Fazilet Partisi davası nedeniyle ortalık toz duman. Sadece siyasileri ilgilendirse, ne halleri varsa görsünler diyeceğiz. Ama iğneden ipliğe her şey Ankara'nın basiretsiz politikacılarına kilitlenmiş durumda.
Apar topar Anayasa'yı değiştirelim diyorlar. Peki bugüne kadar aklınız neredeydi? Neden yumurta kapıya gelmeden yapmanız gerekenleri yapmıyorsunuz?..
Evet Türkiye kritik günler yaşıyor. Ama sadece ekonomi ve siyasette değil. Hemen her yerde yangın var ve Ankara'nın yarattığı toz duman yüzünden gözler hiçbir şeyi görmüyor!..
Sınıfta kalanlar kimin umurunda?
Okullar kapandı, dertler bitti mi? Kesinlikle hayır. Sınav maratonu hala devam ediyor. Not yükseltme sınavları tam bir hezimetle sonuçlandı. Yüz binlerce öğrenci sınıf tekrarı yapacak. Hem ailesine, hem de ülkeye külfet getirecek. Peki bu işten kim karlı çıkacak? Öğrenciler mi, ülke mi? Sokak çeteleri mi?..
Bir öğrenciyi sokağa iterken inceden inceye düşünmek gerekir. Tamam, başarısız, çalışmıyor ama tek kabahat onun mu?
Dün bir öğretmen feryat figan ediyordu, neden sınıfta bırakılan çocuklara bu kadar arka çıkıyorsun diye. Güya öğrenci liseye gelmiş hala çarpım tablosunu bilmiyor, hala okuduğunu anlamıyormuş. Peki kabahat sadece onun mu? Onu liseye kadar okutan öğretmenlerin hiç mi kabahati yok diye sordum. Var hem de çok dedi. Peki o öğretmenlerden kaçı kapı önüne kondu ki, öğrenci iki yıl üst üste kaldı diye okuldan atılıyor dedim ama o yine de bildiğini okumaya devam etti. Belli ki devlete olan kızgınlığını ancak böyle yenebiliyor...
Köy kent arası eğitim farkı
Milli Eğitim Bakanlığı'nın ilköğretim 8'inci sınıf öğrencileri arasında 23 Mart'ta gerçekleştirdiği Merkezi Başarı Değerlendirme Sınavı'nın sonuçları açıklandı. İl il, okul okul, ilçe ilçe. Çok enteresan sonuçlar var. Sonuçlar, umarız bir veri olmanın ötesine geçer ve ciddi önlemler alınır.
Sınav dört ana bölümden oluşuyordu. Türkçe, Matematik, Fen Bilgisi ve Sosyal Bilgiler. Önce Türkiye ortalamalarına bakalım: Katılan öğrenci sayısı 979 bin. 100 soruda Türkçe ortalaması 55, Matematik 37, Fen Bilgisi 42, Sosyal Bilgiler ise 40.
İl merkezleri ile köyler arasındaki makas ise oldukça açık. Örneğin Türkçe'de il merkezleri ortalaması 59 iken köylerde bu oran 46'ya kadar düşüyor. Aynı oran Matematik'te 35 / 30, Fen'de 40 / 36, Sosyal'de 43 / 35...
İstanbul'la ilgili oranlar da bir hayli ilginç. Türkçe'de en başarılı ilçe 72 ortalama ile Bakırköy, Matematik ve Fen'de 63'er ortalama ile Eminönü, Sosyal'de ise 61 ortalama ile yine birinci Eminönü oldu...
Burada enteresan olan Türkçe ve Matematik ortalamaları neredeyse yarı yarıya olan köy okullarıyla kent okullarının anadolu liseleri ve üniversiteye girişte aynı sınavda yarıştırılıp sonra öğrencilerin başarılı, başarısız diye damgalanmaları. Standart eğitim vermeden standart sınav uygulaması eğitim adına yapılan en büyük hıyanetlerden biridir!..