Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Türkiye'de olduğu gibi yurtdışındaki öğrencilerimiz de büyük sıkıntı içindeler. Dolardaki artış bir yana aldıkları diplomaların ve öğrenciliklerinin sorgulanır hale gelmesi başlarını önemli ölçüde ağrıtıyor.
Hele hele Türk cumhuriyetlerinde öğrenim görenler için sonuç tam bir felaket!..
10 yıl önce Türkiye ile Türk cumhuriyetleri arasında müthiş bir rüzgar esti. Biz onlardan gelen öğrencileri, onlar da bizden gidenleri havaalanlarında görkemli törenlerle karşıladı. Başbakanlar, cumhurbaşkanları kabul etti. Yüklüce burslar verildi. Ama balayı dönemi uzun sürmedi. Önce Özbekistan'la aramız açıldı, ardından diğerleri ile...
Biz onlardan gelen öğrencileri azalttık, verdiğimiz bursları kıstık, onlar da bizimkileri. Canciğer iki dost ülke iken bir anda sanki birbirini sevmeyen kardeşler konumuna düştük.
YÖK hala ÖSYM kanalıyla bu ülkelere öğrenci göndermeye devam ediyor. Ama kendi gönderdiği öğrencilere bile bin bir zorluk çıkarıyor. Diplomalarını tanımıyor. Bu yüzden öğrenciler de, aileleri de perişan durumda.
Avrupa'dan, Amerika'dan gelenlerin farklı kefeye konulmaları morallerini bozuyor. ABD'deki sıradan bir üniversitede öğrenim görenlerden çok daha iyi eğitim almalarına karşın hep ikinci sınıf adam muamelesi görüyorlar...
İçlerinde bu işi suiistimal edenler yok mu? Çok oldu. Türk cumhuriyetlerine ya da Balkan ülkelerine hiç gitmeden kağıt üzerinde diploma alanlar olmadı mı? Çok oldu. Ama yapılması gereken herkesi çürük sepetine koymak değil, iyilerle kötüleri ayırmak olmalıydı. Olmadı. Bu yüzdenden de sorun büyüdükçe büyüyor!..
Üniversite tercihlerinin yapıldığı şu günlede YÖK bu konuda da öğrencileri yeterince aydınlatmalıdır. Hangi ülkelere giderlerse başlarına ne gelebileceğini en ayrıntılı şekilde anlatmalıdır. Yoksa daha çok üzüntü yaşanır...
Milli Eğitim Bakanlığı bütün yaz oturuyor, tam okullar açılacakken öğretmen tayinlerini gerçekleştiriyor. Bu da eğitimin birkaç hafta aksamasına neden oluyor. Onlara sorarsanız Maliye Bakanlığı kadro vermiyor. Maliye'ye sorarsanız ekonomik kriz var. Anlayacağınız öğretmenlere birkaç ay az maaş vermek için eğitim sistemi altüst ediliyor...
Bu arada bakanlığın elinde harcırah verecek para kalmadığı için kurum içi nakilleri geciktirdiği söylentileri de kulaktan kalağa dolaşıyor. Bu konuda doyurucu bir açıklama yapılması sanırım pek çok öğretmeni rahatlatacaktır.
Nakiller konusunda yaşanan en çarpıcı gelişme ise norm kadro nedeniyle devletin verdiği sözü yerine getirememe durumuna düşmesidir. Zorunlu hizmet bölgesindeki öğretmenlere, kalın orada 3 yıl, sonra istediğiniz ile göndereceğiz sözü verildi. Ama şimdi dördüncü, beşinci yılına girenlere bile tayin şansı tanınmıyor. Bu durumdaki öğretmenler, haklı olarak çok kırgınlar.
Umarız Ankara'da kendileriyle ilgilenen birileri çıkar da devletin verdiği sözün gereğini yerine getirir.