Prof. Bülent Tanör’e haksızlık mı yapılıyor?

Prof. Bülent Tanör’e haksızlık mı yapılıyor?
ÇAPRAZ ATEŞ
SİBEL KAHRAMAN

İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bülent Tanör, dört yıl önce, TÜSİAD’ın talebi üzerine "Türkiye’de Demokratikleşme Perspektifleri" isimli rapor hazırladı. Bu rapor şimdi Prof. Dr. Bülent Tanör’ün üniversiteden atılmasını gündeme getirdi. Üniversite yönetiminin başlattığı soruşturma, "Tam gün statüsünde çalışan Prof. Dr. Bülent Tanör’ün hazırladığı kitap karşılığında ücret aldığı, sözkonusu çalışma ile ilgili olarak TÜSİAD tarafından İstanbul Üniversitesi’ne herhangi bir başvuru yapılmadığı ve döner sermaye hesabına bir tutar yatırılmadığı" iddiasına dayanıyor. Diğer bir görüş ise Tanör’ün yaptığı çalışmanın telif yasası kapsamına girdiği ve bu çerçevedeki çalışmaları için de üniversiteyi bilgilendirme veya döner sermaye üzerinden iş yapmanın gerekmediği yönünde.

Prof. Dr. İzzettin Önder (İstanbul Üniversitesi)
Çifte standart var Rektörlük, Tanör’ün geçici süre de olsa TÜSİAD’ın elemanı olarak çalıştığını ve bu anlamda aldığı paranın telif değil, ücret olduğunu söylüyor. Tanör de aldığı paranın ücret değil, telif olduğunu söylüyor. Burada ince bir çizgi var. Ancak diğer yandan baktığınızda farklı bir tablo ortaya çıkıyor. Örneğin bir televizyon kanalında üniversitemizden bir öğretim üyesi haftalık olarak program yapıyor. İsminin altında da bu kanalın ekonomi danışmanı olduğu yazılıyor. Buna üniversite yönetimi ses çıkarmıyor. Burada fiili olarak bir çalışma var. Bundan öncede Kemal Gürüz de dahil olmak üzere pek çok öğretim üyesi TÜSİAD’a rapor hazırladı. Ortada çifte standart var. Sonuçta hukuk gökten inmiş ayet değil. Bunlar iyi niyetle yorumlanır. Ancak rektörlük makamı, bazı hocalarla çatışma sözkonusu olduğunda subjektif yorumlayabiliyor.

Prof. Dr. Tahsin Yeşildere (Öğretim Elemanları Sendikası İstanbul Şubeleri Bşk.)
Tanör’ü istemiyorlar Olay tamamen çifte standardın bir ürünüdür. Alemdaroğlu, rektör olduğundan beri, kendisine yakın ve "evet" diyen kişileri barındırdı. Düşüncesini ifade edenler, rektörün nazarında üniversiteden atılması gereken insanlar oldu. Yasalar çerçevesinde haklı olan Tanör’e ceza vererek üniversiteden uzaklaştırmak ve tek seslilik, tek düşünceyi getirmek istiyor. 36. maddede "Tam gün çalışanların ücret karşılığında iş yapamayacakları belirtilir ancak telif ücretleri hariç" denir. Bu yazılan da kitaptır ve ve teliflidir. Ancak üniversite Tanör’ü istemediği için bunu ücretli iş olarak yorumluyor. Üniversitede özel sektörden maaş alanlar var, onlar gözardı ediliyor. İstanbul Üniversitesi tamamen siyasi bir kimliğe bürünmüştür. Üniversiteden 177 kişi ayrıldı. Disiplin soruşturmasında yer alanlar da oturup düşünmeliler.

TÜSİAD
Kanunlara uygun Prof. Dr. Bülent Tanör’e çalışmasının karşılığı olarak aldığı telif hakkı ödemesi ile ilgili olarak soruşturma açıldı. Türk demokrasisine önemli hizmetler vermiş ve uluslararası saygınlığı olan bir öğretim üyesinin, kanunlara uygun şekilde yaptığı bir çalışma nedeniyle, üniversiteden ihracı yoluna gidilmesi ne devletimiz, ne hükümetimiz ne de Türk toplumu açısından kıvanç duyulacak bir durumdur."

Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu (İstanbul Üniversitesi Rektörü)
YÖK yasası açık Bu konuda YÖK yasası açık. Üniversitenin bilgisi olmadan döner sermaye devreye sokulmadan tam gün çalışan bir öğretim üyesinin dışarıya iş yapması mümkün değil. Ancak Tanör, fakültesinden izin almadan rapor hazırlayıp gelir elde etmiş. Bunu yaparken de döner sermayeyi devreye sokmamış. Bir eserin telif yasası kapsamına girebilmesi, yani izinsiz olarak yapılabilir olması için kapağında o eserin söz konusu kişiye ait olduğunun belirtilmesi gerekir. Oysa hazırlanan eserin kapağında TÜSİAD’ın ismi var. Yani onların eseri gibi sunuluyor.

Prof. Dr. Nur Sertel (İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı)
Çifte standart yok İstanbul Üniversitesi’ndeki uygulama tamamen yasaldır. Rektör bey bu konuyu tüm belgeleriyle açıklayacak ve hiçbir tereddüt kalmayacaktır. Bu çalışmadan alınan meblağ döner sermayeye aktarılmalıydı. Kimse afaki konuşmasın. Bu şekilde başkalarının da olduğu iddia ediliyorsa kimler olduğunu açıklasınlar. Full time çalıştığı halde üniversitede kayırılan kim varsa net açıklansın. Burada çifte standart yoktur.




GÜNCEL