Abdullah Karakuş

Gazze’deki ateşkesin nereye gideceğini ve bundan sonra Orta Doğu’da neler olacağını önümüzdeki günlerde çok tartışacağız.

Süreç çok hassas ve her an krizler çıkmaya müsait bir ortam var.

İsrail’e güvensizlik var ve her an yine saldırmaya başlayabilir endişesi fazla.

ABD Başkanı Trump bugün Mısır’da olacak. Türkiye’nin de davetli olduğu zirvede liderler buluşacak, sonraki sürece yönelik görüşmeler yapılacak ve mesajlar verilecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mısır’da vereceği iki devletli çözüm mesajları çok önemli.

Esirlerin bırakılması ve Hamas’tan istenenler de sürecin nasıl ilerleyeceğini gösterecek.

İsrail’in çekilmeye başladığı belirtiliyor ve ama İsrail’in bölgeye yönelik planları da sürecin Orta Doğu’yu nasıl etkileyeceğini gösterecek.

Orta Doğu’daki sakinleşme iki devletli çözüme gidilmesiyle mümkün olabilir. Bu olmadığı sürece Orta Doğu’daki krizler ve çatışmalar sürecek gibi gözüküyor.

Hamas&

Sonbahar geldi, kış kapıda. Enfeksiyon ve grip mevsimi başladı. Özellikle okulların açılmasıyla birlikte öğrencisi olan evlerde öksürenler de artıyor. Hastanelerdeki yoğunluk da dikkat çekici.

Sağlığımızı korumak, hasta olmamak için nelere dikkat etmeliyiz?

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan ile sağlığımızı korumak için nelere dikkat etmemiz gerektiğini konuştuk. İlhan, Milliyet’e şunları söyledi:

ENFEKSİYONLARA DİKKAT: Şehirlerin kalabalıklaşması, insanların kapalı yerlerde daha çok bulunması ile solunum yoluyla bulaşan enfeksiyonlar başta olmak üzere pek çok bulaşıcı hastalık da arttı. Öncelikle sağlığımızı korumak için doğru beslenmeli, yeterli su almalı, fizik aktiviteyi ihmal etmemeli, tütün, alkol ve diğer bağımlılık yapıcı maddelerden uzak durulmalıdır. Kapalı veya çok kalabalık olan sınıf, restoran, kafe, terminal, alışveriş merkezi gibi alanların mutlaka düzenli biçimde temiz hava ile havalandırılması sağlanmalıdır.

ÇOCUKLAR VE YAŞLILAR: Çocuklarımızın Sağlık

“Bir puzzle gibi toplayıp ayrıştırdığımız kültür molozu kaldırma ve ayrıştırma çalışmaları aylarca sürdü. 10 binlerce orijinal taş sütun, duvar taşı, ahşap, beden taşı kataloglandı, ayrıştırıldı ve restorasyon sürecinde özgün yerlerinde ve yapıda yeniden kullanıldı. Sadece Hatay’da 100’ün üstünde şantiye kuruldu. Hatay’ın simgelerinden biri olan Anadolu’nun en eski camisi olarak bilinen Habib-i Neccar’ı bu ay hem ibadete hem de ziyarete açıyoruz. Eserlerimizi tek tek ayağa kaldırıyoruz.”

Bu sözleri 6 Şubat depreminde zarar gören tarihi eserlerin restorasyonunu yapan Vakıflar Genel Müdürü Sinan Aksu söylüyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan açacak

6 Şubat depremi sonrası 2 yılda 300 binin üstünde konutun teslim edilerek şehirlerin ayağa kaldırılmasının ardından kültür varlıklarındaki restorasyon çalışmalarında da sona geliniyor. Yani bölgede tarihimiz de ayağa kaldırılıyor.

Depremde zarar gören yapıların restorasyonunun 2026 yılı içerinde bitirilmesi planlanıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip

Barış planı diyenler diğer tarafta da ölüm ablukasına insani yardım götüren küresel Sumud filosuna baskın düzenliyor.

İsrail’in hukuk tanımamasını canlı yayında tüm dünya bir kez daha gördü.

Uluslararası sularda silahsız 50’ye yakın tekneye İsrail müdahale etti.

40 ülkeden 500’e yakın aktivist vardı teknelerde.

‘Ben yaptım oldu’ mantığı ve saldırıları hâlâ sürüyor.

Her ülkeden tepkiler artıyor. İsrail bu tavrı ile yalnızlaşmaya devam ediyor.

Yalnızlık paylaşılmaz belki ama her suçun bir cezası mutlaka vardır.

Netanyahu’nun BM’ye giderken izlediği uçak rotası da bu korkuların başladığını gösteriyor.

Eylül ayı bitiyor. Okullar açıldı.

Sahillerde yazdan kalma son günler. Hâlâ denize girilebiliyor.

Siyaset ve gündem yazılarıma biraz mola vererek memleketim Antalya’ya gittim.

Araba kullandım. Yolları gözlemledim. Ve işte çıkan yol hikâyeleri:

-HIZ UYARILARI: Yollardaki geçen bayramda tartışma konusu olan, kısa aralıklarla konulan 70- 50-30 hız sınırı uyarılarının azaltılmış ve bazılarının yoldan da silinmiş olduğunu gördüm. Özellikle Ankara-Konya yolunda azalmıştı. - Radar kontrol arabaları yok gibiydi. Ankara’dan Antalya’ya giderken 1 radar kontrolü ve 1 jandarma kimlik kontrolü gördüm.

Kamyonların yarışı

- Konya çevresinde ise ‘bu nasıl olabilir?’ dedirtecek manzara ile karşılaştım.

New York’taki BM zirvesi birçok ilklere sahne oldu.

Filistin, Suriye ve Ukrayna konusunda görüşmeler gerçekleşti, mesajlar verildi.

Türkiye’nin fotoğraflı sert çıkışı ve çağrısı ile bazı batılı devletlerin tavrı İsrail’i köşeye sıkıştırdı.

Bu konuların başlıkları bile birçok açıdan Türkiye’yi ve bölgemizi etkiliyor.

Bu konularda birçok dünya lideri mesajlar verdi ve yeni beklentiler yarattı. Bunlar bile İsrail’in gitgide yalnızlaşması açısından yeni bir dönemin habercisi gibiydi.

BM zirvesinde benim gördüklerimden bazıları şöyle:

- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM konuşması dünyada büyük yankı buldu ve çok tartışıldı

İran’ın Zengezur Koridoru’na bakışı baştan beridir hep olumsuz oldu.

Ermenistan ile Azerbaycan’ın anlaşma yapmasını da istemedi

Türkiye ile Ermenistan’ın normalleşmesine de karşı çıktı hep.

Ve hatta İran Zengezur Koridoru’nun yerini değiştirmek için Türkiye’ye geçmişte ‘oradan değilde koridoru İran’dan geçirelim’ teklifi yapmış. 

Hatta Ermenistan’ın bugüne kadar Azerbaycan ile anlaşmaması için de çaba göstermiş.

İki ülkenin anlaşmasını engellemeye çalışırken İran aynı anda Türkiye’ye ‘Koridoru mutlaka İran’dan geçirin. Ermenistan ile anlaşamıyorsanız buyurun İran’dan geçirin hattı’ demiş.

Türkiye ise İran’a ‘biz taraf değiliz Azerbaycan ile çözün’ yanıtı vermiş.

Bunları duyunca son ana kadar Ermenistan’ın Zengezur Koridoru’na izin vermemesinin arkasında İran olduğunu herkes tahmin edebilir.

İsrail’in son Katar saldırısı Körfez ülkeleri ile ABD arasındaki ilişkileri yeniden masaya getirdi.

ABD destekli İsrail saldırdıkça saldırıyor bölge ülkelerine. Hem de binlerce km uzaktan ve Arap dünyasının ses çıkarmamasıyla. Yani görüp de görmemeleriyle. Yani hava sahalarından geçirmeleriyle.

ABD Başkanı Trump Körfez ülkeleri turu yapmış ve milyonlarca dolarlık savunma sanayi ürünleri ve silah satmıştı.

Güle oynaya gelmiş güle oynaya cebi dolu gitmişti.

Peki nasıl vurdu İsrail Körfez ülkesi Katar’ı?

ABD nasıl izin verdi?

ABD’nin Katar’da büyük bir üssü var.

ABD Katar’ı kullanıyor ama Katar’ı korumuyor.