Şu günlerde üniversiteler arası yatay geçişler var. A üniversitesinden nakille B üniversitesine geçiyorsunuz.
Yatay geçişlerde iki kriter var. Birisi o fakülteye giriş puanınız, diğeri de o yıl içerisindeki ortalamanız.
Giriş puanları, ÖSYM tarafından belirlendiği için ölçme değerlendirme açısından bir sorun yok. Hemen hemen birbirine çok yakın puanlar. Ama yıl içi ortalamaları, bazı vakıf üniversitelerinde öylesine şişiriliyor ki, devlet üniversitelerinde öğrenim gören öğrencilerin yatay geçişle bir devlet üniversitesine girmeleri mümkün değil.
Örneğin İstanbul’daki iyi devlet üniversitelerine, özellikle de bazı bölümlere, Anadolu’daki üniversitelerden tek öğrenci yatay geçiş yapabilmiş değil. Çünkü İstanbul’daki vakıf üniversiteleri 90, 95 not ortalaması ile tüm kontenjanları kapatmış durumdalar. Devlet üniversitelerinde sınıf birincisi olup 85 not ortalaması tutturanlar bile açıkta kaldı. İlgili üniversitenin rektörü ile konuştum. “90, 95 ortalama bizde mümkün değil. Ama yönetmelik böyle, uymak zorundayız” dedi. Şimdi çok merak ediyorum, o 90, 95 ortalama ile yatay geçiş yapan öğrenciler, geldikleri üniversitelerde ne kadar başarılı olacak? Şişirilmiş not uygulaması, liselere ve üniversitelere giriş sınavlarında da uygulanıyor ve çok büyük haksızlıklara neden oluyor. Umarız bu durum YÖK ve MEB’in biraz olsun ilgisini çeker de, üzerine giderler. Yoksa, ortaya daha pek çok can sıkıcı durum çıkabilir...
Ön lisans üvey evlat mı?
İşe girmek, artık aslanın ağzında değil midesinde. Ona ulaşmak ise imkânsızın da ötesinde hayal gibi. KPSS engelini aşıp işe girenler yok mu? Elbette var. Ama sayıları o kadar az ve dağılım o kadar adaletsiz ki, memnun olanı bulmak zor. İşte hemen her gün yüzlercesi gelen maillerden bazıları:
“Memur alımlarında ön lisansa verilen kadrolar çok yetersiz. Sayımız 600 bin ama açılan kadro sayısı ne yazık ki 2000-3000’lerde. Bu bize reva mı? Madem almayacaklar, kapatsınlar tüm ön lisans bölümlerini, kadro yok size desinler. Biz de bu ülkenin evladıyız. Hakkımız olan kadrolarımızı istiyoruz. 2011 Kasım alımlarında, devlet yine bizi görmezden gelmesin!
Her yıl KPSS atamalarında kadroların birçoğu lisans mezunlarına veriliyor, ön lisans mezunları mağdur oluyor. 2011/1 yani geçtiğimiz temmuz ayında yapılan alımlarda 12 bine yakın lisans mezununa kadro açılırken, ön lisans kadroları 3 bin civarında kaldı. Önümüzdeki günlerde de İŞKUR 2000 memur alımı yapacak ve bunlar da lisans mezunları arasından tercih edilecek. Yine önümüzdeki günlerde MEB binlerce öğretmen alımı yapacak. Sizden ön lisans mezunlarına da kadro açılması konusunu çeşitli mecralarda gündeme getirmenizi istiyoruz. Örneğin yerel yönetimler, belediyeler ve il özel idareleri adına meslek elemanı yetiştirdiği halde şu ana kadar en fazla açılan kadro 91’dir. Bu durum özellikle biz Yerel Yönetimler bölümü mezunlarını maddi ve manevi olarak tahribata uğratmaktadır.”
İşsizlik, işsizlik, işsizlik!!!
“Bizler memur atamalarında kadrosu yok denecek kadar az olan Fen-Edebiyat, İletişim, Mühendislik fakültelerinden mezun olduk. Çoğumuzun özel sektörde iş imkânı dahi yok. Üniversite tercihlerimizi yaparken nice umutlar bağladığımız mesleklerimizi iş imkânı olmadığı için yapamadığımız için tek umudumuz KPSS. Bu sınava çalışıp memur olabilmek için 90 üstü puanlar aldık. Hepimiz memur kadrolarında görevimizi yapabilecek yetenek ve kapasiteye sahip olmamıza rağmen devlet kurumlarında da kadro sayımız gün geçtikçe azalmaktadır. Bazı bölümlerden yüz binlerce alım yapılırken 4001 (tüm lisans mezunlarının tercih edebileceği kadrolar) koduna mahkûm olmuş 400.000 üniversite mezununa, 2 alımda sadece 1000 kişilik kadro verildi...”
Teknik Eğitim mezunları
“Bizim sorunumuz, Türkiye’nin sorunu aslında. Teknik eğitim fakültesi mezunlarıyız. Yıllardır özel şirketlerde olsun özellikle kamu kurumlarında hiçbir şekilde kadro açılmamasından ve TEF’lerin kapatılması sırasında verilen sözlerin tutulmamasından oluşan mağduriyetlerimizin sizlerin aracılığı ile duyurarak çözüleceğine inanıyoruz. Siz de bizi yalnız bırakmayın!”
Özetin özeti: Gençlere hep çalışın çok çalışın, anadolu liselerine, üniversitelere girin ve bitirin diyoruz. Milyonlarcası bu yolda feda olsa da on binlercesi bunu başarıyor. Peki ödülleri ne oluyor? İşsizlik!..