Belediye başkanları değiştikçe vizyonu, misyonu, verdiği ödüllerin adı ve şekli bile değişen film festivallerinden Antalya Altın Portakal’ın 56’ncısı, 26 Ekim’de başlayacak.
Geçtiğimiz yıl Antalya’da Belediye Başkanı AK Partili Menderes Türel’di, bu yıl CHP’li Muhittin Böcek.
Yeni dönemde belediye nasıl bir festival yapacak?
Bu sorunun yanıtını almak için gittiğim Antalya’daki randevumuzda Böcek’e yönelttiğim ilk soru, festivalin yeni yol haritası oldu.
Siyasete atıldığında 30’uncusu yapılan Altın Portakal’ı, 25 yıldır A Protokolü’nde yer alarak takip ettiğini vurgulayarak konuşmasına başlayan başkan, şunları söyledi:
“99 günlük seçim maratonumda konu açılınca hep, ‘Nasip olur da başkan seçilirsem, 56’ncı Antalya Altın Portakal Film Festivali’ni yapacağım’ dedim. Başkan seçilince, sözümü tuttum ve festivali özüne döndürmek için ekibimizle kolları sıvadık.”
Fabrika ayarları
Muhittin Böcek, “Festival özüne dönüyor&rd
Proje tasarımını ve yapımcılığını Gül Oğuz’un, yönetmenliğini Murat Can Oğuz’la Burak Arlıel’in üstlendikleri ‘Kurşun’, bir yakın dönem dizisi...
Engin Altan Düzyatan’ın Orhan Atmaca adlı savcıyı, Burçin Terzioğlu’nun hırslı gazeteci Leyla Devrim’i canlandırdığı ‘Kurşun’, 1970’lerin Türkiye’sinden kesitleri ekrana taşıyacak.
Most Production, ‘Kurşun’ için yıllardır birçok diziye ev sahipliği yapan eski Beykoz Kundura Fabrikası’nda, 1970’lerin Türkiye’sini oluşturdu.
Dizinin, 100 kişilik sanat ve dekor ekibi, bu amaçla dört ay çalıştı. 70’lerin ruhuna uygun yapılan mahalle için 6 ton demir profil, 3.5 ton boya ve
40 metreküp ahşap kullandı.
15 kişiden oluşan kostüm ekibi, üç ayda oyuncular için 2 bin parça kıyafet dikti.
Gül Oğuz, bir yıldır üzerinde çalıştıkları ‘Kurşun’ için yaptıklarını şöyle özetledi:
“Barış Pınarı Harekâtı’ndan sonra ABD’deki iki haber kanalının yayınları ve Türkiye’ye karşı tavrı, gazetecilik okuyanlara, “Habercilerin asla yapmaması gerekenler” dersi diye okutulacak türden.
Varsayalım ABC News, Suriye’deki operasyon yerine, 2017’de ABD’deki bir silah tanıtımındaki patlama sahnelerini yanlışlıkla yayınladı! O videoyu “Suriye’de katliam” alt yazısıyla ekrana getirip, üstüne şu metni okumak; hata değil, tipik bir manipülasyon:
“Burada yer alan görüntülerde, Türk ordusunun Suriye’nin bir sınır kasabasında Kürt sivilleri bombaladığı görülüyor. Türkiye’nin desteklediği savaşçıların, Amerikan müttefiki olarak DEAŞ’a karşı savaşan Kürtlere karşı korkunç zulüm uyguladığına ilişkin haberler geliyor.”
ABD Başkanı Donald Trump, bu skandalı dillendirdikten sonra ABC News özür diledi, ama Amerika’da habercilikle terör örgütü YPG sözcülüğünü karıştıranlar bitti mi?
Hayır.
Cumhurbaş
ATV’nin, ilk bölümün ekrana geldiği 24 Ocak 2018’den bu sezon başına kadar, çarşamba akşamlarının en çok izlenen dizisi ‘Sen Anlat Karadeniz’ sevenlerini üzecek bir haberim var.
İlk bölümünden itibaren Trabzon’da çekilen dizinin yapımcılığının yanı sıra yazanı ve yönetenlerinden biri olan Osman Sınav’a sordum ‘Sen Anlat Karadeniz’in akıbetini...
Çünkü İrem Helvacıoğlu ile Ulaş Tuna Astepe’nin başrollerini paylaştığı projenin geleceğine dair televizyon dünyasında birçok söylenti söz konusuydu.
Sınav, dizinin 64’üncü bölümle ‘final’ yapıp, ATV seyircisine veda edeceğini açıkladı.
Sınav, ATV’ye çekeceği yeni dizi üzerinde çalıştıklarını, henüz cast aşamasına gelmediklerini de söyledi.
Bir bilgi daha vereyim. ATV, ‘Sen Anlat Karadeniz’in ardından çarşamba akşamlarına TRT1’den bu sezon transfer ettiği ‘Kuruluş: Osman’ dizisini koyacak.
ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI ‘İNTERNET BAĞIMLILIĞI’
“Gazetecilerin üzerine terasta ateş ediliyor, bizim bir milletvekilimiz bununla alay ediyor. ‘Yok canım orada sniper mı olur?’ diyor. Ya sen milletin vekilliğini nasıl yapıyorsun, gazetecini nasıl koruyorsun? Git Alman’dan, Amerikalı’dan örnek al.”
Barış Pınarı Harekâtı başladığından bu yana Suriye sınırından haber geçenlere sahip çıkan kim biliyor musunuz?
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu... TBB Başkanı, çok zor şartlarda Afrin’e gittiğim için biliyorum, haber kovalayanlara yapılan haksızlığa Ağrı’dan isyan ederken, günlerdir basın meslek örgütlerinden ses yok...
Neden mi?
Çünkü, operasyon bölgesinde habercilik yapanları itibarsızlaştırmaya çalışanların çoğu medya mensubu...
Hepimizi ilgilendiren onca sıcak haber varken, ABD, AB ve Arap Birliği, Türkiye’yi köşeye sıkıştırmaya çalışırken Türk milletvekili ve basın mensuplarının, Barış Pınarı Harekâtı’nı takip eden habercileri hedef haline getirmesi düşündürücü.
Barış Pınarı Harekâtı’nı takip
Türk askerinin Barış Pınarı Hareketi kapsamında Suriye’ye yaptığı operasyondan sonra şov dünyasının birçok ünlüsü aldıkları kararlarla milli bir duruş sergiledi.
Sıla Gençoğlu, “Vatan evlatları canla başla mücadele verirken, aileleri evlerinde evlat yolu gözlerken, günahsız bebek, çocuklarımız ve sivil halkımız canından olurken, yaralanırken, cuma ve cumartesi akşamları olanca coşku ve neşemle sahnede olacak gücü kendimde bulamıyorum” açıklamasıyla iki konserini iptal etti.
Avrupa Motosiklet Akrobasi Şampiyonası’nın son ayağı Göbeklitepe Kültür Finali’nde planlanan konser ve eğlence etkinlikleri iptal oldu.
‘13’üncü Orcik Festivali ve Bağ Bozumu Şenlikleri’ kapsamında Funda Arar konseri ve diğer müzikli etkinlikler, şenlik kapsamından çıkarıldı.
Yeşim Salkım, Antalya konserini iptal ettiğini duyurdu.
Gülse Birsel, ‘Jet Sosyete’ dizisinin izleme ve tanıtım etkinliğinden vazgeçti.
Ajda Pekkan ve Hakan Altun konserlerinde askerlerimiz için dua etti.
Mehmetçik’e bağış
Çok seyredilen, ama şiddet sahneleri yüzünden bir o kadar eleştirilen “Çukur”un senaristi Gökhan Horzum, senaryo yazarken yaşadıklarını ve dizinin nasıl ortaya çıktığını “Çukur Yamaç’ın Dönüşü” adlı kitabında anlattı. Doğan Kitap’tan yeni çıkan kitap, Horzum’un yazarken sevdiği, “Çukur”un ilk sezonundan seyircinin aklında yer eden sahnelerin birleşimi.
Horzum, “Aile albümünün sayfalarını çevirir gibi okunacak bir kitap” diye tanımladığı “Çukur Yamaç’ın Dönüşü”nde senarist olarak yaşadıklarını ve “Çukur”un doğuşunu bakın nasıl anlattı:
“Uzun zamandır yazarak hayatımı kazanıyorum. Ama hayatımı kazanırken yazdıklarımla yazmak istediklerim arasında bir uçurum var. Gerçekten yazmak istediklerim televizyonda gösterilemez, gösterilse de kimsenin ilgisini çekmez diye düşünüyorum.
‘Şizoid olabilirim’
Yazının hayatımı idame ettirmenin çok ötesinde bir önemi var hayatımda. Ben, yazarak
Kanal D Haber’in sorumlusu ve anchorwomani Buket Aydın, Barış Pınarı Harekatı haberleri için Şanlıurfa Aşkale’ye gitti. Aydın, sınırdaki basın mensuplarına ateş açan teröristlerin attığı havan mermisiyle yıkılan evde çektirdiği fotoğrafı, “YPGattackedJournalist saldırsanız da buradayız” diye paylaşınca, onu eleştirenlerden biri CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu oldu. Bekaroğlu’nun, Aydın için attığı tweetler şunlar:
Tweet 1: Yaptığınız iş ciddi bir iş, bebekler ölüyor, siviller, askerler ölüyor, anne babaların gözleri ekranlarda çocuklarının haberlerini bekliyor. Siz sanki defileye çıkmış gibi poz veriyorsunuz. O kadar boyanmaya nasıl zaman buldunuz? Yazıklar olsun!