Ali Eyüboğlu

Son anda tarihinde bir değişiklik olmazsa
23 Mart’ta yeni bir program başlayacak Show TV’de. Özge Ulusoy’un sunacağı programın adı ‘Bugün Yıldız Benim’... Hafta içi her gün gündüz kuşağında canlı yayınlanacak program, müzik, moda ve sohbet dolu bir yarışma…
‘Bugün Yıldız Benim’in jüri koltuğunda ise modacı Hakan Akkaya, ünlü müzisyen Asım Ekren’in müzisyen oğlu Mert Ekren ve Songül Karlı oturacak.
Bir süredir Uğur Arslan’la birlikte sundukları programla Show TV’ye iyi reyting kazandıran Seda Sayan’ın bu yarışmaya, sunucularına ve iki jüri üyesine bir itirazı olacağını sanmam.
Ancak söz konusu Songül Karlı olunca iş değişir.
Çünkü Karlı, FOX’taki partneri Uğur Arslan, Seda Sayan’la Show TV’de evlilik programı yapmaya başlayınca, şarkıcı hakkında sert açıklamalarda bulunmuştu. Benim tanıdığım Seda Sayan, kendisi için “Onun sonu Flash TV” diyen Karlı’nın ‘Gündüz kuşağı kraliçesi’ olduğu kanalda program yapmasına izin vermez.

Pazartesi akşamı “Mandıra Filozofu İstanbul”un galası, salı magazinci.com’un ödül töreni, çarşamba Merve Sevi’nin de olduğu tiyatro oyunu, perşembe Kadir İnanır’la Yeşilköy’deki Yüksel Balık’ta kemençeli randevu, cuma Ajda Pekkan konseri...
Her akşama bir davete icabeti sığdırmaya kalkınca vücut “error” veriyor bir noktada...
Yakalandığım mevsim hastalığı “gribal enfeksiyon” çarşamba akşamı format değiştirip “domuz” moduna geçmeye başlayınca dedim ki eve gidip istirahat şart.
Gazeteden çıktım, Mecidiyeköy’e kadar yürüdüm.
Metrobüse bindim, Uzunçayır’a gidene kadar sosyal medyada turladım.
Bu sayede yolun nasıl bittiğinin farkına bile varmadım.
Metrobüsten inip Ataşehir minibüsüne bindim.

Birol Güven’in yazdığı, Müfit Can Saçıntı’nın yönetip başrolünde oynadığı “Mandıra Filozofu”nu izleyenlerin cuma günü vizyona girecek “Mandıra Filozofu İstanbul”u merak ettiklerinden eminim.
Nereden mi biliyorum?
Çünkü ben de “Mandıra Filozofu İstanbul”un Levent’teki Özdilek AVM’de galasına giderken aynı merak içindeydim.
“Mandıra Filozofu”nu izleyenler ve izlemeyenler için açık yüreklilikle şunu söyleyeyim:
Serinin ikinci filmi “komedi” veya “güldürürken düşündüren” bir film değil.
“Mandıra Filozofu” kendine özgü sağlam felsefesi olan, kentlerde harala gürele içinde yaşayan, bunu yaparken hayatı ıskalayanları ciddi ciddi “düşündüren” bir film...
“Günümüzde hayat zaten yeterince geriyor bizi. İhtiyacımız düşünmek değil, gülüp deşarj olmak” diyenler olabilir.

Cumartesi akşamı Ağaoğlu Şirketler Grubu’nun Volkan Konak konseri vardı Ülker Sports Arena’da... Epeydir Konak’ı dinlememiştim sahnede. Bir gidip bakayım, hemşehrim yenilikler yaptı mı sahnesinde, yoksa rutine mi bağladı her şeyi dedim?
Ülker Sports Arena, küçük bir yer değil... 15 bin kişi kapasiteli bir salonu doldurmak zor iş... Gecenin açılış konuşmasını yapan Ali Ağaoğlu da, Konak’ın böyle bir yerde konseri kabul ederek mesleki riske girdiğini söyledi. “Volkan, ‘2-3 bin kişi gelir de salon boş kalırsa rezil oluruz” diyerek endişesini dile getirdiğini hatırlatan Ağaoğlu, “Sağ olun, var olun... Salonu doldurarak kocaman bir aile olduğumuzu gösterdiniz” dedi.
Ağaoğlu’nda çalışanlardan oluşan folklor grubunun gösterisinden sonra Konak sahneye çıktı. Volkan Konak, sahneye çıkar çıkmaz dinleyicisiyle sıcak diyalog kuran bir sanatçı. Yine öyle yaptı. Ataşehir’de Ağaoğlu’nun yaptığı sitelerden birinde oturan Konak, “Komşularım” dediği dinleyicilerini, söylemleri ve şarkılarıyla avucunun içine almayı başardı.
Kadınlar Günü’nden birgün öncesine denk gelen konserine ‘Aşk’a dair söylemiyle başlayan Konak, “Aşık insan medenidir. Çiçek alır, şiir okur... Aşık insan, engellilere

Bazı şeyler vardır, semboliktir… Onun manevi kazancı, getirdiği ya da getireceği maddiyatın çok üzerindedir…
Brezilya dizileriyle büyümüş bir kuşağın üyesi olarak ‘Binbir Gece’ dizisinin bu ülkede yayınlanacak olmasını acayip önemsedim…
‘Arkası yarın’ veya ‘Pembe dizi’ denince dünyada akla gelen ilk ülke olan Brezilya’da ilk defa bir Türk dizisi yayınlanacak…
“Tereciye tere satmak” denen şey, tam da budur!
Brezilya’da yayın yapan Band televizyonunun 90 bölüm olarak yayınlayacağı ‘Binbir Gece’ için ne kadar para ödediğini bilmiyorum ve bunu hiç, ama hiç önemsemiyorum.
Düne kadar dünyaya ‘Pembe dizi’ ihraç eden bir ülkenin, bir Türk dizisini yayınlaması, üzerine para bile verilecek bir şey çünkü.
Türk dizilerinin Ortadoğu ve Balkanlar’da ya da başka coğrafyalarda yayınlanıyor olması, iyi para etmesi, elbette ki önemli.

Sabah işe gelirken Show Radyo’da Nihat Sırdar’ın dinleyicileriyle yaptığı anket ilgimi çekti. Sırdar’ın takipçilerine yönelttiği soru şuydu:
“Gerçekten Meclis’te olmalı, vekillik yapmalı dediğiniz kim var? Kim, neden #VekilOlmalı sizce?
Nihat Sırdar’a gelen yanıtları önce radyodan dinledim, sonra Twitter’dan kontrol ettim. İşte Sırdar takipçilerinin TBMM’de vekil olarak görmek istedikleri:
Atilla Taş, Yılmaz Büyükerşen, Ümit Kocasakal, Metin Feyzioğlu, Enver Aysever, Vedat Milor (Hem yiyor, hem çalışıyor), Onur Ünlü, Uğur Dündar, Yılmaz Özdil, Ahmet Hakan Coşkun, Gülse Birsel, Şengül Hablemitoğlu, Acun Ilıcalı, Yavuz Bingöl, Şafak Sezer, Nihat Doğan, Hülya Avşar, Emine Cansever, Osman Pamukoğlu, Faruk Nesimi Gözübüyük, Ali Adıgüzel, Nevra Ölçer, Kemal Akça, Adem Öztürk, Murat Kazanasmaz, İlker Başbuğ, Ruhat Mengi, Ali Koç, Kadir İnanır, Tuğçe Kazaz, Aziz Yıldırım, Niran Ünsal, Demba Ba, Bülent Ersoy, Slaven Biliç, Nihat Genç, Tuncay Özkan, Abdüllatif Şener, Kemal Anadol, Şener Şen, Müjdat Gezen, Osman Altuğ, İrfan Değirmenci, Fatih Portakal, İsmail Küçükkaya, Ankaralı Turgut, Nasuh Mahruki, Eren Erdem, Erdal Beşikçioğlu, Erol Köse, Jet Fadıl, Ajdar ve Sneijder.
Bu

Barcelona’da yılda bir kez yapılan ve dünyadan pek çok insanın cep telefonuyla tablet piyasasında ne gibi yenilikler olduğunu merakla beklediği “Mobile World Congress”e ilk gelişim.
Açıldığı ilk gün öğleden sonra gittik fuara.
İki katlı devasa bir fuar alanı. Boyunlarında fuara giriş, metroya biniş kartları asılı, ezici çoğunluğu takım elbiseli erkeklerden oluşan binlerce insan.
Dünyanın önde gelen mobil ve tablet üreticilerinin kiralayıp dekor için ciddi harcama yaptıkları geniş reyonlar, her stantta tanıtılan yeni ürünleri yakından inceleyen binler...
Geçen yıl 80 bin kişinin gezdiği fuarı bu yıl da bir o kadar insan takip ettiğine göre anlayın artık kalabalığı.
O kalabalıkta içeri girdik ve dünya çapında birçok firmanın devasa yerlerinden geçip bizi davet eden Lenovo’nun standına gittik. Yetkililer önce Lenovo’yu, sonra yöneticilerini, ardından da cep telefonu büyüklüğündeki cep projektörü, fotoğraf makinesi kalitesinde çekim yapan cep telefonu WIBE Shot’ı ve yeni tabletlerini tanıttı bize.

Çin’de doğdu, global oldu

Okan Üniversitesi’yle diyaloğum Milliyet’in eski çalışanlarından artık rahmetli olan Özer Yelçe sayesinde başlamıştı.
Üniversitenin Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nü yapan Yelçe tanıştırmıştı beni Bekir Okan’la...
Yelçe, rahmetli olduktan sonra gazetemizin eski muhabirlerinden Tahsin Aksu,
üniversitenin Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü oldu.
Bir süre önce bu birim ikiye ayrıldı.
İşin ilginç yanı iki birimin de başında yine Milliyet’çilerin olması. Aksu, Halkla İlişkiler’in, Milliyet hafta sonu eklerinde Elif Berköz Ünyay da Basın bölümünün başına geçti.
Eski Milliyet’çi, yeni Okan’cılar hafta içinde yeni işyerlerine davet etti beni.