REFAHYOL Hükümeti, ömrü boyunca hiçbir işte dikiş tutturamamış mirasyediler gibi eline geçeni satıyor.
"Özelleştirme" diye diye iki yıldır bir karınca boyu yol alamayanlar, şimdi gözlerini öğretmenevlerine diktiler. Sızan haberlere göre satılacaklar arasında ilk sırada öğretmenevleri varmış.
Yasayı hükümet hazırladı, Cumhurbaşkanı da onayladı. Hem de ne zaman? Öğretmenler Haftası'nda.
Daha 5 gün önce öğretmenler gününde inandırıcılıktan uzak ağdalı laflarıyla öğretmenleri yere göğe sığdıramayanlar yine aynı isimler değil miydi!
Öğretmenevleri, ekonomik sıkıntılar içinde kıvranan eğitim ordusunun sosyal dünya ile irtibat kurabildiği yegane yerlerdi. Öğretmenleri bir kentten diğerine gittiğinde otel parasını nasıl denkleştireceğim, yemeğimi nerede yiyeceğim karabasanından kurtaran barınma ortamlarıydı.
Evlendiğinde düğününü, balayını yaptığı, çocuğunu sünnet ettirdiği, eşini dostunu ahbabını göğsünü gere gere götürdüğü kendi evleriydi.
Mirasyedi zihniyet, bu küçük lüksü onlara çok gördü.
Dün bir öğretmen "katrilyonluk bütçe açığını öğretmenevlerini satarak kapatacaklarını sanıyorlarsa aldanırlar. Eğer Türk ekonomisi öğretmenevleri satılarak düzlüğe çıkacaksa varsın satılsın. Ama sonuçta ne bütçe açığı kapanacak ne de enflasyon düşecek. Olan bizim öğretmenevlerine olacak!" diyordu.
Eğer Türkiye için bir fedakarlık gerekiyorsa, başta öğretmenler olmak üzere herkes buna hazır. Ama önce bunun samimiyetine inandırılması gerekir. Gücü gücüne yetenin yok ettiği sokak mantığıyla öğretmenleri sessiz bulup onlara yüklenmek bu camiaya yapılmış en büyük haksızlıktır.
Bu haksızlığı yapanların isimlerinin önlerinde profesör ünvanı olması da işin başka bir üzücü yanı.
Memur lojmanları, öğretmenevleri, fabrikalar birbir satışa çıkartılırken, milletvekilleri için yeni meclis lojmanları inşa etmenin de mantığını anlamak mümkün değil.
"Önce onlar satılacak"diyenler şimdi yanıbaşlarına dikilen gökdelenleri sadece izliyorlar. Erbakan, Çiller, Sağlam ve de Demirel bir de Oran'daki meclis lojmanlarına gitseler ne iyi olur.
Türkiye genelinde yarım milyonluk öğretmen ordusu için sadece 570 öğretmenevi var. Çok değil az bile. Çoğu da kendi masrafını kendi çıkarıyor. Yani devlete bir külfeti yok. Dahası önemli bir bölümü bağışlarla yapıldı.
Her ay öğretmenlerden kesilen öğretmen aidatlarını, ona buna dağıtıp daha sonra da "verdiysem verdim" diyenlerin öğretmenevlerini satışa sunmaya hakkı yoktur. Har vurup harman savurulan İLKSAN paraları, bu öğretmenevlerini almaya yeter de artar. Eğer ille de satılacaksa öğretmenlere satılsın ve politikacılar da bu işten artık elini çeksin.