Türkiye, gerçekten garip bir ülke. Ne söylersek, tam tersini yapıyoruz. Bugün bayram, her şey iyi, güzel. Peki ya üç gün sonra?
Bayramınızı canı gönülden kutlayıp, hemen çok önemli bir konuya dikkat çekmek istiyorum.
Yaşam hakkının en önemli gereklerinden birisi de sağlıklı yaşamdır. Sağlıklı yaşamın olmazsa olmazlarından birisi de tabii ki spor.
Sporun ana kaynaklarından birisi de okullardır. Spor, okulda başlar, okulda gelişir ve sonrasında profesyonelleşir.
Bir ülke düşünemezsiniz ki, beden eğitimi dersleri ve spor etkinliklerini yok etmek için elinden geleni yapsın. Tıpkı resim ve müzik dersleri ile sanatsal etkinlikler gibi.
Olmaz böyle saçmalık demeyin. Eğer burası Türkiye ise bal gibi olur.
Anadolu liseleri ve kolejler sınavı 6, 7 ve 8’inci sınıflara yayılınca, hazırlıklar, 3 ve 4’üncü sınıflara kadar indi. Bu yüzden, öğrenciler artık hafta sonlarında spor kulüplerine değil dershanelere gidiyor.
Spora gönül verenlerden bu yanlışa büyük tepki var. Ama sorun çözüleceğine tam tersi bir kararla beden eğitimi derslerinin sayısı azaltıldı. Ve bu ülke, olimpiyatlara aday. Hangi sporcularla katılacaksa!..
Beden eğitimi öğretmenleri, öğretmenler içerisinde belki de en dinamik olanı. Anında tepkilerini ortaya koydular. Bir yandan yasal süreçlerin başlatılmasını sağladılar öte yandan da sıkı bir şekilde kamuoyu oluşturmaya çalışıyorlar.
Anayasa’dan yönetmeliklere kadar sporla ilgili tüm ayrıntıları bulup, bu kararı alanların karşısına dikildiler. Bu Anayasa, yasalar ve yönetmelikler varken, nasıl böyle bir karar alırsınız dediler. Eğer Türkiye bir hukuk devleti ise öğretmenlerin bu haklı isteklerini dikkate alır... İşte Beden Eğitimi öğretmenlerinin yasal dayanakları:
Anayasa Madde 59: Devlet, her yaştaki Türk vatandaşlarının beden ve ruh sağlığını geliştirecek tedbirleri alır, sporun kitlelere yayılmasını teşvik eder. Devlet başarılı sporcuyu korur.
1739 Milli Eğitim Temel Kanunu Madde 2: Türk Milli Eğitimi’nin genel amacı, Türk Milletinin bütün fertlerini beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, kişilik ve teşebbüse değer veren, topluma karşı sorumluluk duyan; yapıcı, yaratıcı ve verimli kişiler olarak yetiştirmek...
Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği Madde 5: Öğrencilerin rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri yoluyla zihinsel, duygusal, sosyal ve fiziksel yeteneklerinin fark edilmesi, becerilerinin geliştirilmesi ve yönlendirilmesi; sosyal, kültürel, eğitsel ve akademik gelişmelerinin sağlanması için okul ve aile ile işbirliği yapılır.
Madde 19: Öğrencilerde; ders programlarıyla birlikte özgüven ve sorumluluk duygusunu geliştirecek, yeni ilgi alanları oluşturacak, bireysel yetenek ve beceriler kazandıracak, katılımcı ve demokratik eğitim ortamını destekleyici, okul veya kurum içi ya da kurumlar arası bilimsel, kültürel, sosyal ve sportif etkinlikler düzenlenir ve öğrencilerin bu etkinliklere katılmaları için gerekli tedbirler alınır.
Madde 64: Spor salonu, çok amaçlı salon, spor ve oyun alanları okul veya kurumun amaçlarına göre düzenlenir.
Madde 70: Spor alanı, spor salonu ve çok amaçlı salonu bulunan okul veya kurumlarda bu yerler, beden eğitimi dersleri ile her tür sosyal, kültürel ve sportif etkinlikler için kullanıma hazır durumda bulundurulur.
Spor alanlarının kullanımı, öğrencilerin değişik spor etkinliklerini yapabilecekleri şekilde planlanır. Spor alanları ve spor salonlarından, imkânlar ölçüsünde diğer okulların ve çevrenin de faydalanması sağlanır.
Milli Eğitim Şûrası Kararı Madde 76: Öğrencilerin “barış kültürü” kavramını içselleştirebilmeleri için özellikle ortaöğretimde spor etkinliklerine yönlendirilmeleri ve beden eğitimi derslerinin saat sayısı artırılarak bütün sınıflarda zorunlu ders haline getirilmelidir.
Özetin özeti: Milli Eğitim Şûrası, Milli Eğitim’in en yüksek danışma organı. O, beden eğitimi derslerini artırın diyor, bakanlık kaldırıyor. Madem öyle bir daha şûra toplanmasın...