkin etkin bir soruşturma yapılmadı. Bu fotoğraflar da bunun delili olarak görülebilir” dedi.

Bir göstericinin elindeki benzin bidonuyla otele doğru yürüyüşü dikkati çekiyor. Fotoğraf dava dosyasına hiç girmeyenler arasında yer alıyor.

‘Kırmızı Bülten’ kalkmış
İçişleri Bakanlığı’nın komisyona gönderdiği “gizli” ibareli belgede, “olaylara karıştıkları tespit edilen 14 şahsın kırmızı bültenle, 3 şahsın ise Sivas Emniyet Müdürlüğü’nce olmak üzere toplam 17 şahsın aranmasına halen devam edildiği” belirtildi. Bu bilgiden, Sivas olaylarına ilişkin kırmızı bültenle aranan şahıs sayısının 15’ten 14’e düştüğü anlaşıldı. Kırmızı bülten kararı düşürülen şahsın, olayların baş faili olarak gerek mahkemenin tutuklama kararı gerekse İnterpol’den çıkarılan Kırmızı Bülten kararıyla tüm dünyada aranırken yaşamını yitiren ve Sivas’ta gizlice gömüldüğü ortaya çıkınca hakkındaki dava düşürülen dönemin Sivas Belediye Başkanı Cafer Erçakmak olduğu ortaya çıktı.

Ellerindeki ‘benzine bulanmış muşamba ve bezleri’ taşıyanlar otel yolunda.