Siyaset Kul hakkı için kılı kırk yarıyoruz

Kul hakkı için kılı kırk yarıyoruz

14.10.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

›› Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan, FETÖ operasyonlarına itirazlar konusunda, “Kılı kırk yarmaya çalışıyoruz ki kul hakkına girmeyelim. Ama birtakım şeylere göz yumup 241 şehidin hakkına girme hakkımız hiç yok” dedi... ›› Bakan Arslan bazı milletvekili ve bakanlarda da ByLock çıktığı iddialarına ilişkin olarak ise “Bunlar algı yaratmaya yönelik. Her gün bir senaryo yazılıyor” diye konuştu...

Kul hakkı  için kılı kırk yarıyoruz

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, FETÖ mensuplarının kamudan temizlenmesi çalışmalarına yapılan itirazlar için yeni bir heyetin çalıştığını belirterek, “ByLock da dahil sistem içinde yer alanlar için yapılacak bir şey yok. Canları yanacak. Kılı kırk yarmaya çalışıyoruz ki kul hakkına girmeyelim. Ama kul hakkına girmeyeceğiz diye birtakım şeylere göz yumup 241 şehidin hakkına girme hakkımız hiç yok” dedi. “Telefon komşumdaydı, ByLock virüsle geldi” gibi savunmaları gerçekçi bulmadıklarını ifade eden Arslan, “Son günlerdeki yazışmaları sızdırma girişimlerinin FETÖ’yle bağlantısı var mı?” sorusuna da “Bence var. Çünkü her şeyde var. Türkiye’nin başarısını istemeyenlerin de kurdun dumanlı havayı gözlediği gibi hazır Türkiye bu kadar meşgulken, Türkiye’nin üzerine bu kadar saldırı varken, ‘bu dönemde açık verirse verir’ deyip başka cenahlardan yüklenme var. Buna hacker’ı da dahil” yanıtını verdi.
TİB’de personelin 2013’ten bu yana yüzde 85’inin değiştiğini belirten Arslan, “17-25 Aralık’tan sonra o hatalar fark edilip tedbir alınmasaydı bu sistemden çok daha fazla yararlanırlardı” dedi. Vekil ve bakanlarda
ByLock çıktığı iddialarını da değerlendiren Arslan, “Bunlar algı yaratmaya,
bilgi kirliliği yaratmaya yönelik. Gerçekten o işin içinde yer aldılarsa tabi canları yanacaktır” diye konuştu. Avrasya Tüneli’nin 20 Aralık’taki açılışı için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in de davet edilebileceğini belirten Arslan, İzmir Körfez Geçişi’ne de Danimarka modelini düşündüklerini kaydetti. Arslan, Milliyet’i kabulünde, başta FETÖ’yle mücadele olmak üzere şu konularda mesajlar verdi:

Kul hakkı  için kılı kırk yarıyoruz


Bakan Arslan, Milliyet Ankara Temsilcisi Serpil Çevikcan, Ankara Haber Müdürü Gökçer Tahincioğlu ve muhabir arkadaşımız Mithat Yurdakul’un sorularını yanıtladı.

KUL HAKKINA GİRMEYECEĞİZ DİYE...: Her bakanlık, bu sistemlerde yer alanlarla ilgili çalışıyor. Bylock da dahil 8-10 tane kişilerle ilgili baktığımız kriter vardı. Tabii onun dışında da araştırmalar var. Şimdi itiraz süreçleri başladı. İtiraz süreçleri çerçevesinde Başbakanımız da söylemişti, bakan yardımcımız başkanlığında bir yeni heyet oluşturduk ki aynı heyet olmasın. İlgili ilişkili kurumlarıza da başka heyetler oluşturuyoruz. Farklı bir göz baksın diye. ByLock da dahil sistem içinde yer alanlar için yapılacak bir şey yok. Kılı kırk yarmaya çalışıyoruz ki kul hakkına girmeyelim. Ama kul hakkına girmeyeceğiz diye birtakım şeylere göz yumup 241 şehidin hakkına girme hakkımız hiç yok. Kamu olarak bir sorumluluğumuz var. Kamunun hakkı daha önemsiz değil. Bilgi kirliliği oluşturmaya çalışanların da özellikle böyle bir girişimi olduğunu bilerek ona göre hareket ediyoruz. Bir kampanyaya dönüştü.
n İŞTEN ATILIP, ‘GURUR VESİKAM’ DEMİŞ: Bir kurumda 100 kişi çalışıyorsa 100 kişiyle ilgili de ihbar gönderiyorlar. Amaç çok emin olduğunuz bir insanla ilgili bile böyle bir şey geldiği zaman soru işareti oluşsun. Ama sadece gelen bilgilerin birine dayalı işlem yapmıyoruz. Karşılıklı kontrollerle çek edilip işlem yapılıyor. İnsanların geçmişten bugüne tavrı belli. Kim 17-25 Aralık’tan sonra ilişiğini kesmiş, kim devam etmiş? Öylesi var ki, ‘gurur vesikamdır’ diyor, ayrılış yazısını verdiğiniz zaman.
n KOMŞUSUNDAN BYLOCK MU İNDİRİYOR?: Aynı ifadeleri içeren dilekçelerle başvuruyor. Orada durum anlaşılıyor. Bunun dışında özel durumunu ortaya koyan, Bank Asya kullanımı olsun, başka şey olsun. Bu telefon benim çocuğumdaydı, komşumdaydı diye savunma getiriyor. Öncesine sonrasına baktığımızda gerçekten komşusunda mı çocuğunda mı anlaşılıyor. Benim de eşimin telefonu benim üzerime. 13 yıldır ailemden birileriyle o telefondan iki defa ya konuşmuşumdur ya konuşmamışımdır. Bu hemen ortaya çıkıyor. İtiraz edenin gerekçe ortaya koyması lazım. FETÖ’cüler algı yaratma adına 8-10 cümlelik şablonlarla geliyorlar. Buna rağmen tekrar farklı gözle inceletiyoruz. Onlar farklı bir şey koyarsa onu da araştırıyoruz, araştıracağız.
BYLOCK TEK AŞAMALI DEĞİL: Tek aşamalı bir şey değil. Bir aşaması velev ki telefona virüsle bulaştı. Diğer aşamalar için ne diyeceksiniz? Kullanıyor, sonuçta bir şifreyle giriyor. Şifreyi bir başka kullanıcıdan alıyor. Sistemin içindeki bir kişiden alıyor. Sistemde olan birinden de ilave bir işlem yapmak gerekiyor. Hâlâ (ByLock) üzerinde çalışılıyor.
ABD’YE GÖNDERİLEN DİJİTAL VERİLER: Bylock hesabı olabilir. Twitter, Facebook hesapları, yazışmaları, mailleri belli. Bir çok alanda benzer dijital veriler olabilir. Birbirini doğrular şekilde ortaya çıkıyor. Her şeye rağmen işin içinde yer alıp kendini gizlemeye çalışan bir kesim var. Sadece dijital verilere değil başka kaynaklara da dayanarak araştırma yapma ihtiyacı bundan kaynaklanıyor.
‘Bunlar algı yaratmaya yönelik’
SENARYO YAZILIYOR: Her gün bir senaryo yazılıyor.
‘3-5 bakan var, milletvekili var, şu var’. Bunlar algı yaratmaya, bilgi kirliliği yaratmaya yönelik. ‘Sizin milletvekiliniz var, onlar bile kullanıcı değiller yanlışlıkla içine girmişler, onun bile canını yakacaksınız’. Gerçekten o işin içinde yer aldılarsa tabii canları yanacaktır.
830 KİŞİNİN İLİŞİĞİNİ KESTİK: Bakanlığımız bünyesinde, bağlı, ilgili kuruluşlarda 830 kişinin ilişiğini kestik. Komisyonlar çalışıyor. İtiraz sürecinde bir yanlışlık varsa elbette o yanlışlıktan dönülecektir. Yeni birilerinin ilişiğinin kesilmesi gerekiyorsa onu da yapacağız. BTK’dan, TİB’den ilişiklerini kestik. TİB’dekiler 17-25 Aralık’tan sonra ilişiğini kestiğimiz ama memuriyetten atamadıklarımızdı. DHMİ’den de çıkarılanlar oldu. THY de çalışma yapıp ilişiklerini kesti. Türk Telekom da epeyce insanın ilişiğini kesti.
DARBEYE KATILAN UÇAKLARIN KARAKUTULARI: Onunla ilgili yeterince uzman var emniyette. Mesai
yapıyorlar.
Putin’e Avrasya daveti
“Teknik özelliği nedeniyle dünyada bir ilk. Deniz yüzeyinden 106 metre aşağıda. 62 metre su derinliğinin altında 44 metre daha var. İstanbul trafiğinden ziyade tarihi yarımadayı düşünürseniz, Eminönü, sultanahmet, Fatih’e kadar. Tarihi yarımadaşı gezmeden direkt tünele girebilecekler. Tarihi yarımada, tarihi doku üzerindeki trafik yükünü azaltacağız. 120-130 bin araç geçişini öngörüyoruz. 15 Temmuz şehitler köprüsüne giderkenki trafik de olmayacak, Kadıköy tarafında da çık hızlı gidip gelecek. Ortalama 1,5-2 saat süren seyahati 15 dakikaya indirecek bir proje. Tünel giriş-çıkışı 5-6 dakika. Yakıt, zaman tasarrufu, sera gazının azaltılması anlamında da... 26 Ağustos’ta devlet başkanlarını ağırladık. 20 Aralık’ta da devlet başkanlarını davet edeceğiz. (Putin) elbette davetliler arasında olur. Her davet ettiğiniz gelir diye bir şey yok.”
‘SİBER SALDIRILAR ARTTI’
Siber saldırılarda finans kurumlarına indirgemek olayı hafife almak olur. Bütün elektronik, dijital, sinyal sistemi kullanan her şey bence çorap söküğü gibi birbirini etkiler. Bir otobüs firmasının elektronik bilet satış sistemi bile çok önemli. Sistemi çökerttiğiniz anda otobüslerin hepsi birbirine girecek. Buna havayolu şirketlerinin yazılımı, GSM operatörlerinin işlemleri dahil. Saldırıları görebiliyoruz merkezden. Kurumları anında uyarıyoruz. Onlar da saldırıların son dönem de arttığını bildiği için ilave tedbirler alıyorlar. Her aldığınız tedbirden sonra yeni saldırı türü gelişiyor. Savunma mekanizmanızı güncellemeniz lazım. BTK’nın kurumlarla yaptığı istişarenin amacı da bu. 3 ay öncesine kıyasla yaklaşık 2,5 katın üzerinde günlük
saldırılar var. Bu da gösteriyor ki
24 saat boyunca takip edilmeli.
KİŞİSEL YAZIŞMALARA SIZMA GİRİŞİMLERİNİN FETÖ’YLE BAĞLANTISI VAR:
Bence bağlantılı. Türkiye’nin başarısını istemeyenlerin de kurdun dumanlı havayı gözlediği gibi, hazır Türkiye bu kadar meşgulken, Türkiye’nin üzerine bu kadar saldırı varken, ‘bu dönemde açık verirse verir’ deyip başka cenahlardan yüklenme var. Buna hacker’ı da dahil.
BİZİM HACKER’IMIZ DA VAR: Bizde de uzman kişiler çalışıyor. Biz de bu işin içinden, gerçekten bu işi bilenleri istihdam ediyoruz. Rutin kamu işleyişiyle hareket ederseniz bu sektörde çok geride kalırsınız. Normal kamu sektöründe çalışanlara göre ücretlerinin farklı olması gerekiyor. Öyle bir ücret skalamız da var. Ortalama memur maaşına göre yüksek ücretlerle çalışıyorlar. Memur statüsünde olanların dışında kamu görevlisi olup sözleşmeli çalışanlar da var.
‘TİB’in yapısı değişti’
TİB TAMAMEN BTK BÜNYESİNE GEÇTİ: TİB ve TİB’in geçmişte yaptığı işlemlerle ilgili kamuoyunda hem olumsuz durum hem olumsuz algı var. Belki algı olgunun çok önüne geçmiş durumda. Üç hata varsa 13 hata gibi görünüyor. 17-25 Aralık’tan sonra özellikle TİB’de çok hassas bir çalışma yapıldı. Personelin yüzde 85’i bugüne kadar değişti. 15 Temmuz’a kadar. Binanın gömülmesi gerektiği bile söylendi ama esas olan bina değil. Sonuçta bir hat geliyor. O hat bina içinde dağılıyor. Önemli olan, nihai sisteminizle binaya gelen fiberoptik kablon arasındaki bağı kesip sıfır, yeni bir bağ kurmanız ve bu bağdan emin olmanız. 17-25 Aralık’tan sonra yapılan da bu zaten. O konuda en ufak tereddüt yok. Çok uzman, başarılı arkadaşlar çalışıyor. Burada çalışan arkadaşların da çalışma şartları hem yoğun hem özel. Hem sözleşmeli hem memur arkadaşlar var.
TİB’in kaldırılması zaten söz konusu değildi. TİB’in yapısı değişti, BTK’nın içine alındı. Eskiden BTK’nın ilişkilisiydi, şimdi tamamen BTK bünyesi içinde. Sıkı ve sürekli bir kontrol mekanizması var zaten.
TİB’in yaptığı nedir? Dinleme için ucu bağlamak, yargı kararını kontrol etmek. Bunun için ayrı hukuk servisi var. Tamam derse tekniker arkadaş ucu bağlayıp dinleme şansı veriyor. Terör örgütü bu dinlemeleri almış, yapmış, insanların aleyhine şantaj olarak kullanmış. 17-25 Aralık’tan sonra o hatalar farkedilip tedbir alınmasaydı bu sistemden çok daha fazla yararlanırlardı. Daha çok yararlanacakları bir noktaya getirirlerdi.
‘92 lira vereyim geçeyim, yok öyle’
3. HAVALİMANININ İLK FAZI 2018’DE: Gerek terminal binasının bir kısmı, çok büyük bir terminalden bahsediyoruz, gerekse ilk 2 pistin, 2018’in ilk çeyreğinde bitirilmesi hedefleniyor. Amacımız 2018’in ilkçeyreğinde birinci fazının hizmete girmesi.
KAÇAK GEÇMENİN CEZASI 10 KATI: Bizim insanımız biraz birbirine bakıyor. Bir tanesi geçiyor, polis sadece trafik cezası kesiyor, geçen kişi zannediyor ki trafik cezasıyla kurtulacağım. Hem yasak olan bir yere giriyorsunuz, hem de köprüden kaçak geçiyorsunuz. Köprüden kaçak geçmenin cezası 10 katı. Ayrıca polisin koyduğu kurala uymuyorsunuz, onun bir cezası var. Her seferinde ceza puanınızdan 20 puan düşüyor.
5 defa yaptığınız zaman ehliyetinize
el konuyor. Emniyet’le de konuştuk, gerekli tedbirler alınıyor. Köprüye gitmeden çeviriyor. 92 lirayı vereyim geçeyim, yok öyle.
1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ: Birkaç gün içinde ihalesine çıkıyoruz. Ekim başı demiştik, ekim ortası geldi. Ocak ortalarında teklifini alacağız. Köprüyle birlikte yaklaşık 100 kilometre de otoyol ve bağlantı yolları var. Lapseki’den Çanakkale’nin içine gidecek yol, bir de Gelibolu tarafından diğer yollara bağlanacak bağlantı yolları, otoyol da Malkara’ya kadar olacak. TEM’le de bağlanıyor. Malkara’nın olduğu yerde yolu yaklaşık 45 km kısaltmış olacağız. 4 yıllık bir periyot öngörüyoruz. İsmi, ‘1915 Çanakkale’ olacak. Belki söylem olarak ismi başa almak daha doğru olacaktı ama bizim de amacımız ‘1915 buraya neden konmuş’u merak etsin, araştırsın.
‘Ticaret hacmini artıracak’
BAKÜ-TİFLİS-CEYHAN DERS OLDU: Kamu İhale Kanunu’nun değişikliği ile ilgili bir çalışma var. Bu yasama döneminde gelecek. Köklü değişiklikler getirecek. Bu kadar çok ihale yapılınca daha öngörmediğimiz ihtiyaçlar çıkıyor. Mevcut sistem bana yeter diyebilirsiniz. Niye bu değişikliği yapmadan yol alalım ki? Bir değişiklik yapılıyorsa ya sosyal katkı sunuyordur ya katma değer oluşturuyordur. Hangi sebeple yaparsanız yapın, bir an önce bitirmeniz lazım. İhale süreçlerinin kısalması da itiraz süreçlerinin daha sağlıklı hale gelmesi de önemli. İtiraz süreçleri nedeniyle o kadar uzuyor ki. Bakü-Tiflis-Kars demiryolu projesi bu ülke için çok önemli bir projedir. 2008’de temelini attık, bu sene sonunda bitirmeyi hedefliyoruz. 8 senede bir projeyi bitirmek olacak şey değil. Ticaret hacmimizi çok artıracak bir projedir. Orta Asya ile Avrupa arasındaki ticaretin bizim üzerimizden geçmesini sağlayacak proje. 4 yılda bitecekti, 8 yıl sürdü. Tamamen sebebi ihale sistemindeki aksaklıklar. İtirazlar, mahkeme. Bakü-Tiflis-Kars’tan umduğunuz verimi bugüne kadar alabilmiş değiliz.
MAHMUTBEY SORUNU ÖNÜMÜZDEKİ AY ÇÖZÜLÜYOR: Pik saatlerde ve kamyonların köprüye girmesine izin verilen saatlerde çok uzun kuyruklar oluşuyor. Zaten FSM’den başlayarak Mahmutbey’e kadar kuyruklar oluştuğu için insanlar oradaki sıkışlığın farkında değildi. Sıkışmanın asıl sebebi şu; gişelere gelindiğinde HGS ile geçiş yapacaklar kendi şeridine, OGS ile geçiş yapacaklar kendi şeridine yöneliyor. Serbest geçiş dediğimiz İzmir ve FSM’de kullandık. Otomatik olarak sistem okuyor. Ne gişe, ne şerit sıkıntısı var. Sistem okuyor. Dümdüz geçiyorsunuz. 20 gün önce çalışmayı başlattık. 20 Aralık’a yetişir demişti arkadaşlar. Ben iki ayda bitirelim dedim. Trafiği biraz daha aksatmayı göze alsak, çok daha hızlı gider. Kasım sonuna kalmadan bitirmeyi hedefliyoruz. Teknik çalışmalar yüzde 30 rahatlama olacağını, sistemi epey rahatlatacağını gösteriyor. Odayeri’den ayrıca Çatalca’ya bir bölünmüş yol daha yapıyoruz. 33 kilometre. 2017 sonunda bitmiş olacak. Ayrıca havalimanın oradan Kınalı’ya giden otoyol olacak.
İZMİR KÖRFEZ GEÇİŞE DANİMARKA MODELİ: Hem tünel hem köprü olacak. Arasına ada yapılacak. Gemilerin girdiği
yerde problem olmasın diye tünelle geçilecek, tünel kısmından sonra adaya çıkacak, adadan sonra köprü olacak. Danimarka’da Kopenhag’la Malmö arasında var. Öresund Köprüsü diye. Böyle bir model var orada. Orada da tünelle geliyor, yapay bir adaya çıkıyor, adadan sonra köprüyle geçiliyor. 2017’de ihale sürecini yapacağız.