Reform kırıcılar

Abbas GÜÇLÜ

TBMM kırk yılda bir de olsa, Türkiye'nin geleceğine yönelik önemli yasalar çıkartıyor. 8 yıl yasası da bunlardan biri. Sözkonusu yasa yüzünden gerici çevrelerin başlattığı karşı kampanyaya şimdi entellektül numaralı sözde cumhuriyetçiler de katıldı.
Yasa, asker dayatmasıymış, reform değil kandırmaymış, insan özgürlüklerini yok sayıyormuş...
Hayatlarında bugüne kadar onu bunu eleştirmekten öte hiçbir iş yapmayanlara göre, 8 yıllık kesintisiz eğitimle ilk adımı atılan eğitim reformu gerçekleşmezmiş...
RP de kanun çıkmaz diyordu, çıktı. Şimdi onlarla aynı yanda saf tutup gerçekleşemez diyorsunuz ama bu hevesiniz kursağınızda kalacak. Çünkü, daha iyi eğitim ve daha iyi bir gelecek isteyen Türk insanı bu reformu gerçekleştirecek.
8 yıl yasasına hala "asker dayatması" olarak bakan mantığı aslında hiç muhatap almamak gerekir. Eğer ülke sorunlarıyla, eğitimle biraz olsun ilgileniyor olsalardı, 8 yıl kanununun 24 yıl önce de TBMM'den geçtiğini, Milli Eğitim şuralarında bu yönde defalarca karar alındığını biliyor olurlardı. Ama bilseler de farketmez, çünkü daha aydınlık bir Türkiye işlerine gelmez. Kişi başına 3.6 yıl değil de 8, 10 yıl düşen bir ülke de dini siyasete alet edenler gibi, onlara da inanan kalmaz. Yazdıkları hiçbir araştırmaya dayanmayan bilgileri cilalı laflarla süsleseler de okuyan, dinleyen olmaz. Asıl korkuları bundan...
8 yıl yasası aydınlık, çağdaş bir Türkiye isteyenlerin özlemidir. Bu umudu, ne fanatik karşıtlarının, ne de sahiplenenlerin boşa çıkartmaya hakkı yoktur. Bu yüzden, hükümetin, Meclis'in, bütün kurum ve kuruluşlarıyla devletin, sivil toplum örgütlerinin, medyanın, işadamından en ufak girişimci ve çalışana kadar genci, yaşlısı herkesin yasaya sahip çıkması gerekiyor.

Yazara EmailA.Guclu@milliyet.com.tr