Türkiye’nin en eski ve en büyük üniversitesi, bir yıl sonra, hemen her alanda en önde olmaya hazırlanıyor. Bu sözler yeni rektör Yunus Söylet’e ait. Rektörlük seçimleri öncesinde bizi ziyaret etmişti. Biz de koltuğuna ısınmasını bekledikten sonra iade-i ziyaret yaptık.
Kendisi ve yakın mesai arkadaşları harıl harıl çalışıyor. “Evden kovulmaya az kaldı. Çünkü gidemez olduk” diyorlar.
Yaklaşık 10 aydır, kendi tabiriyle, tohum ekiyorlar. Bu bir yıl daha sürecekmiş. Ondan sonra ise yaptıklarını anlatmaya başlayacaklar.
Neler mi yapıyorlar? Hemen her şey. Damı akan rektörlük binası için çatıya bile çıkmış. Öğrencilere sabah kahvaltısı ve akşam yemeği getirmiş. Mezunları Gül’ün üniversiteye olan ilgisini daha da güçlendirip, Demirel’in İTÜ için yaptıklarını, onun ve diğer mezunların da İÜ için gerçekleştirmesinin arayışı ve beklentisi içine girmişler.
Bilimsel teşvik en üst düzeye çıkmış. “Tayin ve terfilere hiç müdahale etmiyoruz” diyor.
Üniversitenin parçalanmasına ise hiç sıcak bakmıyor. Eğer parçalanırsa, giderim mesajını veriyor. YÖK üyesi olmasına rağmen, YÖK’ün her kararını içine sindirebilmiş değil. Üniversiteleri Maliye’nin cenderesinden kurtaracak torba bütçe konusunda, çok yakında geliyor garantisini verdi.
Daha önceki rektörlerin çok ötesinde öğrencileri önemsediğinin işaretlerini veriyor ve “Bunu yakında göreceksiniz” diyor. Başbakan Erdoğan’ın aşı çıkışını, hiç yorum yapmadan, söz söylemeden, mimikleriyle ifade ediyor ve şaşkınlığını saklamıyor.
Prof. Söylet’te haber çok. Ama en iyisi sanki bir süre daha bekleyip, yaptıklarını görmek. “Hizmet için geldim, hizmet edeceğim” diyor. Arkasını Çankaya’ya, hükümete, YÖK’e dayamış olmanın rahatlığı içinde diyenlerin aksine, onlara mahcup olmamak için sanki herkesten çok daha fazla bir gayret içerisinde. Bir süre sonra artıları, eksileri çok daha net ortaya çıkar...
Yüz binlerce öğretmen atama, milyonlarca öğrenci de öğretmen bekliyordu. Nihayet bir gelişme oldu. Ama kafa karışıklıkları da beraberinde geldi.
Öğretmen atamaları
Bakan Çubukçu, kasım ayında 10 bin öğretmen alınacağını açıkladı. Başbakan Erdoğan da bunu teyit eti. Yani 10 bin öğretmen alınacağı artık kesin gibi. Ama asıl kafa karışıklığına neden olan konular çok farklı. İşte bunlardan bazıları:
1. 200 binden fazla öğretmen açığı varken, neden 10 bin? Gelecek yıl, 40 bin öğretmen ataması yapılacağına göre, demek ki açık var. O halde neden şimdi değil de gelecek yıl?
2. Branş dağılımı nasıl olacak? Genel ağırlık yine okul öncesi, ilköğretim ve din kültürü öğretmenlerine yönelik mi olacak? Yoksa adaletli bir dağılım gerçekleşecek mi? Örneğin, son yıllarda hiç ataması yapılmayan teknik öğretmenlere ve fen branşlarına da şans tanınacak mı?
3. Bu atama döneminden kimler yararlanacak? Herkes mi, yoksa açıkta olanlar mı? Örneğin sözleşmeli öğretmenler de bu atama döneminden yararlanabilecek mi? Başbakan Erdoğan, “Yeni öğretmenler” dedi. Yani hâlâ görevde olanların dışındakileri kastetti. Bu konuya hemen açıklık getirilmeli, çünkü sözleşmeliler ile açıkta olanlar arasında kıyasıya bir rekabet başladı. “Sözleşmeliler atanmasın, onlar zaten görevde” diye kampanyalar yapılıyor. İşin doğrusu ya da yapılmak istenen, bugün yarın anlaşılır. Belki de şu yapılmak isteniyor:
Bakan Çubukçu, daha önce, sözleşmeli öğretmenlerin kadroya alınacağını söylemişti. İşte bu nedenle, onlar zaten ileride kadroya alınacakları için, bu atama döneminde kapsam dışı kalabilirler. Ama bunun net bir şekilde ortaya konulması gerekir. Yoksa ortaya çıkan durum, tıpkı SBS ve ÖSS’deki boş kontenjanlara döner, kadrolar bir yandan dolarken, öte yandan boşalır. Yani sözleşmeliler, bu yeni kadrolardan, KPSS puanları daha yüksek olduğu için öncelikle yararlanırlar ve açıkta olanlara yine sıra gelmez. Peki, sözleşmelilerin boşalttığı kadrolar? Artık sözleşmeli öğretmen de alınmayacağına göre nasıl doldurulacak? Boş mu kalacak? Ek kadro mu verilecek? Bu konu da bir an önce açıklığa kavuşturulursa, öğretmenlere çok büyük bir iyilik yapılmış olur...
Özetin özeti: MEB’in her işi gibi öğretmen atamaları da karmakarışık. İçinden çıkana aşk olsun..
Son dakika notu: Yeni atama döneminden sözleşmeliler de dahil herkes yararlanabilecek.