Başkalarını bilmem ama benim yazdıklarımın tamamına yakını sizlerin sorunları ve dilekleri doğrultusunda. Bu yüzden özellikle devleti yönetenlerin öğretmenin, öğrencinin, velinin yani 40 milyon kişilik bir kitlenin dileklerine tercüman olduğum için yazdıklarıma daha farklı bir gözle bakmaları gerekir. Ama nerdeeeee...
Sanki ortada bir sorun yok da bizler durduk yerde eleştiri yapıyoruz. Oysa vatandaşın tepkisi bizim yansıttıklarımızdan çok daha fazla. Bizim yaptığımız olsa olsa dozunu artırmak değil, makul seviyelere çekmek.
Ama arada öylesine duyarlı mesajlar geliyor ki nasıl yazarsanız yazın o havayı yansıtamazsınız. Tıpkı aşağıdaki mektupta olduğu gibi.
Üniversiteye girişte orta"ğretim başarı puanı'nın çok büyük haksızlıklar yarattığını defalarca yazdık. Ama hala sözü edilen "yeniden düzenleme" gerçekleşmedi.
Öğrencileri, velileri ve eğitimcileri devlete karşı soğutan bu dayatmacı durumu; gelin birinci ağızdan hem de işini uzmanı bir ağızdan birlikte dinleyelim. Mektubun orijinali Milli Eğitim Bakanlığı'na, kopyaları da Cumhurbaşkanı Sezer, YÖK Başkanı Gürüz, TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanlığı'na ve bir de bize gönderilmiş...
"Eşim 30 yıl başarılı bir ilkokul öğretmeni olarak şerefle, takdir edilen bir öğretmen olarak görev yaptı. Ben de şerefimle ve imkanlarım ölçüsünde 30 yıl en iyiyi başarmak için üniversitede hocalık yaptım. Bakanlığımızın orta"ğretimde başarı puanı hususunda almış olduğu yanlış kararlarla ilgili halihazırdaki uygulamalar, birçok öğretmeni yolsuzluğa, rüşvetçiliğe, astronomik rakamlarda özel ders yarışına yöneltmiş, veli - öğretmen ilişkilerini ve toplumu yozlaştırmaya başlamıştır. Öğrencilerin yalnızca bakanlığınıza olan güvenini kaybetmesine değil, bakanlığınıza isyan edecek duruma gelmesine yol açmıştır.
Bu uygulama kimlere çıkar sağlıyor? O nedenle, kimler bunu niye değiştirsin düşüncesi düşündürücüdür.
Bu uygulama nedeni ile öğrencilerin o okuldan o okula yer değiştirmeleri ise ayrıca israftır. Şunu belirteyim ki; üniversitede 30 yıl görev yapmış bir eğitimci olarak üniversite sınavlarının akla karayı, sapla samanı çok iyi ayırdığını gören bir kişi olarak, bu uygulama ile yozlaşmasına isyan etmemem elimde değil.
Bu yıl üniversite sınavına girmek üzere olan çocuğum, aynı anadolu lisesindeki birçok arkadaşından OÖBP açısından 8, 10 puan geride kalırken, aynı özel dershane sınavlarında 6, 10 puan ileride yer almaktadır. Bu durum ve bu hususta hocalarla beş yıldır verdiğim mücadeleyi ben bilirim.
Bu körpe dimağları, bu yaşta bu alavere ve sahtekarlıklarla baş başa bırakmanız, onların geleceğe olan güvenlerini bu denli yıkmaya yönelik kararlarda ısrarcı olmanız yanlıştır. Halkın bu husustaki feryatları ne zaman dindirilecektir?
Vicdanlarınız hiç sızlamıyor mu? Yazıktır bu gençliğe ve millete. Yeter artık!"
Özetin özeti: Mektubu okudunuz. Eminim altına imza atacak on binler, yüz binlerce öğrenci ve anne baba var. Neden birileri çıkıp da hala bu sorunla ilgilenmiyor?..