Okulların açılmasına bir ay kaldı ve Bakan Bey hala yaz tatilinin rehavetinden kurutulup on binlerce gencin geleceğini etkileyecek bir konuda karar veremedi.
Gecikmiş adalet, adalet değildir denir. Çok doğru. Bakan Bey'in okulların açılmasına birkaç gün kala vereceği bir sınav hakkı da tıpkı geciken adalet gibi moralleri daha da bozmanın ötesinde hiçbir işe yaramaz. Dahası öyle bir durumda Bakan Bey'in iyi niyetinden de şüphe ederiz!..
Üniversite öğretim üyelerinin maaşlarının artırılması için 36 kez yazı yaşmış, gerekirse 136 kez yazarız demiştik. Neyse ki 50. yazıya gelmeden bu konuda çıkartılan üçüncü kararnamenin son gününün son dakikalarında söz konusu yasa çıktı. O parayla pulla ilgiliydi. Üç gün sonra alınsa da önemli değil. Ama sınav hakkı öyle mi? Son dakikada açıklanacak bir bütünleme sınavı, öğrencilere yıl kaybettirmenin ötesinde hiçbir işe yaramaz.
İnsanları duygulandıran her olay karşısında göz yaşlarını tutamayan Bostancıoğlu'nun bu kadar vicdansız olabileceğini tahmin etmiyoruz. Bakan Bey'e bu yanlışı yaptıranları da çok iyi biliyoruz. Ama gün; hatanın kimde olduğunu arama günü değil, çözüm günü ve bu çözümü tüm Türkiye dört gözle bekliyor.
Sayın Bakan, size sistemi deldirmeyin diyenler, eğitimi bugün bu hale getirenlerdir. Öğrenciler bir hatalıysa, onlar beş hatalı. Bu yüzden gelin ellerinden bütünleme hakları alınan öğrencilere, bu olanağı yeniden tanıyın. Yoksa hata yaptığınızı anladığınızda iş işten çoktan geçmiş olacak!..
Yanlış kararlar yüzünden meslek liseleri felaketin eşiğine geldi. Ne okuyanlar memnun ne de mezun olanlar. Giriş puanları ise minimum düzeye indi. Bütün bunların sorumlusu YÖK Başkanı Gürüz. Bu yanlışa dur diyecek olan ise Milli Eğitim Bakanı Bostancıoğlu idi. Ama dur demedi ve meslek liseleri kartondan kuleler gibi çökmeye başladı...
Hükümet bu çöküşü yavaşlatmak için sınavsız üniversite formülünü ortaya attı. Hatta bu konuda bir de yasa çıkarttı. Öğrenci ve veliler biraz umutlanır gibi oldularsa da hevesleri kursaklarında kaldı. Çünkü yasanın ne zaman uygulamaya geçeceği ve kimlerin yararlanabileceği konusunda hiçbir açıklama yok.
MEB ve YÖK bir an önce bir araya gelerek meslek liselilerin sınavsız olarak üniversiteye nasıl gireceklerine açıklık getirmelidir. Yoksa bu yıl meslek liselerinden çoğunun kapısına öğrencisizlik nedeniyle kilit vurulmak zorunda kalınabilir...
Üniversite başvurularıyla birlikte yurtlar ve burslar için de arayışlar başladı. Bu konuda en büyük kuruluş Kredi ve Yurtlar Kurumu YURTKUR. Hem öğrenim kredisi veriyor, hem de harç kredisi. Ama kimlere?
Öğretmenler ve diğer memurlar bordrolu oldukları için geliri yüksek diye kredi ve burslardan yararlanamazken, devlete beş kuruş vergi ödemeyen milyarder iş sahiplerinin çocukları bu hakkı sonuna kadar kullanabiliyorlar. YURTKUR'un bu soruna bu yıl bir çözüm getirmesi artık kaçınılmaz ! Umarız devlet bu kez kendi memurunu, işçisini korur, kollar!..