Susurluk'un üç sırrı

SUSURLUK kazasından sonra Anamuhalefet Partisi ANAP cephesine gelen bilgilerin kazanın "üç önemli sır" taşıdığı yönünde yoğunluk kazandığı belirtildi.
Kazayla ortaya çıkan "siyaset - devlet - mafya" ilişkilerine dayalı üç sırra ait senaryolar Başkent kulislerinde şöyle özetleniyor:
* Kumar: Susurluk kazasıyla ortaya çıkan ilişkilerin Mehmet Ağar'ın bakanlığı döneminde İçişleri Bakanlığı'nın çıkardığı kumarhanelere dönük genelgeye kadar uzandığı öne sürülüyor. Bu iddiaya göre İçişleri Bakanlığı'nın Türklerin kumarhanelere girmesini yasaklayan ve kumarhanelerin birkaç turistik merkezde toplanmasını öngören genelgesinden sonra Bucak Aşireti harekete geçti. Kumarhane zinciri kurmak isteyen aşiret, turistik bölgelerde arazi almaya karar verdi. Bu amaçla biraraya gelen Sedat Bucak - Hüseyin Kocadağ ve Abdullah Çatlı Kuşadası'na gitti. Kuşadası ve Burhaniye'de arazi baktılar. Tapu ve mal müdürlüklerinden bilgi aldılar.
* Uyuşturucu: İkinci iddiaya göre kumarhaneler zinciri projesinin bir diğer amacı da uyuşturucu trafiğinden gelen paranın sisteme sokulması ve bir anlamda aklanmasıydı. Uyuşturucu gelirinin Türkiye'de sadece kumarhane ve altın işiyle sisteme sokulabildiği ve kumarhane seçeneğinin tercih edildiği öne sürüldü. Bu kanaldan gelen paranın kumar rantından çok daha fazla olduğu, kumarhane zinciri kurmanın daha çok uyuşturucu gelirini aklamak amacına dönük olduğu kaydedildi.
* Bursa randevusu: Kuşadası seyahatinin üçüncü ayağına ilişkin senaryoya göre Bucak - Kocadağ - Çatlı Bursa'da Söylemezler'in adamı olarak bilinen eski polis şefi Sedat Demir'le buluşacaktı. Polis şefi Kocadağ bu randevuyla Bucaklarla Söylemezleri, Demir aracılığıyla barıştıracaktı. Üçlüyü Bursa'da bekleyen Demir'in, kazadan sonra "Barışmak için geliyoruz diyorlardı ama arabada susturucu bulunması beni ortadan kaldırmayı düşündüklerini gösteriyor" dediği öne sürüldü.
* Susurluk - Topal bağı: Susurluk kazası Bucak'la Topal cinayeti arasında da ilişki olduğunu ortaya çıkardı. Topal cinayetini işlediği gerekçesiyle İstanbul'da sorgulanan beş kişiden üçü özel timde görevli polislerdi. İkisi mafyaya mensup sivil kişilerdi. Beş kişinin sorgusu İstanbul'da sürerken bakanlıktan gelen emirle bu kişiler Ankara'ya getirildi. Daha sonra üç polis serbest bırakıldı. Serbest kalan polisler ismen talep edilmeleri üzerine Bucak'a koruma olarak verildi. Kaza yapan arabanın arkasındaki araçta bu üç polis vardı. Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün koruma görevlendirmesine ilişkin evrakına "Sedat Bucak'ın ismen talep etmesi üzerine" şerhi düşüldü.
* Cumhurbaşkanı: ANAP Lideri Yılmaz'ın bu senaryoları ve bunlara ilişkin bulguları Cumhurbaşkanı Demirel'e verdiği ve Demirel'in de, Başbakan Erbakan'a yazdığı mektupta bu hususları ilettiği kaydedildi.