Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

CHP Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya, TBMM Başkanlığı’na çok önemli bir konuda “meclis araştırması” açılması için önerge verdi. Üniversite öğrencilerinin içinde bulundukları sıkıntıların tespit edilmesini istiyor.
Vaadin ve kandırmacanın ötesine geçip çözüm üretilsin diyor.
TBMM Başkanı Toptan’ın da bu konuda fazlasıyla duyarlı olduğunu biliyoruz. Bakalım bir milletvekilinin istediği, TBMM Başkanı’nın da duyarlılık gösterdiği bir konuda sonuç alınabilecek mi?
Sorunlar zaten biliniyor, meclis araştırmasına ne gerek var diyenler mutlaka çıkacaktır. Onların yanıldıkları nokta, sorunların resmiyet kazanmaması. Meclis araştırması, işte bu açıdan çok önemli. İstisnasız tüm partiler destek olmalıdır.
Başvuru dilekçesindeki şu görüşlere kim karşı çıkabilir ki:
“Ülkemizde büyük zorluklar neticesinde üniversiteye yerleşmeye hak kazanan öğrencilerimiz, üniversiteye girebilmek için vermiş oldukları mücadelelerinin bittiğini zannederek, eğitimlerini rahat bir şekilde sürdüreceklerini düşünürken, maalesef önlerine yeni birçok sorunlar çıkmakta ve bu sorunları aşabilme mücadelesinde, tek başına kalarak eğitimlerini sürdürmeye çalışmaktadırlar.
Yıllarca ailesiyle birlikte yaşayarak bin bir zorlukla yükseköğrenime devam hakkı kazanan öğrenciler, daha önce hiç görmedikleri şehirlere tek başına gitmekte ve buralarda kendilerini bir anda yalnız hissetmeye başlayarak maddi ve manevi zorluklar içerisinde, hem eğitimle hem de yaşamla mücadele etmeye çalışmaktadırlar.
Yaşadığı şehrin dışındaki bir üniversiteye giden öğrencinin, üniversiteye ilk adım maliyeti; harç ücreti, kayıt parası, yol, yurt, yemek, ders araç gereçleri, fotokopi, kitap masrafı derken, en az 3 bin YTL’yi bulmakta ve bu miktar öğrencinin kiraya çıkması halinde daha da büyümektedir.
Maddi, manevi birçok zorluk içerisinde eğitimini sürdürmeye çalışan öğrencilerimiz, eğitimlerinin ilk aşamasında, barınma problemiyle karşılaşmakta, imkânsızlıklar ve üst üste gelen sorunlar yumağında yoksul, aç ve mutsuz bir yaşamla birlikte, eğitim sürdürmektedirler. Yapılan araştırmalar, öğrencilerin yarısının ayda 250 YTL’den az bir gelirle geçindiğini, yetersiz beslendiklerini ve kötü koşullarda barındıklarını ortaya koymuştur.
Maddi imkânsızlıklar içerisinde olan aileler, çocuklarına yeterli para yardımı yapamamakta, bu nedenle aldıkları çok az burs parasıyla geçinmek zorunda kalan öğrencilerimiz, neredeyse her gün karınlarını simit yiyerek doyurmak zorunda kalmaktadır. Öğrenci harçları, konaklama masrafı, ulaşım, sağlık harcaması, geçim derdi derken eğitimle birlikte hayat mücadelesi karşısında bitkin duruma düşmektedirler. Devlet yurtlarının elverişsizliği ve imkânsızlığı nedeniyle, barınma problemleriyle karşı karşıya kalan öğrencilerimiz, genellikle hangi amaca hizmet ettiği bilinmeyen yurtlarda kalmakta ve bu yurtlarda körpecik beyinleri yıkanarak yasadışı yollara sürüklenmektedirler.
Ülkemizde devlet tarafından sağlanan kredilerin ve bursların yetersiz olması, yurt problemlerinin çözülememesi ve paralı olması, harçların yüksek olması öğrencilerimizin en büyük problemlerinin başında gelmektedir. Eğitim için gerekli desteği devletten alamayan ve ailesine yük olmak istemediği için intihar eden, kapkaç yaparken yakalanan, yasadışı işlere bulaşarak uyuşturucu bağımlısı olan öğrencileri gazetelerden okumaktayız.
Devlet bu sorunların çözümü konusunda her eğitim-öğretim yılı başında birçok vaatte bulunmakta, fakat bu vaatlerini çok çabuk unutarak yerine getirmemektedir. Parası olmayanın eğitim hizmetlerinden yararlanamayacağı bir sisteme doğru hızla ilerlenmektedir.
Türkiye’de üniversite kurulmayan ilimiz kalmamış, fakat bu üniversitelerimizde okuyan ve sayıları yaklaşık 2 milyon 300 bin olan öğrencilerimizin sorunlarının çözümü için gerekli olan adımlar her zaman olduğu gibi yerine getirilmemiştir.”
Özetin özeti: TBMM, bu önergeyle gençler konusunda samimiyet sınavından geçecek.