Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Üniversite tercihlerinin yapıldığı şu günlerde, hemen herkes birbirine en iyi üniversitenin hangisi olduğunu soruyor. 

Bu konuda yeterli birikimi olan, olmayan herkes de bir değerlendirmede bulunuyor... 

Yurt dışında birine yol sorduğunuzda biliyorsa tarif eder, bilmiyorsa “bilmiyorum” der. Biz de ise kime yol sorsanız size söyleyecek bir tarifi mutlaka vardır. 

Bu durum, “bilmiyorum” demeyi pek sevmediğimizden mi yoksa yardım duygularımızın yoğunluğundan mı kaynaklanıyor belli değil ama tercih konusunda yaşananlarla bire bir örtüşüyor. 

Haberin Devamı

Daha önce de çok yazdık ama bir kez daha hatırlatmakta yarar var. İyi okul ya da iyi üniversite yoktur, sizin için doğru olan üniversite ya da okul vardır. 

Bir başkası için iyi olan sizin için bir felaket olabilir. Ya da tıpta, mühendislikte iyi olanlar, sosyal bilimlerde, güzel sanatlarda, hukukta dökülüyor olabilirler. 

Önemli olan başkalarının ne dediği değil, sizin ne aradığınız? 

Yurt içi ya da yurt dışında gittiğim her üniversite ya da diğer öğretim kurumlarına hep şu tarz sorular sordum. 

Bugüne kadar Nobel ödülü alan kaç mezununuz, kaç milyarderiniz, sanatçınız, şampiyon sporcunuz, hukukçunuz, siyasetçiniz, gazeteciniz, çiftçiniz, işadamınız, sanayiciniz, öğretmeniniz, mucidiniz ya da kaç hiçbir şey olamayanınız oldu? 

Mezunların geldiği son noktaya bakarak, bir anlamda o üniversitelerin ya da öğretim kurumlarının geleneğini, birikimini, geleceğe bakış açısını yakalamaya çalışırım. 

Çoğu zaman çok enteresan bulgular olur, şaşar kalırım. 

Örneğin veteriner hekimlik gibi çok önemli bir mesleğe tek mezunu bile yönelmeyen kurumlara ya da 50 yıl süresince herhangi bir alanda zirveye tırmanan tek mezun çıkaramayan öğretim kurumlarına çok rastladım. 

En iyi üniversiteler sıralaması yapıldığında Ankara ve İstanbul üniversitelerinin hiç esamesi okunmaz ama mezunları Nobel alan sadece İstanbul Üniversitesi var. Ankara Üniversitesi ve İTÜ mezunları ise bugünkü modern Türkiye’nin kurucu güçleri arasında en ön sıralarda yer alıyor… 

Son 50 ya da son 20 yılın parlayan üniversiteleri de elbette önemli ama bu diğerlerinin önemini asla gölgelemez. 

Haberin Devamı

ODTÜ, Boğaziçi, Hacettepe, Bilkent, Koç, Sabancı, İstanbul Bilgi, Yeditepe ve son 20 yılda kurulan pek çok üniversitemiz elbette değerli üniversitelerimiz ama Çukurova, Marmara, Atatürk, Yıldız Teknik, Karadeniz Teknik, Dicle, Ege, Harran, Van Yüzüncü Yıl ve daha nice üniversitemiz var ki, onları yok saymak haksızlıkların en büyüğü olur. 

Kimileri vitrine eleman yetiştirir kimileri de karınca gibi çalışacak, arı gibi bal verecek mezunlarıyla hayata damga vurur... 

Bu yönde ilginç bir araştırma yapılmış. 

İnsan kaynakları firması DataExpert’in yaptığı araştırmaya göre Türkiye’deki üst düzey yöneticilerin yüzde 16.5’i Orta Doğu Teknik Üniversitesi mezunuymuş. ODTÜ’yü yüzde 15’le 

Boğaziçi Üniversitesi, yüzde 11’le İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) takip ediyormuş. Peki ya diğer alanlarda? Keşke onlar da araştırılsa… 

ÖSYM 

KPSS’ye yönelik çok ciddi iddialar var: Sorular bir dershanenin sorularıyla bire bir örtüşüyor. 

Haberin Devamı

Ortada çok fazla belge dolanıyor… 

ÖSYM ise “Bazı sınav sorularının bir yayınevinin deneme sınavı sorularıyla aynı olduğuna ilişkin sosyal medya platformlarında ortaya atılan iddiaların incelemelerimiz neticesinde asılsız olduğu anlaşılmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur” yönünde bir açıklama yaptı ama çok inandırıcı bulunamadı. 

Olabildiğince şeffaf olunmalı, doğru olan ne ise bir an önce ortaya çıkmalı ve gereği yerine getirilmelidir. 

Sürecin uzaması kurumları yıpratmanın ötesinde bir işe yaramaz… 

Özetin özeti: Emek hırsızlığına ve kul hakkının yenilmesine asla izin verilmemeli…