Milyonlarca ailenin kayıt çilesi devam ediyor. Zaten sınavlar yüzünden yıllardır tüm hayatları altüst olmuştu. O yetmedi ki şimdi bütün bir yaz dönemini zehir ederek veli ve öğrencilere eziyetin her türlüsünü yaşatıyorlar.
Kim?
Sistem ve mevzuat hazretleri...
Aklı başında hiç kimsenin ne ÖSS’deki ne de SBS’deki kayıt sistemini kabullenmesi ve devamını istemesi mümkün değil.
Ama maalesef hâlâ yanlışta ısrar ediliyor.
Çevrenizde SBS ya da ÖSS’ye giren ve sınavları kazanan biri varsa ne olur sorun. Hayatlarından memnunlar mı? Kazanmayanlar zaten mutsuz. Bari kazananlar mutlu olsa. Ama nerdeee...
İsterseniz, durum değerlendirmesine, önce özel Türk ve yabancı okullardan başlayalım. Neredeyse tamamına yakını boş durumda. Neden? Kötü olduklarından ya da iyi eğitim vermediklerinden mi? Kesinlikle hayır.
Sadece ve sadece mevcut kayıt sistemi yüzünden.
SBS 4. kayıt dönemi?
Peki fen ve anadolu liselerinde durum ne? Onlarda da durum farklı değil. Doldu gibi gözüküyorlar ama bugün sona erecek olan 2. kayıt döneminden sonra yine çok önemli kontenjan açıkları ortaya çıkacak. Ondan sonra da tercihinde yükselme diye 3. kayıt dönemi başlayacak.
Peki o zaman dolacak mı? Kesinlikle hayır. Çünkü aynı öğrenciler, garanti olsun diye hem anadolu liselerine hem de özel okullara kayıt yaptıracaklar. Ve işte asıl saçmalık ondan sonra yaşanacak.
ÖSS’de boş kontenjanlar
Fen ve anadolu liselerinde, kayıt dönemleri, 3 defa ile sınırlandırılırken, özel okullar istedikleri kadar kayıt dönemi gerçekleştirebiliyorlar. İşte bu yüzden de özel okullardaki her kayıt döneminde, anadolu liselerinden bu okullara kaymalar olacak.
Kaymalar olduğu için de kontenjan açıkları ortaya çıkacak. Ama onlarda 4 ve 5. kayıt dönemleri olmayacağı için bu kontenjanlar boş kalacak.
Böyle saçmalık olur mu diye sakın sinirlenmeyin. Bal gibi oluyor! Hem de yıllardır...
Eskiden üniversiteye girmek dünyanın en zor işlerinden biriydi. Ama bu yıl görüldü ki pek de o kadar zor değilmiş. Şu anda 88 bin kontenjan açığı var. Bu rakamın kayıtlardan sonra en az 120 bine yükselmesi bekleniyor. 150 bini bulabilir.
Bırakın vakıf, KKTC ve taşra üniversitelerini, en büyük üniversitelerde bile açık var. Üstelik, baraj puanları, YÖK tarafından en alt düzeye çekilmişken.
Hemen her gün yüzlerce öğrenci ve veli ile temas halindeyiz. Üniversiteye ve sisteme küsmüş gibi gözükseler de biraz çaba ile ikna olabilirler.
Böylece, ne onlar bir yıl daha eziyet çekmiş olurlar ne de kontenjanlar boş kalmış olur.
Ek yerleştirme öncesinde, üniversitelerdeki yatay ve dikey geçişler ile çift anadal programları adaylara çok iyi anlatılmalıdır. Yina aynı şekilde vakıf ve KTTC üniversiteleri, kendilerinin ticari bir kurum olmadıklarını, velilere inandırmak zorundalar.
Başkalarını bilmem ama çok yakından izlediğim için çok iyi biliyorum, birkaçı dışında bu üniversitelerin tamamı, bu işe, eğitime gönül verdikleri için girdiler. Yoksa bu yatırımı, başka sektörlere yapmış olsalardı, hem bu kadar eziyet çekmezlerdi hem de çok daha fazla para kazanırlardı. Ama bunu bile anlatamıyorlar.
Kontenjanlar boş kalmasın
Hemen her konuda bir kampanya başlatıyoruz. Şu anda abbasguclu.com.tr’de parçalanmış öğretmen aileleri birleştirilsin ve 15 bin kadro yetmez, daha fazla verilsin kampanyaları devam ediyor. Burada da gelin hep birlikte kontenjanlar boş kalmasın kampanyası başlatalım.
Çünkü, gerek anadolu liseleri ve kolejlerde, gerekse üniversitelerde kalan her kontenjan milli servet ve gençlerimizin geleceği. Hemen herkes oturup bu konuda kafa yormak zorunda. Biz Milliyet olarak, eğitimi ilgilendiren her konuda olduğu gibi bu konuda da her türlü desteği vermeye hazırız.
Özetin özeti: Eğitimin ve çocuklarımızın geleceği için haydi el ele...