ESRA DEMİR İstanbul
İTÜ Öğretim Üyesi ve TÜBİTAK Marmara Denizi Araştırmalar Sorumlusu Prof. Dr. Naci Görür, TÜBİTAK'ın, yaptığı anlaşmalar çerçevesinde bir İtalyan ve iki Fransız araştırma gemisinin Marmara Denizi'ne geleceğini belirterek, 2002 yılına kadar, Marmara Denizi'nde olması beklenen depremin şiddeti, yeri, derinliği bilgilerinin netleşeceğini söyledi.
NATO, İTÜ ve TÜBİTAK'ın düzenlediği üç günlük "1999'daki Marmara ve Atina depremlerinden sonra dünyanın deprem konusuna entegrasyonu" semineri dün İstanbul Richmond Otel'de başladı. Seminerin yürütücülerinden Prof. Dr. Naci Görür, TÜBİTAK'ın Marmara Denizi'nde ortak araştırma yapmak için, Fransa, Japonya, ABD, İngiltere ve İtalya'yla anlaşma aşamasında olduklarını belirterek, önümüzdeki aylarda, İtalya'dan bir, Fransa'dan iki araştırma gemisi ve bir denizaltının geleceğini belirterek şunları söyledi:
"Gemiler, başta Körfez olmak üzere Kuzey Anadolu Fayı'nın kırılma mekanizmasını inceleyerek, modelleyecekler. Batımetrik sismik ve üç boyutlu sismik çalışmaları yapılacak. Fayın fotoğrafı çekilecek. Araştırmalar 2002 yılında sonuç verecek. Marmara'da depremin nerede olabileceği, deprem dalgalarının hangi şiddette olacağını, büyüklüğünü, ivmesinin nerede büyük olacağını söyleyebileceğiz."
Ortak Gözlemevi'ne kaynak yok
Seminere katılan Atina Rasathanesi ve Deprem Gözetleme Merkezi Başkanı Yunan sismolog Gerassimos Papadopoulos, çok genç bir jeolojik yapıya sahip olan Ege Denizi'nin iki yakasını da denetlemek için kurmaya çalıştıkları "Türk - Yunan ortak gözlemevine", her iki ülkeden de maddi kaynak aktarılmamasını eleştirdi. Yunanlılar'ın "bay deprem"i olarak tanınan Papadopoulos şunları belirtti:
"Depremlerin tek katkısı Türk - Yunan dostluğu alanında oldu. Ama hükümetler hala söz konusu rasathane için ödenek ayırmayı düşünmüyor. Gönül ister ki depremzedelere yardım amacıyla el uzatarak değil, depremleri önceden birbirimize
haber vererek dostluğumuz perçinlensin."
Atina Rasathanesi ve Gözlemevi'ndeki jeolog Georgios Drakatos da, "Depreme karşı önlem alınsın" sözünü eleştirerek, "İnsanlar nasıl önlem alınır ki diye hayret ediyor. Önlem alınması için mutlaka evlerin yerle bir olmasını mı beklemek gerekiyor? Biz Marmara ve Atina depremlerini unutturmadan gerekli önlemler için çabalıyoruz" diye konuştu.
İstanbul depremi kesin
Dünya çapında gözlemevleri ve sismik ölçüm merkezleri bulunan United States Geological Survey (USGS) Amerikan Jeolojik Araştırmalar Merkezi Müdürü Prof. Ross Stein ise, böyle bir seminerin düzenlenmesini
son derece yararlı bulduğunu söyledi. Türkiye'den İTÜ Deprem Araştırma Merkezi'ne bağlı Prof. Dr. Aykut Barka ile ortak çalışmalar düzenleyen Stein, önümüzdeki 10 yıl içinde gerçekleşme olasılığı
yüzde 32 olan bir İstanbul depremine ilişkin alınması gereken önlemlerin bu seminer sayesinde tartışılabileceğini ifade etti. "Deprem olacak ya da olmayacak beyanatlarıyla panik yaratmak istemediğini", ancak önümüzdeki yıllar içinde İstanbul'da mutlak bir depremin yaşanacağının kesin olduğunu ifade eden Stein, "Bir an evvel önlemler alınmalı" uyarısında bulundu.
Ünlü Fransız yerbilimci Prof. Xavier le Pichon, deprem konusunda Türkler'in çok geride olduğunu belirterek, "İstanbul'da 17 Ağustos depreminin şiddetinde bir deprem olsa, taş üstünde taş kalmaz" dedi.
Seminere, Türkiye adına Prof. Dr. Naci Görür, Prof. Dr. Aykut Barka, Prof. Dr. Celal Şengör, Prof. Dr. Mustafa Erdik, Prof. Dr. Aral Okay, Prof. Dr. Yücel Yılmaz, Prof. Dr. Mustafa Aktar, TÜBİTAK'tan Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Tuğrul Tankut gibi isimlerin yanı sıra Yunanistan'dan 16, Almanya'dan dokuz, ABD'den 11, Fransa'dan dokuz, İngiltere'den altı, İsviçre ve Portekiz'den birer, İtalya'dan da üç deprembilimci katılıyor.
NATO Işıkara'yı çağırmadı
NATO'nun başkanlığında düzenlenen seminere katılanlar arasında Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara'nın isminin yer almaması dikkat çekti. Organizasyonun yürütücüsü Prof. Dr. Naci Görür, Işıkara'nın seminere neden katılmadığı sorusuna şu cevabı verdi:
"Seminere, yalnızca deprem araştırmacıları ve 17 Ağustos depreminin ardından bölgeyle ilgili raporlar hazırlayan, çalışmalar yapan ve uluslararası alanda kabul edilen isimler davet edildi."