Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Abbas GÜÇLÜ

AMERİKA'da her eyalet, sanki ayrı bir devlet. Ortak yasaları, ortak kurumları var ama, hepsinin anayasaları, yaşam tarzları ufak ya da büyük ayrıntılarla dolu.
Eyaletler arası farklılık üniversitelerde de hissediliyor. Ziyaret ettiğimiz Florida ve New York Devlet Üniversitesi her açıdan birbirinden öyle farklı ki! Üniversiteler bizde olduğu gibi YÖK çatısı altında birleşmiyor. Kiminde eyalet YÖK'ü kiminde de ortak üniversite sistemi var. New York'taki devlet üniversiteleri, New York City dışında SUNI denilen bu sisteme bağlı. New York Devlet Üniversitesi'nde 480 bin öğrenci var. "Büyüklüğün yararı da var, sorunları da" diyorlar. Dahası sorun tespit edildiğinde hemen çözüme yöneliyorlarmış.
Araştırma üniversiteleri, eğitim öğretim amaçlı meslek adamı yetiştiren üniversiteler ve bizde olduğu gibi asıl yükü çeken iki yıllık yüksek okullar, birbirlerine ayak bağı olmaktan kurtarılmış ve ayrı ayrı yapılandırılmış.
Özel üniversiteler ise tamamen farklı yapıda. Tamamen özerkler. Zaten mal varlıklarına bakıldıklarında Harvard'ı Harvard yapan herhalde değil, kesin 8.8 milyar dolarlık nemalandırılabilen mal varlığı olsa gerek. En zengin üniversite o. Teksas, Yale, Princeton, Stanford, Emory, California, Columbia ve MIT de onu izliyor.
Üniversiteler için neredeyse en önemli üç şey var: Para, denetim ve popülarite. Parayı çeşitli kaynaklardan sağlıyorlar. Örneğin 25 bin öğrencili Buffalo Üniversitesi'nin 751 milyon dolarlık bütçesinin sadece yüzde 36'sını devlet veriyor. Yüzde 23'ü üniversitenin verdiği hizmetlerden, yüzde 22'si yapılan araştırma projelerinden, yüzde 12'si öğrencilerden, yüzde 7'si de bağışlardan oluşuyor.
Denetim ABD için çok önemli. Vergi kaçırmak nasıl en büyük suçsa kaynakların heba edilmesi de o kadar tehlikeli. Üniversite harcamaları hem federal, hem eyalet, hem özel, hem de üniversitenin kendi mali kontrolörleri tarafından denetim altında tutuluyor. Genel bütçe ve harcama öncesi denetimden vazgeçmişler.
Üniversitelerin hepsinde önemli gelir, öğrenciye sunulan hizmetlerden elde ediliyor. En büyük kalem de otoparklar. Popülariteyi ise futbol ağırlıklı sporla kazanıyorlar. Öğrenciyken profesyonellik yok. Kendi liglerinde yarışıyorlar. Okulu bırakıp transfer olmak da yok. Beraber girdiği öğrenciler mezun oluncaya kadar profesyonelliğe adım atamıyor. Bu yüzden okullarını bitirme oranı fazla...
Öğrenci değişim programlarına sıcak bakıyor. Buffalo Üniversitesi'nde bu nedenle Türkçe kursu açılmış, öğrenci değişimine de hazırlar...
Yarın Kanada'ya geçiyoruz.

Yazara EmailA.Guclu@milliyet.com.tr