Kamuoyundan büyük tepki alan Kızılay’ın Genel Başkanı Kemal Demir istifa etti. Ancak yeni yönetim yine kendi ekibinden oluştu
Kemal Demir, Marmara depreminin ardından hükümet ve kamuoyu baskısına daha fazla dayanamayarak 20 yıldır sürdürdüğü Kızılay Genel Başkanlığı'ndan 78 yaşında istifa etti. Olağanüstü toplanan Genel Merkez Kurulu'nda genel başkanlığa Prof. Dr. Yüksel Bozer getirilirken, Demir'e, 'kamuoyunda yoğun tepkilere neden olan' çalışmalarından dolayı "üstün hizmet madalyası" verilmesi kararlaştırıldı. Demir'in istifasıyla düşen Yönetim Kurulu'nun, hükümetin de hizmetlerin "hayal kırıklığı" yarattığını dile getirmesine karşın büyük ölçüde aynı isimlerden oluşturulması dikkat çekti.
Demir, dün Renda K"şkü'nde toplanan Genel Merkez Kurulu toplantısına ara vererek düzenlediği basın toplantısında "İstifamı, Kızılay'ın daha fazla yıpratılmasına fırsat vermemek ve kurumun çalışmasının gölgelenmemesi için 22 eylüldeki Genel Merkez Kurulu'nda açıkladım, ancak olağanüstü durum nedeniyle kararı erteledim" dedi
Uluslararası Kızılay - Kızılhaç Federasyonu Başkanı ve yetkilileri Türkiye'ye geldiği için istifasını "geciktirdiğini" savunan Demir, olağan kongrede tekrar aday olmayacağını söyledi.
Kızılay'ın "tozlanmış" itibarı
Genel Merkez Kurulu toplantısının ardından basın toplantısı düzenleyen Yüksel Bozer, "Kızılay'ı tozlanmış itibarından daha parlak güne getirmek umudumuz. Çağdaş olmak hepimizin ideali. Programımızı önümüzdeki hafta içinde açıklayacağım" dedi. Bozer, "Genel Başkanımız" diye hitap ettiği Demir'e "Hizmetlerinden dolayı şükran duyduklarını ve deneyimlerinin kendileri için önemli olduğunu" söyledi.
Bozer'in basın toplantısı sırasında, Demir'in sıkıntılı ve üzgün olduğu gözlendi. Diğer üyelerin arasında yerini alan Demir, Genel Merkez Kurulu üyeliğinden de istifa edip etmeyeceği yönündeki soruları yanıtsız bıraktı.
Demir gitti yönetim kaldı
Genel Merkez Kurulu toplantısında Yönetim Kurulu için de yeniden
seçim yapıldı. Olağan kongreye kadar görevi sürdürecek yedi kişilik yeni yönetim kurulunda eski yönetimden dört kişi yerini korudu. Demir ile birlikte görevi Kızılay Genel Başkan Vekili Nurettin Özdemir ve Tahsin Kaplan bıraktı. Genel Başkan Vekili Dr. Ertan Gönen ve Genel Sekreter Ahmet Kalkanoğlu, Muktedir Ballı ve Kadir Kurt koltuklarını korudular. Genel Başkanlığa getirilen Bozer, üyelerin "oybirliğine yakın çoğunlukla" seçildiğini açıkladı. Yönetim Kurulu üyeliğine yeni seçilen iki üye ise, Güneş Gül ve Kadir Kurt oldu.
Genel Merkez Kurulu'ndan iki istifa
Daha önce de Demir'in isifasını engelleyen Genel Merkez Kurulu üyelerinin Demir'e yine "Görevinde kal" dedikleri "ğrenildi. Ancak Demir'in bu kez hükümetin baskısını da gözönüne alarak "direnmediği" kaydedildi.
Genel Merkez Kurulu üyeleri Prof. Dr. Rıdvan Ege ve Prof. Dr. Orhan G"ğüş de görevlerinden istifa ettiler. Yüksel Bozer, G"ğüş ve Rıdvan'ın istifa gerekçesi olarak "işlerinin yoğunluğunu" gösterdi.
Arena, depo çalışanlarını yaktı
Kanal D'de yayınlanan Arena programı sadece Demir ve Yönetim Kurulu üyelerinin başını ağrıtmadı. Çöplük görüntülerine sahne olan depo skandalını açığa çıkaran programın ardından Kızılay yönetiminin Etimesgut'taki Merkez Depo Müdürlüğü çalışanların bir kısmının işine son verdiği ve hakkında soruşturma başlattığı da "ğrenildi.
Pideli kutlama
Genel Merkez Kurulu üyeleri toplantının bitiminin ardından pide yediler. Basın mensuplarının önünde
yemek yenmesi üyeler arasında tartışmaya neden oldu. Bazı üyeler tepkilerini "İşte bunların yapılmaması gerek" diye gösterdi. Bunun üzerine basın mensuplarının daha fazla çekim yapmasına izin verilmedi.
Ecevit: Gerekirse soruşturma
Başbakan Bülent Ecevit, DSP Grubu'nda, "deprem sonrası yaşananlardan dolayı haklı ya da haksız Kızılay üzerine gölge düşürülmemesi gerektiğini" söyledi. Ecevit, "Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun incelemeleri sürüyor. Gerekirse ilgililer hakkında soruşturma açılacak" dedi.
Hafta başında incelemelerine başlayan Başbakanlık müfettişleri, başta Demir'in harcamaları olmak üzere, Kızılay'ın mali durumunu mercek altına aldılar. İncelemeler nedeniyle kurum çalışmalarında aksaklıklar yaşanıyor.
Kendi gitti, ekibi kaldı
1921 yılında İstanbul'da doğan Demir, 1946'da İstanbul Tıp Fakültesi'ni bitirdi. 1961 - 1977 yılları arasında dört dönem Bolu Milletvekilliği yaptı. 1963 - 77 yılları arasında üç hükümette Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı ile Enerje ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yaptı. 1977 yılında siyaseti bıraktı. 1979'da Türkiye Kızılay Derneği ve Türkiye Aile Planlaması Derneği'nin genel başkanlığına seçildi. Yurtdışı gezilerinin çoğuna katıldığı Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e yakınlığıyla da dikkat çekti.
İstifaya giden yol
* Çadır krizi: Depreme hazırlıksız yakalanan Kızılay, bölgeye çadır göndermekte gecikti. Yeterli çadırı olmayan Kızılay, depolarda yıpranmış ve soğuk
hava şartlarına uygun olmayan, su geçiren çadırlar gönderince tepki yağmuruna tutuldu. Kızılay yönetimi, yıllar öncesinden kalan eskimiş çadırlara karşın topu kriz masalarına attı. Yardım malzemeleri ve çadırların bölgeye gönderildiğini, ancak organizasyon bozukluğu nedeniyle depremzedelere ulaştırılamadığını savundu.
* Otel krizi: Kemal Demir, Ankara Oteli suitinde kalması nedeniyle tepkileri üzerine çekti. Demir, lüks otelde kalmasını "aileden zengin olmasına" bağladı.
* Okey masaları: Deprem bölgesine gönderilecek yardım malzemelerinin toplandığı Etimesgut'taki Merkez Depo Müdürlüğü görevlilerinin, yardımların eleman yokluğu gerekçesiyle tasnif edilmemesine karşın, mesai saatleri içinde kahvehaneye dönüştürdükleri bölümlerde okey oynadıkları ortaya çıktı. Bazı yöneticilerin, işadamlarıyla ihale pazarlığı yaptıkları belirlendi.
* Depo skandalı: Tıbbi malzemelerin depolarda yıllardır bekletildiği saptandı. 1938 yılından kalma gazlı bezlerin bulunduğu, kullanılmayan jeneratör ve daktiloların müzelik hale geldiği, hiçbir yere bağışlanmayan tansiyon aletleri ile hiç kullanılmamış kan ve laboratuvar tüplerinin "hurdaya ayrıldığı" Arena'nın çekimleriyle ortaya çıktı. Deprem bölgesine gönderilmek üzere gönderilen tıbbi malzemelerin ihale açılarak satıldığı iddia edildi.
* Cumhurbaşkanı Demirel'in eleştirilere karşı çıkmasına rağmen hükümet üyeleri Kızılay yönetimini sahiplenmedi. Başbakan soruşturma açılabileceğini, Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli Kızılay hizmetlerinin "hayal kırıklığı yarattığını ve kurumun değil yönetimin eleştirilmesi gerektiğini" açıkladı.
Bozer de Demirel'in gözdesi
Yüksel Bozer'i kamuoyu Hacettepe Üniversitesi rektörlüğü döneminde tanıdı. Koltuğa öylesine yapışmıştı ki, Hacettepeliler için kurtulmak zor oldu.
Rektörlük makamını kaybettiğinde K"şk'e çıkıp ağladığı üniversite kulislerinde günlerce konuşuldu. Teselli olsun diye Kızılay gibi çeşitli kurumların yönetim kurullarına, mütevelli heyetlerine tepeden inme atandı.
Kardeşi Ali Bozer, Özal hükümetlerinin değişmez bakanlarından biriydi. Ama arkasındaki asıl güç, Demirel ve İhsan Doğramacı'ydı. O avantajını hala en iyi şekilde kullanıyor.
Bozer, 1928'de Eskişehir'de doğdu. Ankara Tıp Fakültesi'ni bitirdi, ama yükselişi Hacettepe'de gerçekleşti. 1964'te doçent, 1969'da profesör oldu. Doğramacı, kendisi daha üst görevlere kaydıkça ya da kenara çekildiğinde yerini bıraktığı kişi çoğunlukla Bozer oldu. 1960'lı yıllardan sonra Ankara Tabip Odası Başkanlığı, ODTÜ Mütevelli Heyeti Başkanlığı, Hacettepe Rektörlüğü, YÖK üyeliği ve daha pek çok kurullarda birilerini temsilen görev aldı.