Gündem Okul öncesi eğitim kişiliği geliştiriyor

Okul öncesi eğitim kişiliği geliştiriyor

20.03.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Kişiliğin yüzde 70’inin tamamlandığı okul öncesi dönemde alınan eğitim, çocukların sosyal ve duygusal gelişimini olumlu yönde etkilerken, yetişkinlik döneminde de kişilerin daha verimli olmalarını sağlıyor.

Okul öncesi eğitim kişiliği geliştiriyor

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 4+4+4 olarak düzenlenen eğitim sistemimizde okul öncesi eğitim zorunlu değil. Ancak
çocuklarda temel eğitim kademesi olarak bilinen, Avrupa ve ABD’de büyük önem verilen okul öncesi eğitim, zihinsel, duygusal, sosyal, bedensel gelişimimizi olumlu etkiliyor. Peki okul öncesi eğitim, çocuklara başka neler kazandırıyor? Neden zorunlu olması gerekiyor? Okul öncesi eğitimle ilgili tüm merak ettiklerimizi Mektebim Koleji Anaokulu Bölüm Başkanı Zeynep Yaşan’a yönelttik.

Okul öncesi eğitimde ailenin rolü nedir?
Çocuğun ilk öğretmenleri anne ve babasıdır. Çocukların büyümesinde, gelişmesinde ve eğitilmesinde en büyük sorumluluğu üstlenirler. Çocuğa yöneltilen davranış ve ona karşı takınılan tavır, bu ilk yaşantıların örülmesinde büyük önem taşır. Okul öncesi dönemde çocuk sosyal bir birey olmayı öğrenirken aynı zamanda kopya edeceği bir modele gereksinim duyar. Ailelerin çocukları ile ilgili bu sorumluluğu bir hayli uzun solukluyken arada bu sorumluluğu başka kişi ve kurumlarla da paylaşırlar. Okul ve öğretmenler de bu kurum ve kişilere örnektir.

Haberin Devamı

Bu eğitim çocuklara ne kazandırıyor?
Bu dönem çocuğun öğrenmesinin en yoğun olduğu, temel alışkanlıklarının, zihinsel yeteneklerinin en hızlı geliştiği dönemdir. Bu süreçte kazanılan davranış biçimleri, tüm yaşam boyunca devam eder. Beyin yapısı ve fonksiyonlarının gelişiminin üçte ikilik bölümü 0-4 yaş arasında tamamlanır. Araştırmalar, okul öncesi eğitim alan çocuklarda okula devam oranlarının ve okul başarısının yüksek olduğunu göstermekte. Bu eğitim yetişkinlik döneminde de kişilerin daha üretici ve verimli olmalarını, sahip oldukları potansiyeli tam olarak kullanmalarını sağlar.

Okul öncesi eğitim zorunlu olmalı mı?
Okul öncesi eğitim, eğitimin temelidir. Çocukların sosyal, duygusal, bilişsel ve psikomotor gelişimlerinin en hızlı olduğu, kişiliğin yüzde 70’inin tamamlandığı bu dönemin eğitime kazandırılması gerekiyor. Anaokuluna başlamak için çocuğun gelişim düzeyine bakmak gerekir. Hazır olma yaşı her çocuk için aynı olmamakla birlikte, çocuğun anneden ayrılmaya hazır ve alışkın olması, ihtiyaçlarını konuşarak ya da başka biçimlerde anlatabiliyor olması gerekiyor. Okul öncesi eğitimin gelişmiş ülkelerde okullaşma oranının yüzde 90-100. Türkiye’nin de bu ülkeler arasına girebilmesi için okul öncesi eğitimi zorunlu hale getirerek, 5 yaş grubunda okullaşma oranını yüzde 100’e, 3-4 yaş okullaşma oranını da yüzde 80’e çıkarmalı.

Haberin Devamı

Okul seçerken nelere dikkat edilmeli?
Okulun eğitim kalitesini belirleyen en büyük faktör öğretmendir. Öğretmenin tecrübeli, güler yüzlü, şefkatli ve sevgi dolu olması çok önemli. Okulda profesyonel bir psikolog bulunmalı. Eğitim programı hazırlanırken bireysel farklılıklara dikkat edilmeli. Okulda sürekli bir sağlık uzmanı bulunmalı.

Çocuklara katkıları neler?

- Duygusal olarak; işlerini tek başına yapması, sorunlarını kendi kendine halletmesi ve bazı kararları tek başına alması sayesinde kendilerine olan güvenleri artar.
- Fiziksel olarak; kesme, yapıştırma, kalem kullanma gibi faaliyetler düzenli yapıldığı için ince motor becerileri gelişir.
- Zihinsel olarak, nesneleri eşleştirme, sınıflandırma, ölçme, gözlem yapma, fikir üretme gibi matematik ve bilim becerileri kazanırlar.
- Dikkat eksikliği sorunu ve öğrenme güçlüğü yaşayan çocukların bu sorunları erken tespit edilir ve okula başlamadan önce önlem alınır.
- Sosyal olarak; çocuklar oyuncaklarını paylaşmanın yanında yetişkinin ilgisini, karşılıklı iletişim kurmaayı öğrenirler.
- Yemek, uyku, öz bakım becerilerini kazanmak, anne ve babadan ayrı kalmak duygusal gelişimlerine katkıda bulunduğu kadar kendilerine güveni de artırır.

Haberin Devamı

(CEMRE NUR YÜRÜK)

Meslekleri tanıyorlar

Mektebim Koleji Bahçelievler Anaokulu’na yaptığımız ziyaret sonrasında küçük arkadaşlarımıza mesleklerle ilgili soru sorduk ve bakın nasıl cevaplar aldık...

IRMAK KART
1-Doktor, polis, hemşire, öğretmen, itfaiyeci.
2-Bilgi ve para olması gerekiyor; okula gelmemiz ve çalışkan olmamız gerekiyor.
3-Doktor-iğne; itfaiye-su; öğretmen-öğrenci; müdür-okul.
4-Polis olmak istiyorum.
BURAK AYDOĞAN
1-Doktor, inşaatçı, polis, öğretmen.
2-Okumak gerekiyor.
3-Doktor-iğne; inşaatçı-kepçe; polis-polis arabası; öğretmen-okul.
4-Öğretmen olmak istiyorum
İLAYDA SÜSLÜ
1-Polis, itfaiyeci, asker.
2-Çok çalışmak gerekiyor.
3-Asker-sopa, şapka; itfaiyeci-hortum; ambulansçı-araba; polis-telsiz, kelepçe, şapka.
4-Polis olmak istiyorum.
DAĞHAN BULUTÇU
1-Polis, inşaat mühendisi, asker.
2-Çalışmak ve dersleri dinlemek gerekiyor.
3-Polis-silah, job, kelepçe, şapka; inşaat mühendisi-şapka, tuğla; asker-silah.
4-Polis olmak istiyorum
MERT YERLİ
1-Polis, itfaiyeci, doktor, öğretmen, güvenlikçi.
2-Eğitim almak gerekiyor.
3-Polis-araba, kelepçe, silah; öğretmenkalem, kitap, kâğıt; idoktor-iğne, çocukları yatırmak için yatak.
4-İtfaiyeci olmak istiyorum.

Haberin Devamı

ORTAK SORULAR

1-Kaç meslek biliyorsunuz?
2-Meslek sahibi olmak için ne yapmak gerekiyor?
3-Hangi meslek hangi malzemeyi kullanıyor?
4-Büyüyünce ne olmak istiyorsunuz?

(DİLAN YILDIZ)

KİMLER NEYİ İCAT ETTİ?

Haberin Devamı

Telefon, radyo, televizyon, bilgisayar, internet... Teknoloji hızla değişiyor ve bizi şaşırtmaya devam ediyor. Peki hayatımızı değiştiren buluşları kimler icat etti? İşte cevabı:

TELGRAF: William Cooke ve Charles Wheatstone adlı iki İngiliz 1837’de, teller üzerinden elektrik akımı göndererek mesaj iletmeyi başardı.

TELEFON: 1876’da Alexander Graham Bell, telefonu icat etti. Bell ve Thomas Watson adlı elektrik mühendisi, bir gönderici ve bir alıcıdan oluşan bir düzenek yaptı. Alıcı, sesi belli bir elektrik akımına dönüştürüyor ve bu akım bir tel aracılığıyla ahizeye taşınıyordu.

RADYO: 1902’de İtalyan mucit Guglielmo Marconi, kablo ya da tel olmadan bir yerden diğerlerine mesaj göndermenin yolunu keşfetti. Böylece radyo doğdu.

UYDU: 4 Ekim 1957’de Ruslar, ilk uydu Sputnik’i Dünya yörüngesine yerleştirdi. İlk yapay uydu sadece bir basket topu büyüklüğünde olup 82 kg ağırlığındaydı. Bu minik uydu, 98 dakika içinde yörüngeye yerleştirilmişti.

FAKS: 1843’te üretilen ilk faks makinesi, kabartma harfleri tarayarak elektrik sinyalleri gönderen bir sarkaçtan oluşuyordu. Modern faks makinelerinde ise gönderilen dokümandan yansıyan ışığı algılayan diyotlar kullanılır. 1922’de Alman fizikçi Arthur Korn, radyo dalgalarıyla Avrupa’dan ABD’ye fotoğraf gönderdi.

MİKRODALGA FIRIN: Yiyecekleri radyo dalgalarıyla ısıtan bir fırın fikrinin patentini 1945’te Amerikalı mucit Percy L. Spencer aldı.

(SEDAT ÖZKAN)

İş bulmak neden zor?

Üniversiteden mezun olduktan sonra hatta daha öğrenciyken düşünülen en önemli soru, nasıl iş bulacağım? Özellikle ülkemizdeki işsizlik rakamlarına baktığımızda bu soruyu düşünmeden edemiyoruz.
İş bulma safhasına gelene kadar daha liseden itibaren planlama yapmak ve seçilecek mesleğin çalışma olanaklarının nasıl olduğunu sorgulamak atılacak ilk adım olmalı. Üniversiteyi iş olsun diye okumak yerine gerçek bir kariyer planının lise yıllarından itibaren yapılması gerektiği bütün uzmanların ortak görüşü. Peki, işverenler eleman alırken bizden neler bekliyor? Sadece iyi bir eğitim ve alanda uzmanlık yeterli mi?
Yurtdışında kişisel gelişim iş bulmak konusunda önemli bir kriter, ülkemizde ise durum nasıl? Bu soruların cevaplarını, dünyanın en büyük eğitim çözümcüleri sağlayıcısı olan PEARSON Genel Müdürü Özhan Toktaş, BUMED’in düzenlemiş olduğu mezunlar toplantısında yanıtladı. Mektebim Koleji öğrencilerinin de yer aldığı toplantıda, yeni mezunların nasıl iş bulacaklarını ve iş bulmaları için gerekli olan tecrübeleri anlatan Toktaş, şirket hakkında bilgiler verdi.
Alan bilgisi, yabancı dil ve tecrübe kadar kişisel yeteneklerin de çok önemli olduğunu dile getiren Toktaş, yeni mezunların biraz daha yeteneklerinin üstüne düşmeleri sonucunda rahatlıkla iş bulabileceklerini, ücret beklentilerinin ilk aşamada çok yüksek olmaması gerektiğini, çalıştıkları alanda uzmanlaşarak ve deneyimle beraber ancak istedikleri sonucu elde edebileceklerini söyledi. İşverenin kapısında kuyruk olmadan önce onların beklentilerini ve bizim sahip olduklarımızı sizler için derledik.

İşveren ne bekliyor?

- Takım çalışması: Yüzde 95
- Etkin iletişim: Yüzde 93
- Problem çözebilme: Yüzde 89
- Bilgi iletişim teknolojilerini etkin kullanabilme: Yüzde 85
- Office programları: Yüzde 81
- Yabancı dil: Yüzde 72
- Liderlik özellikleri:Yüzde 58
- Temel finans bilgisi: Yüzde 40

Mezunlarda hangi özellikler var?

- Takım çalışması: Yüzde 49
- Etkin iletişim: Yüzde 54
- Problem çözebilme: Yüzde 45
- Office programları: Yüzde 58
- Yabancı dil: Yüzde 54
- Liderlik özellikleri: Yüzde 35
- Temel finans bilgisi: Yüzde 24

(FERHAT ÜSTÜN)

MEKTEBİM’DEN HABERLER

NağmelerDEyim’de rap deyim birinci oldu

Mektebim Koleji Türkçe Bölümü’nün hazırladığı “NağmelerDEyim” yarışması sonuçlandı.
Fatih Kampüsü’nde düzenlenen, öğrencilerin deyimleri ve notaları birleştirerek altyapılarını oluşturduğu müzik yarışmasında, Lara Saygın ve Zeynep Kara birinci oldu. Deyimlerden oluşan şarkı sözleriyle rap nağmelerini buluşturan öğrencilere, ödüllerini jüri üyesi O Ses Türkiye birincisi Oğuz Berkay Fidan verdi.
Yarışma sonunda birinci olan öğrencilerle bir şarkıda düet yapan Oğuz Berkay Fidan, Mektebim Koleji tarafından yürütülen “Ünlülerle okuYORUM” projesine katılarak destek oldu.