Bir iddia

Abbas GÜÇLÜ

HAZİRAN ayı ortalarıydı. Bilgi Üniversitesi kurucuları, büyük bir heyacanla, yeni öğretim yılına yetiştirmeye çalıştıkları kampüs inşaatına davet ettiler.
Mecidiyeköy'e çok yakın Kuştepe'de, gecekonduların arasında Batı standartlarında bir kent üniversitesi yaratma arzularını, çabalarını uzun uzadıya anlattılar.
İnşaatın çok önemli bir bölümü bitmişti. "En geç eylül başına hazır olur. İçeride bir tek usta kalmaz" dediler. Bana biraz hayalci geldi. Bırakın 1 eylülü, size 1 ekime kadar süre. Bitirin "helal olsun Bilgi'ye" diye bir de yazı sözü verdim. Ayrıca bir de yemeğine iddiaya girdik.
Aradan aylar geçti ve ben daha önce kararlaştırdığımız şekilde, kampüsü "teftişe" gittim.
Fazlasıyla mesafe almışlar. Eksiklerin önemli bir kısmı giderilmiş, inşaatın önemli bir bölümü de tamamlanmış. Ama ortalıkta ustadan geçilmiyor. Evet söz verdikleri şekilde bir tek usta yoktu, en az 50 tane vardı. İşlerin çoğu bitmişti ama, "ince iş" dediğimiz detaylar daha çok zaman alacağa benziyor. Bunu söyleyince bu kez, ikinci bir iddiaya daha girdiler. Bu kez yeni öğretim yılına başlayacakları 6 ekim için söz verdiler ve "bir tek usta ve bir tek eksiğimiz" kalmayacak dediler. Bakalım göreceğiz.
Umarım yemekleri iyidir. Yemeği Boğaz'ın fiyakalı restoranlarında değil, öğrencilerle birlikte kışla nizamındaki kantinlerinde yemek çok daha hoşuma gider.
Bilgi, kısa zamanda çok yol aldı. Ama vaat ettiklerinin tamamını, hiç zamanında gerçekleştiremedi. Onları, korsanlık günlerinden beri yakından izliyoruz. En azından gayretliler...
Beton yığınları arasındaki kampüsü gezerken, söz verip de gerisini zamanında getiremeyenlerin sadece onlar olmadığını düşündüm. Önce Galatasaray aklıma geldi. Gazeteciliğe başladığım günden bu yana Riva'da üniversite kurucaklardı, hala kuracaklar. Aradan 15 yıl geçti ses, soluk yok. Koç Üniversitesi, Tayyip Erdoğan'ı aşıp, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın ortaklaşa temelini attığı kampüsünü bir türlü hayata geçirmedi. Sabancı yıllardır üniversitenin sözünü ediyor ama hala ortada bir şey yok. Kadir Has, en az 10 yıldır "üniversite de, üniversite" diyor ama, hala öğretime bile başlayamadı. Yine en az 10 yıldır bugün, yarın başlayacak diye pişirilip, pişirilip ortaya atılan Alman Üniversitesi'nde de yükselen tek bir bina yok. Prensip anlaşması bile dudak ucuyla daha yeni imzalandı.
Çağdaş bir üniversite kurmak gerçekten çok zor bir olay. Fazlasıyla, para ve öğretim kadrosu bulsanız bile zamana ihtiyacınız var. Ama benim gördüğüm, bizimkiler zamanı en iyi şekilde değerlendireceklerine, hovardaca harcıyorlar. Engellemeler de ayrı bir skandal.
Siz öyle Meclis'in şipşak üniversite kurmasına, onların da hemen öğretime başlamasına bakmayın. İyi üniversitelerin doğum öncesi, çok sancılı ve uzun sürüyor. Haklılar. Ama, öğrenciler o kadar sabırlı değil. Güzellikleri, çocukları değil, biraz da kendileri yaşamak istiyor.



Yazara EmailA.Guclu@milliyet.com.tr