ÜNİVERSİTE öğrencileri sonunda Fak - Fuk - Fon'luk oldu. 200 bin öğrenciye, her ay fakir, fukara fonundan 3 milyon lira dağıtılacak. Yakında, fitre ve zekatların da, öğrencilere verilmesi için kampanya başlatılırsa hiç şaşırmayın.
Türkiye bir gariplikler ülkesi. Devlet, bir yandan üniversite öğrencilerine burs versin diye Yükseköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu YURTKUR'u kurmuş. İyi ya da kötü çalışıyor. Öte yandan da fakir, fukara için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu oluşturmuş.
Son birkaç yıldır, devlet, YURTKURU'un verdiği krediyi artıracağına, FAK- FUK - FON'dan öğrencilere kredi veriyor. Başbakan Erbakan, bu fondan verilen krediyi ve öğrenci sayısını az bulmuş ki, bursu 3 milyona, yararlanan öğrenci sayısını da 100 binden 200 bine yükseltmiş. Ama bir de şart koşmuş. "Benden kredi alan, başkasından alamaz."
Bu kararı alan yetkililer, ki bunların başında Erbakan geliyor, acaba uzayda mı yaşıyorlar. Ayda 3 milyon lira ile İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de, Adana'da ve diğer üniversite kentlerinde yaşamak mümkün mü ki, böyle bir şart koşuyorlar.
Zaten, devletin bu konudaki tutarsızlığı yüzünden, öğrenciler ya tarikatların ve terör örgütlerinin eline ya da fuhuş ve kara paracıların kucağına düşüyor.
Madem devlet kasasından, öğrencilere kredi diye 5.2 trilyon lira daha ayrılıyor, bu para da YURTKUR'a aktarılarak, burslar, öğrenciye yetecek bir düzeye getirilemez miydi?
Yurt ve burs konusu, eğer gençlerimizi, birazcık olsun düşünüyorsak, enine, boyuna yeniden ele alınmalıdır.
Fakültelerin çoğunda devam durumu, yüzde 30'u geçmez. "Peki diğer öğrenciler nerde?" diye sorduğunuzda aldığınız cevap hep "çalışıyorlar" şeklinde olur. Bu yüzden, hocaların çoğu, derse devamı zorunlu olmaktan çıkarır ve öğrencilerin yüzünü sınavdan sınava görür.
Aynı şekilde, öğrenim harcını da gerçekçi rakamlara oturtma zamanı geldi de geçiyor. Bazı üniversitelerdeki otopark kirası bile öğretim harçlarını geride bıraktı. Ödeme gücü olanlardan, gerçekçi öğrenim harçları alıp, ihtiyacı olanlara yetecek kadar burs vermek o kadar zor mu?
YURTKUR'dan on yıl önce burs alan şimdi geri ödeme olarak ayda 1500 TL ödüyormuş! Böyle komiklik olur mu?
Öğrencilere ödenen paralar, hayata atıldıklarında, bugünkü alım gücüyle geri dönsün ki, daha sonra gelen öğrencilere daha iyi olanak yaratılsın. Dünyanın önde gelen üniversitelerinde, her iki mezun, kendinden sonra gelen bir öğrencinin bursunu finanse ediyor. Benzer yöntemi, ODTÜ ve Boğaziçi Üniversitesi de başlattı. Hemen hemen ihtiyacı olan tüm öğrencilerine, olabildiğince iyi burs veriyorlar. Daha da iyileştirmek için yeni proje üretiyorlar.
Devlet istese bugün ihtiyacı olan 150, 200 bin öğrenciye ayda rahatlıkla 10, 15 milyon lira burs verebilir. Ama hayır! Ondan sonra da çıkıp, "Devleti tırtıklamayın" diyorlar ki, bunu da anlamak mümkün değil.
İşin özeti, sivil toplum kuruluşları tam burs vermeye alışırken, "Başka yerden burs alana biz vermeyiz" mantığı tutarsızdır ve değişmelidir. Önemli olan burs verenlerin yasal stütü ve amaçları. Bunu da devlet denetlesin.
Hükümet böylesi ciddi sorunlarla uğraşacağına, YÖK'ü ele geçirmek için kanun teklifi hazırlamış. Bu kafayla geçirseniz ne olacak? Sadece bugünkü YÖK'ü bile aratırsınız!!!