03.07.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
Kurtulmuş, katıldığı bir canlı yayında özetle şunları söyledi:
HUKUKİ MUHATAP: Hedefimiz, sosyal medyanın insanların hak ve hukukunu koruyabilen bir platform haline gelmesidir. Sahte hesaplar üzerinden saldırıların kaldırılması lazım. Sosyal mecralar üzerinden olağanüstü para kazanıyorlar; karşılığında vergi ödemiyorlar. Bu mecralar üzerinden bir suç işlenirse bunların hukuki muhatapları yok. Biz istiyoruz ki bu firmaların Türkiye’de hukuki muhatapları olsun.
İMZALANMASI YANLIŞTI: İstanbul Sözleşmesi’nin imzalanması gerçekten yanlıştı. Bu metnin içerisinde iki önemli husus var bizimle asla uyuşmayan. Bunlardan birisi toplumsal cinsiyet meselesi bir de cinsel yönelim tercihi. Bunların tam da bu LGBT gibi marjinal unsurların ekmeğine yağ sürecek kavramlar olduğu ya da onların arkasına sığınarak faaliyet yapabilecekleri alanlar olduğu görülüyor. “İstanbul Sözleşmesi olmazsa Türkiye’de kadına karşı şiddet artar” tezi şehir efsanesidir. Tüm partilerin tabanlarında İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması ya da revize edilmesi konusunda ciddi beklentiler var. Bunun aileye zarar verdiği konusunda endişeler var. Nasıl usulünü yerine getirerek bu sözleşme imzalanmışsa, aynı şekilde usulü yerine getirilerek bu sözleşmeden çıkılır.
ZATEN RADİKAL: Baroları siyasallaştırmıyoruz tersine siyasallaşmış olan barolarda çok sesliliğin ortaya çıkmasının önünü açıyoruz. Diyanet İşleri Başkanı Lutiliğe karşı bir şey söylediği zaman kalkıp onu savunmak Ankara Barosu’na mı düşer? Zaten radikalleşmiş, marjinalleşmiş yönetimler.