Hükümet için bulunabilecek en iyi sıfat herhalde zam şampiyonluğu olur. Üzerinden bir hafta geçmiyor ki benzine zam yapılmasın. Otomatiğe bağladılar. Bütçe açığı mı var? Yapın benzine zam.
Cumhurbaşkanından başbakana, bakanlardan TÜPRAŞ müdürlerine kadar benzine zam kararı verenler, acaba en son ne zaman benzine para ödediler? Merak ediyorum. Şöyle birkaç ay kendi ceplerinden benzin alsalar da aradaki fiyat artışını bir görebilseler. Ne iyi olur!
Hükümetin hemen her konudaki başarısızlığının altında tıpkı benzin konusunda olduğu gibi hayattan kopukluğu yatıyor. Ne çarşıdan pazardan haberleri var. Ne de vatandaşın halinden.
Sanıyorlar ki arabası olan zengin. Sanıyorlar ki benzin zammı sadece arabası olanları etkiliyor. Oysa iğneden ipliğe her şeye zam geliyor. Farkında bile değiller...
Dolar bir milyon 600 bin liradan, bir milyon 300 bine indi. Benzin ise varili 40 dolardan 18 dolara kadar düştü. Yani zam yapılması için ortada hiçbir neden yok. Dahası; dolar ve dünya piyasalarında benzin fiyatı indiğinde bizde de düşeceği yönünde açıklamalar yapılmıştı. Meğer hepsi yalanmış. Tıpkı hocalara yapılacak zam konusunda söylenenler gibi!..
Evet lafı hiç dolandırmadan açık açık yazıyorum: Benzin zammına her defasında duyarsız kalanlar, eğer biraz olsun vatandaşın halinden anlamak istiyorlarsa artık benzini devlet ya da şirket kesesinden değil kendi ceplerinden alsınlar. İşte ancak o zaman vatandaşı anlarlar. Ekonomik olarak etkilemese bile yapılan zammın çapını görecek ve isyan edeceklerdir...
Kantinler S.O.S. veriyor
Deve misali eğitim sistemimizin neresi doğru ki; kantinler doğru olsun. Kantin deyip geçmeyin. On binlerce okulda çok önemli bir fonksiyona sahipler. Yanlış ellerde çok vahim olaylara neden olabilirler. Öğrencileri uyuşturucudan fuhşa, besin zehirlenmesinden çeteleşmeye kadar her türlü yanlışın içine çekebilirler...
Önceki gün İstanbul Kantinciler Esnaf Odası Başkan Yardımcısı Vahap Osmanoğlu geldi. Anlattıkları çok ilginçti. Kantinlerin nasıl titizlikle denetlenmesi gereğini uzun uzadıya anlattı. İşte anlattıklarından çarpıcı ipuçları:
* Daha fazla kira geliri için ihalede kim yüksek fiyat veriyorsa o kazanıyor. Son olarak bir kız lisesinin ihalesine bir pavyon işletmecisi, bir başkasına da bir kuyumcu katıldı.
* Kiralar aylık 2, 3 milyara kadar çıktı. Normal koşullarda bu paranın karşılanması mümkün değil.
* Başka isimler adı altında 7, 8 okulun ihalesini birden alan kantin ağaları oluştu.
* 365 günlük kira alınıyor. Oysa okullar 160, 170 gün açık. Bu yük ya kantincinin ya da öğrencinin sırtından çıkartılıyor.
* İlle de bu ihaleyi alacağım diyenler tehditle ya da diğer katılımcılara para dağıtarak ihaleyi alır hale geldiler...
Özetin özeti: Onlara sıra gelinceye kadar eğitimin onca sorunu var demeden kantinleri mercek altına almakta yarar var. Manşetlere çıkan olaylar yaşanmadan bizden hatırlatması!..